Dikkat ederseniz bilinmeyen numaralari aradiginizda dakikalarca bekletirler. Surekli olarak banttan ' hatlarimiz dolu bekleyin' talimati verirler.
Turkiye'de bilinmeyen numaralari sormanin bu kadar pahali oldugunu kim biliyor?
Insanlarin bilgilenmek icin kullandiklari ve dunyanin her yerinde ucretsiz olan bu kamu yararina hatlarin fahis fiyatlarda olmasi talimatini kim verdi? .
Bu yazidan sonra hala bilinmeyen numaralari aramak istiyorsaniz, cebinize dikkat edin
Bilinmeyen numaralar icin; www.alo118.com kullanin.
Bir haber bülteninde izlediğim ve çok önemli fakat kimsenin bilmediği bir konudan bahsetmek istiyorum. Normalde bir firmanın mağazasına gittiğimizde ve ödememizi kredi kartımızla yaptığımızda kasadaki eleman kartı önce POS makinasından daha sonra ise mağazanın KASASININ ÜZERİNDEKİ BAŞKA BİR MANYETİK OKUYUCUDAN geçirir! ! ! Ondan sonra kasa fişi yazılmaya başlar. Yani POS makinasi gibi kredi kartınızı başka bir okuyucudan da kaydırır ve böylece KARTINIZDAKİ TÜM GİZLİ KALMASI GEREKEN BİLGİLER O FİRMANIN BİLGİSAYAR SİSTEMİNE GEÇER. Belki kişisel birçok bilginiz bile..! ! ! ! Şu ana kadar hiç birimiz bunun yasadışı olduğunu bilmiyorduk. Ancak, bugün izlediğim haberde 'Gima' süpermarketlerinin bilgisayar sistemlerine bir hacker tarafından yapılan saldırı sonucunda kendilerine kopyaladıkları tüm kredi kartı bilgileri çalınmış ve bankalar bunu fark edene kadar bazı kredi kartlarından yasa dışı işlemler yapılarak insanları ve bankaları mağdur edilmiş. Fakat bankalar bunu fark edince iş gün yüzüne çıkmıştır. Kredi kartınızdaki bilgiler size ait olup çok özel olduğundan hiç bir firmanın bu kart bilgilerini kendisine kopyalamaya hakkı yoktur. Yani bu iş yasa dışıdır. Bu nedenle böyle bir hareketi gördüğünüz anda kasiyerin bu hareketini reddebilirsiniz.Kasiyer böyle bir şeyi yapamayacağını belirtirse derhal müdürleriyle görüşmek istediğinizi söyleyiniz ve sonuna kadar itiraz ediniz. Benim şu an aklıma gelen ve bu uygulamayı yapan mağazalar: Gima, Zara, Tansaş,Boyner,Migros, Koçtaş, Bauhaus ve tüm büyük marketler.... Bir mağazada kartınızı gözünüzün önünden ayırmayınız. İşlem sırasında uzanıp kasaya bakınız, kasiyeri kontrol ediniz ve böyle bir hareket yapılmaya kalkışılırsa derhal müdehale ediniz. Kartınızın yalnızca BANKALARA AİT POS MAKİNASINDAN GEÇİRİLMESİNE İZİN VERİNİZ.
Sabetaycılar için gerçek dinlerini gizlemek en önemli ibadettir. Sevi'nin protokollerinin 16. maddesi 'Müslüman Türklerin adetlerine onların gözlerini örtmek için riayet edilsin, Ramazan orucu ve kurban için sıkıntı gösterilmesin, zahiri olan her ibadet uygulansın' der. Bu amaçla Sabetaycılar Mevlevi, Bektaşi, Melami tarikatlarına gerçek kimliklerini saklayarak girmişler, mutasavvıf Müslüman görünümüyle kendilerini başarıyla gizlemişlerdir.
Bugün de birçok Yahudi dönmesi göstermelik olarak namaz kılıyor, oruç tutuyor, zekat veriyor, hatta hacı oluyor. Bunların yanında namaz-oruç gibi İslami ibadetleri (göstermelik olarak dahi olsa) uygulamayanlar da vardır ki benim ailem de bunlardan biridir.
Babam kendisini namaz kılarak değil de muhafazakar TV kanallarına çıkıp dindar bir Müslüman gibi konuşarak kamufle etmektedir. Kendisinin Müslüman profesör zannedilmesi hoşuna gidince bu rolünü pekiştirmek amacıyla 'Bilimden İmana' isimli bir kitap yayınlamıştır. Tabii birçok yerini Sayyn Adnan Oktar'ın kitaplarından kelimesi kelimesine kopyalayarak. Babamın kitabındaki intihallerin bir dökümüne buradan ulaşabilirsiniz.
Babamın gerçek yüzü ise evde ortaya çıkar. Babam, her gece yatmadan önce Tevrat'ın Mezmurlar bölümünü mum ışığında ayakta sağa sola sallanarak İbranice olarak gözyaşları içinde okur. Günde 3 vakit Tefila'yı (dönmelerin ibadeti) , haftasonları Sidur Duası'nı hiç aksatmaz. Annem de en az babam kadar Tevrat bilir, her ikisi de birçok bölümünü ezbere okurlar. Meyve Bayramını, Ağaç Bayramını ve Kuzu Bayramını düzenli kutlarlar. Babam bu bayramlara beni ve kardeşlerimi götürmez 'bunları ileride öğreneceksiniz' derdi.
Bunlardan her yıl 22 Martta kutlanan ve sadece evli olanlaryn katıldığı Kuzu Bayramı'nda akıl durdurucu rezillikler yaşanırdı. Şu kadarını söyleyeyim ki 22 Mart Kuzu Bayramı gecelerindeki Cevat Babuna, TGRT ekranlaryndan büyük müçtehit edasıyla ahkam belirleyen Cevat Babuna'dan çok farklıdır. Babamın gerçek halini gösteren bir fotoğrafına buradan ulaşabilirsiniz. Annemin de babamın da normal yaşantıları bu fotoğraftakinden 1000 kat daha dejeneredir.
Benim ailemin sebataycı kökenlerinin, kan kampanyasının büyümesinde ve sonra aniden durmasında büyük etkisi olmuştur. Başta 'Oktar Babuna Sabetayist aileden geliyormuş' diye kampanyaya destek veren dönmeler, benim göstermelik değil samimi Müslüman olduğumu öğrendiklerinde kampanyayı durdurmuşlar, beni de ölüme terk etmişlerdir.
Babam, Chicago'da ilk işe başladığında işten atılmıştı. İngilizcesi yetersizdi. Fakat sonra Chicago'da mason olmuş ve ardından gazetelerde 'Uçan Türk' diye haber olmuştur. Sonra kendisine tüm yollar açılmıştır.
Babam Chicago mason locasında, locaya kayıtlı bir masondur. Beyaz mason eldivenlerini hatıra olarak getirmiştir ve bunları kütüphanesinde masasının çekmecesinde saklamaktadır.
bütün 'vakit' yazarlarından tiksiniyorum...
Bu numaralara dikkat! ! !
110, 112, 121, 122, 123, 124, 126, 154, 155, 156, 158'i
ararsaniz ücretsiz
113, 153, 163, 166, 169, 174, 175, 176, 179, 180, 181'i
ararsaniz 60 saniyede atacak bir kontur icin icin 72.000 TL/Dak.
185, 186, 187, 188,! 189, 114, 117, 119, 130, 170,
171, 172, 173, 178, 182, 183, 184'ü
ararsaniz, 15 saniyede atacak bir kontur icin 288.000 TL/Dak.
Simdi SIKI durun! ! ! ! ! ..
118'i ararsaniz 8 saniyede bir atacak kontur icin tam 540,000 TL/Dak.
veeee
133'ü ararsaniz 3.6 saniyede atacak bir kontur icin 1.200.000 TL/Dak.
Inanmazsaniz:
http://www.turktelekom.com.tr/webtech/default.asp? sayfa_id=146
Dikkat ederseniz bilinmeyen numaralari aradiginizda
dakikalarca bekletirler.
Surekli olarak banttan ' hatlarimiz dolu bekleyin'
talimati verirler.
Turkiye'de bilinmeyen numaralari sormanin
bu kadar pahali oldugunu kim biliyor?
Insanlarin bilgilenmek icin kullandiklari ve
dunyanin her yerinde ucretsiz olan
bu kamu yararina hatlarin fahis fiyatlarda olmasi
talimatini kim verdi? .
Bu yazidan sonra hala bilinmeyen numaralari
aramak istiyorsaniz, cebinize dikkat edin
Bilinmeyen numaralar icin;
www.alo118.com kullanin.
-Seni kendime rağmen seviyorum...
Bir haber bülteninde izlediğim ve çok önemli fakat kimsenin bilmediği bir konudan bahsetmek istiyorum.
Normalde bir firmanın mağazasına gittiğimizde ve ödememizi kredi kartımızla yaptığımızda kasadaki eleman kartı önce POS makinasından daha sonra ise mağazanın KASASININ ÜZERİNDEKİ
BAŞKA BİR MANYETİK OKUYUCUDAN geçirir! ! !
Ondan sonra kasa fişi yazılmaya başlar.
Yani POS makinasi gibi kredi kartınızı başka bir okuyucudan da kaydırır ve böylece KARTINIZDAKİ TÜM GİZLİ KALMASI GEREKEN BİLGİLER O FİRMANIN BİLGİSAYAR SİSTEMİNE GEÇER.
Belki kişisel birçok bilginiz bile..! ! ! !
Şu ana kadar hiç birimiz bunun yasadışı olduğunu bilmiyorduk.
Ancak, bugün izlediğim haberde 'Gima' süpermarketlerinin bilgisayar sistemlerine bir hacker tarafından yapılan saldırı sonucunda kendilerine kopyaladıkları tüm kredi kartı bilgileri çalınmış ve bankalar bunu fark edene kadar bazı kredi kartlarından yasa dışı
işlemler yapılarak insanları ve bankaları mağdur edilmiş.
Fakat bankalar bunu fark edince iş gün yüzüne çıkmıştır.
Kredi kartınızdaki bilgiler size ait olup çok özel olduğundan hiç bir firmanın bu kart bilgilerini kendisine kopyalamaya hakkı yoktur. Yani bu iş yasa dışıdır.
Bu nedenle böyle bir hareketi gördüğünüz anda kasiyerin bu hareketini
reddebilirsiniz.Kasiyer böyle bir şeyi yapamayacağını belirtirse derhal müdürleriyle görüşmek istediğinizi söyleyiniz ve sonuna kadar itiraz ediniz.
Benim şu an aklıma gelen ve bu uygulamayı yapan mağazalar: Gima, Zara, Tansaş,Boyner,Migros, Koçtaş, Bauhaus ve tüm büyük marketler....
Bir mağazada kartınızı gözünüzün önünden ayırmayınız.
İşlem sırasında uzanıp kasaya bakınız, kasiyeri kontrol ediniz ve böyle bir hareket yapılmaya kalkışılırsa derhal müdehale ediniz.
Kartınızın yalnızca BANKALARA AİT POS MAKİNASINDAN GEÇİRİLMESİNE İZİN VERİNİZ.
rex...
kokoreç...
doğru yol...ehli sünnet vel cemaat...yani sünnilik...
şiilik...sapık kollardan birisi...
masa tenisi...futbol...velebol...
Sabetaycılar için gerçek dinlerini gizlemek en önemli ibadettir. Sevi'nin protokollerinin 16. maddesi 'Müslüman Türklerin adetlerine onların gözlerini örtmek için riayet edilsin, Ramazan orucu ve kurban için sıkıntı gösterilmesin, zahiri olan her ibadet uygulansın' der. Bu amaçla Sabetaycılar Mevlevi, Bektaşi, Melami tarikatlarına gerçek kimliklerini saklayarak girmişler, mutasavvıf Müslüman görünümüyle kendilerini başarıyla gizlemişlerdir.
Bugün de birçok Yahudi dönmesi göstermelik olarak namaz kılıyor, oruç tutuyor, zekat veriyor, hatta hacı oluyor. Bunların yanında namaz-oruç gibi İslami ibadetleri (göstermelik olarak dahi olsa) uygulamayanlar da vardır ki benim ailem de bunlardan biridir.
Babam kendisini namaz kılarak değil de muhafazakar TV kanallarına çıkıp dindar bir Müslüman gibi konuşarak kamufle etmektedir. Kendisinin Müslüman profesör zannedilmesi hoşuna gidince bu rolünü pekiştirmek amacıyla 'Bilimden İmana' isimli bir kitap yayınlamıştır. Tabii birçok yerini Sayyn Adnan Oktar'ın kitaplarından kelimesi kelimesine kopyalayarak. Babamın kitabındaki intihallerin bir dökümüne buradan ulaşabilirsiniz.
Babamın gerçek yüzü ise evde ortaya çıkar. Babam, her gece yatmadan önce Tevrat'ın Mezmurlar bölümünü mum ışığında ayakta sağa sola sallanarak İbranice olarak gözyaşları içinde okur. Günde 3 vakit Tefila'yı (dönmelerin ibadeti) , haftasonları Sidur Duası'nı hiç aksatmaz. Annem de en az babam kadar Tevrat bilir, her ikisi de birçok bölümünü ezbere okurlar. Meyve Bayramını, Ağaç Bayramını ve Kuzu Bayramını düzenli kutlarlar. Babam bu bayramlara beni ve kardeşlerimi götürmez 'bunları ileride öğreneceksiniz' derdi.
Bunlardan her yıl 22 Martta kutlanan ve sadece evli olanlaryn katıldığı Kuzu Bayramı'nda akıl durdurucu rezillikler yaşanırdı. Şu kadarını söyleyeyim ki 22 Mart Kuzu Bayramı gecelerindeki Cevat Babuna, TGRT ekranlaryndan büyük müçtehit edasıyla ahkam belirleyen Cevat Babuna'dan çok farklıdır. Babamın gerçek halini gösteren bir fotoğrafına buradan ulaşabilirsiniz. Annemin de babamın da normal yaşantıları bu fotoğraftakinden 1000 kat daha dejeneredir.
Benim ailemin sebataycı kökenlerinin, kan kampanyasının büyümesinde ve sonra aniden durmasında büyük etkisi olmuştur. Başta 'Oktar Babuna Sabetayist aileden geliyormuş' diye kampanyaya destek veren dönmeler, benim göstermelik değil samimi Müslüman olduğumu öğrendiklerinde kampanyayı durdurmuşlar, beni de ölüme terk etmişlerdir.
Babam, Chicago'da ilk işe başladığında işten atılmıştı. İngilizcesi yetersizdi. Fakat sonra Chicago'da mason olmuş ve ardından gazetelerde 'Uçan Türk' diye haber olmuştur. Sonra kendisine tüm yollar açılmıştır.
Babam Chicago mason locasında, locaya kayıtlı bir masondur. Beyaz mason eldivenlerini hatıra olarak getirmiştir ve bunları kütüphanesinde masasının çekmecesinde saklamaktadır.
iç gıcıklayan ses...
ne demekse...