Kültür Sanat Edebiyat Şiir

  • Ahmet Taşgetiren26.11.2006 - 09:46

    '...Bu da kör bir satıcı.Yıllardır dergi falan çıkartır.Batın kahramanlarının hayatlarını usul-kaide dinlemeden anlatır.'İslam ve Çocuk' başlıklı çalışmalar yapar.Ama o çocukarın nasıl bir dünyaya doğduğuna,nasıl bir ülkede yaşadığına dair haysiyetli bir muhasebe yapmaz.Geniş bir yelpazede yer tutan bütün kör alıcıların hepsine birden hitap eder.Hiç kimseyi üzmez,herkesi hoşnut eder.Yani köşesizdir.Nabza göre şerbet verir.Kimi zaman 'Seni Seviyoruz Savunan Adam' der,kimi zaman RTE'ye methiye düzer.28 Şubat vb. dönemlerde Müslümanların kendilerini sigaya çekmeleri gerektiğini de söyler,bir grup bürokratik elite dönüp 'Biz de bu ülkede yaşayan,vergisini veren insanlarız.Siz de vururken biraz insaflı olun.' dercesine yakarışlar içerisinde de olur.'Tarikat-siyaset' vb. başlıklı saçma sapan tartışmaların da müdavimi olup,o programlarda herkese hak verir.'Ona da hak veriyorum,buna da hak veriyorum' demekten gayrı bir varlık gösteremez.Devamlı surette özür dileyici bir tavır içindedir.Bütün bu halleriyle hakim duruşa halel getirir.

    Esasen ancak ve ancak bir Müslümana yakışan olan 'hakim duruş' idrakı yoktur bu'terbiyeli'de.Dolayısıyla 'mazur'.Bu 'mazur'luğu da suretine vurmuştur.Suret ve hareketlerine bakıldığında sireti hakkında fikir yürütmek,şüpheye kapılıp; 'Bu adam acaba ne kadar şecaat sahibi olabilir? En büyük namus olan dinine aleni hakaret edliyorken nasıl bir tavra bürünebilir? Bu hali terbiyeli olduğundan mıdır? Yoksa silikliği,pısırıklığını,Allah için öfke dahi duymamayı sahtekarca bir tavırla bu şekilde kamufle mi ediyor? ' sorularını sormamak elde değil.

    'Yavşak' tartışması bu suallerin cevabını muhtevi aslında.Hakikat bayıltılıp ırzına geçiliyorken itidal tavsiye eden 'terbiyeliler',nefslerine gelen en küçük bir zararda 'terbiyeleri'ni bozabiliyormuş...

    Bu 'terbiyeliler'de zalime ve kafire şedit mümine mşfik ölçüsüymüş,eşya ve hadiseleri İslam'a nispetle nakşedip İslam'ı şahsiyet aynasında parıladatmakmış,varoluş kaydını düşüp hürriyete ermekmiş,şahitlik edilen zamanın hakkını verip ilim ve amel kanatlarıyla tecrit ufku kazanmakmış,dindeki gizlilikleri açık etmek için her şeye hikemi vechesiyle bakabilme hassesine ermekmiş...ara ki bulasın...

    Bu 'terbiyeliler' için İslam birkaç ritüelden ibaret olup,büyüklerin elini öpmeyi,yaşlıların karşıdan karşıya geçmesine yardım etmeyi,kandillerde tebrik mesajı yollamayı,yemekten önce elleri yıkamayı,yemekten sonra da 'elhamdülillah' demeyi,her zaman gülmeyi,hiçbir zaman sinirlenmemeyi,bir hata gördüğünde 'Allah ıslah etsin sevgili kardeşim' demekten gayrı bir şey yapmamayı emreden bir dindir...


    Madem öyle,biz de şu dua ile bitirelim: Allah reel politikçi aydınlara akıl,fikir,izan,şecaat ve en önemlisi şahadet şuuru versin...'

  • ismet özel26.11.2006 - 07:49

    'Almanlar 2. Dünya Savaşı'na girerken ilk önce Heidegger'i yanına çekmek istedi.Çünkü onun takipçileri vardı.Bugün Amerika Türkiye'yi işgal etse benimle ilgilenmez.Çünkü beni takip edenler,anlayanlar yok...'

    İ.Özel

  • ismet özel26.11.2006 - 07:45

    '...Üç Mesele'yi dile getirdi.Ama bu eserinde ne N.Fazıl'a,ne C.Meriç'e ve ne de S.Mirzabeyoğlu'na dair bir atıfta bulunmadı.Bu üç isme atıfta bulunmaya mecbur mu? Elbette değil.Ama eserinde bu üç isimden aldığı terkipleri kullanmışsa? O zaman mecbur.Peki bu mecburiyet yerine getirilmemeşse? En hafif ifadeyle; intihal...

    Kendisini yıllarca kör alıcıların gazetelerinde ifade etti.Gazete yazılarından derlenen birçok kitabı olmasına bakmaksızın onları aşağılamak,kendi ifadesiyle 'gol atmak' suretiyle gazete yazılarına son verdi.Yeni bir Türklük söylemi attı ortaya.Sarahate ermeyen bu söyleminde de N.Fazıl'ın ve onun Türk'e yüklediği anlamı görmek mümkün.Apardığı fikri 'Savaşan her sahabe Türk'tür' gibi densizliklerle ifade etti...'

    Ali Rıza Yaman

  • film replikleri26.11.2006 - 00:34

    -Güney denizlerindeki conus purpurascens,şeytan minaresinin zehriyle doldurdum.Dünyadaki en güçlü sinir zehridir.Saniyenin binde ikisinde etkili olur.Sinirlerin uyarımından bile hızlıdır.Yani, hayvan okun battığını hissetmeden,düşüp ölür...

    -Panzehiri var mı?

    -Kendini ayağından vurursan diye mi? Sakın yapma... Farkına varmadan ölürsün...

    (lost world)

  • film replikleri25.11.2006 - 23:18

    -Biliyorsun yorumcular ve salaklar bu şarkının gizemli bir anlamı olduğunu söyleseler de John hep oğlu Julian'ın,arkadaşı Lucy O'Connell'ı çizdiği resimden esinlenerek yazdığını söylemişti...

    (I am Sam)

  • biyolog25.11.2006 - 22:56

    tijen hanım...

    hanım...

  • izbandut25.11.2006 - 13:26

    -Mazlum...Mazlum'u çağırın bana...

  • erich maria remarque25.11.2006 - 13:02

    All Quiet on the Western Front (1930)

    Lewis Milestone

    bir de 70'lerde bir uyarlaması yapılmış ama izlemeye değmez...

  • Waterloo Köprüsü25.11.2006 - 12:58

    vivien leigh'in oynadığı bu filmin dvd'si kimde var...kopyalayıp tekrar vercem...

  • kült film24.11.2006 - 21:11

    Overboard (1987)

    Garry Marshall