Kültür Sanat Edebiyat Şiir

  • frodo02.02.2007 - 00:32

    -You broke my heart Frodo...You broke my heart...

  • kamuflaj01.02.2007 - 00:46

    '...arabacı geri geldi,fakat,Swann'ın önünde durduğu anda,o buna: 'O bayanı buldunuz mu? ' demedi de: 'Yarın sabah bana odun ısmarlamayı hatırlatınız,zannederim ki mevcudu azalmaya başlamış olmalıdır...' dedi...İhtimal,Swann düşünüyordu ki,şayet Remi,Odette'i kendisini beklediği bir kahvede bulmuş olsaydı,uğursuz akşamın sonu,mutlu akşamın başlamış olan gerçekleşmesiyle unutulmuş olurdu ve kendisi de zorla ve emin bir yerde ele geçirilmiş -artık kaçamayacak olan- bir saadete erişmeye acele etmek ihtiyacında bulunmazdı...Fakat bu,aynı zamanda da,atalet kuvvetinin sevkiyle idi: hani bir darbeden kaçınacakları,elbiselerinden bir alevi uzaklaştıracakları,acele harekette bulunacakları anda,ilkönce vakit geçiren,bir dayanak bulmak,hamle almak içinimişçesine bir saniye eski vaziyetlerinde duran kimseler yok mudur? Bu gibilerin vücutlarındaki gibi,Swann'ın ruhunda da bir esneklik noksanı vardı...Ve şüphesiz,arabacı 'Bu bayan şurada' diyerek sözünü kesseydi Swann cevap verirdi: 'Ha! Evet,doğru,sizi gönderdiğim iş...Tuhaf,hiç ummazdım...' Ve sonra,duymuş olduğu heyecanı ondan gizlemek,kendini kaygıdan kurtarmaya vakit bulmak ve nefsini saadete teslim etmek için ona odun mevcudundan bahse devam ederdi...'

  • Kadın zekası31.01.2007 - 10:46

    '...öyle bir yaşta idim ve öyle bir mizaçta idim ve çocukluğumda o kadar az oyun oynamıştım ve aldatmasını o kadar az öğrenmiştim ki,yalan bana suçların en ağırı gibi geliyordu; ve bir yalan söylendiği zaman insanların değil,eşyanın bile buna nasıl tahammül ettiğine şaşıyordum...Yalana herşey isyan etmelidir...Eşya bile: Damlardan kiremitler uçmalıdır,ağaçlar köklerinden sökülüp havada bir saniye içinde toz duman olmalıdır,camlar kırılmalıdır,hatta yıldızlar düşüp gökyüzünde bin parçaya ayrılmalıdır filan...Zavallı mürahik...

    Nüzhet bana yalan söyledi...

    Ah ben ruhumun içindeki o ikinci ruhu bilirim,esrarı gören gözleriyle ve esrarı duyan kulaklariyle herşeyi sezer ve bana sezdirir ve beni aldatamaz,ah,içim beni aldatamaz...

    Ben o gün odaya girer girmez herşeyi sezdim...Aynalı dolap kapısının gıcırtısı,Nüzhet'in dizleri ve Nurefşan'ın gözleri bana üç münadi gibi haykırdlar...

    Hakikati seviniz,o da sizi sever; hakikati arayınız,o da sizi arar ve üstüne yalan Çin setleri gibi kalın duvarlar örsün,altında kalan hakikat bir ince iniltiyle,bir hafif rüzgar dalgasiyle,herhangi bir küçük işaretle mevcudiyetini bildirir: 'Ben buradayım! ' der...

    Nüzhet bana yalan söyledi...

    Hem de ne çabuk yaratılmış,ne mükemmel,ne güzel yalan! Annesi,aynalı dolabın içinde çıplakmış! Yalanlarla besli bir muhayyile hakikatin unsurlarını ne çabuk buluyor,etraftaki eşyayı,hadiseleri kendi gayesine göre ne çabuk tertip ediyor ve malzemesi hakikat olan,hakiki toprakla,alçıyla,suyla yoğrulan bu abide en kuvvetli gözleri nasıl aldatıyor,ne san'at,ne san'at!

    'Bak sen ne vesveseli adamsın! ' ha? Düşün,düşün de anla! 'Senden gizli hiçbir şey konuşmuyorduk...Annem soyunuyordu...Sen odadan içeri girince aynalı dolabın içine saklandı...Ben sana işaret ettim,görmedin...Şimdi anladın mı? '

    İşte şimdi anladım...Ah,küçük aşifte! '

  • CLAUDE CHABROL30.01.2007 - 01:38

    yeni-dalga...

  • tarkovsky28.01.2007 - 02:28

    '...oyuncunun maddi-manevi,duygusal ve düşünsel yapısına uygun olarak yalnızca kendine özgü olan bir ruhsal konumu,yalnızca kendine özgü bir biçimde ifade etmesi çok önemlidir...Bunu nasıl yaptığı hiç fark etmez...Bence bir oyuncu,kişiliğinin gerçek bir parçası olan belli bir ruh haline sahipken ona başka bir ifade tarzını benimsetmeye hiç hakkımız yoktur...Her insan aynı olayı kendine özgü,tekil bir biçimde yaşar...Üzüntü ve karamsarlık dolu insanların bir kısmı 'içlerini dökmeye',kendilerini açmaya çalışırken,diğer bir kısmı da acılarıyla yalnız kalmak isterler...'

  • bang bang27.01.2007 - 18:15

    bu şarkının klibini geçenlerde netten indirdim...

    sinatra yuvarlak bir platformun üstüne kaykılmış,şarkıyı söylüyor...

    üzerinde star trekvari bir kıyafet...

    şarkı bitiyor...

    ve yaklaşık 1,5-2 metrelik mesafeyi döne döne,yuvarlana yuvarlana katedip platformdan iniyor...

  • kurşun yarası27.01.2007 - 17:03

    Danıştay'dan Başörtüye Geçit Yok!
    27/01/2007


    Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Milli Eğitim Bakanlığı’nın, Danıştay 8. Dairesi’nin Merkezi Sınav Yönergesi’nin 11. maddesinin (i) bendine ilişkin iptal ve yürütmeyi durdurma kararına yaptığı itirazı sonuçlandırdı. Kurul, oybirliği ile MEB’in itirazını reddetti. Buna göre, sınavlara türbanla girilemeyecek.

    SÜREÇ NASIL GELİŞTİ?

    Tartışmalı yargı süreci, MEB’in sınavlara katılanların kılık kıyafetlerini düzenleyen yönergeden “başı açık” ifadesini çıkarması ile başladı. Eğitim-İş Sendikası, bu değişiklikle MEB’in “sınavlara türbanla girilmesinin yolunu açtığı” gerekçesiyle, yönergenin sözkonusu bendinin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle Danıştay’a dava açmıştı. Danıştay 8. Dairesi, sendikanın talebi doğrultusunda, sözkonusu maddenin yürütmesini durdurma kararı almış, MEB ise, bu karara itiraz etmişti.
    Eğitim-İş Sendikası’ndan kararla ilgili olarak yapılan yazılı açıklamada, “MEB’in sınavlara başörtüsüyle girilmesine yönelik ısrarı yine sonuçsuz kaldı” denildi.

  • kült film27.01.2007 - 16:59

    'Body Double' (1984)


    Brian De Palma

  • film replikleri27.01.2007 - 16:54

    -Tell me something,would you,Sherry? Just tell me one thing...Why did you ever marry me anyway?

    -Oh,George,when a man has to ask his wife that...He just hadn't better,that's all...


    (the killling)

  • Requiem For a Dream / Bir Rüya İçin Ağıt26.01.2007 - 17:03

    'Quartetto Serioso'