NAZIM HİKMET'İN BİR MEKTUBU VE BİR ŞİİRİ. ONUN TÜRK OLDUĞUNU SÖYLEYENLERE KENDİ DİLİNDEN.
'Saygıdeğer Nikita Sergeyeviç 19 yaşından beri, yalnızca kalbim ve kafamla değil, geçmişimle de Sovyetler Birliği'ne bağlıyım. Bolşevik Partisi'ne, ilk olarak 1923 yılında üye oldum. Ardından 1924 yılında yine Moskova'da, Türkiye Komünist Partisi (TKP) üyesi oldum. 1925 yılı başında Moskova'daki Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesi'ni bitirdim ve parti işleri için Türkiye'ye gittim. 1925 yılı sonunda, Ankara'da yeraltı çalışmaları gösterdiğim için gıyaben 15 yıl hapis cezasına çarptırıldım. Sonra, yine Moskova'ya döndüm. 1928 yılında Türkiye'de parti işleriyle uğraştım. O zamandan 1950 yılına kadar toplam 56 yıl hapis cezasına çarptırılmama karşın toplam 17 yıl cezaevinde kaldım. Başta Sovyet halkı olmak üzere, ilerici insanların mücadelesi sonucu cezaevinden çıkarıldım. Ben sayılı komünist şairlerindenim. Çok mutluyum. Çünkü büyük Ekim Devrimi'nin beşinci yıldönümünü Moskova'da kutladım, şiir yazdım. SBKP'nin 22'inci kongresini kutladık. Bu nedenle de şiir yazdım. Artık 10 yıldır Moskova'da yaşıyorum. Ailem de yanımda. Bütün Sovyet halkı gibi buradaki yaşama alıştım. Saygıdeğer Nikita Sergeyeviç, yardım edin, ben Sovyet vatandaşı olmak istiyorum. En iyi dileklerimle. Saygılarımla.' Nâzım Hikmet (7 Aralık 1961) '.
***
Bu da Mustafa Kemal'e kargışı yazdığı şiir:
'Trabzon'da bir motor açılıyor Sa-hil-de-ka-la-ba-lık Motoru taşlıyorlar Son perdeye başlıyorlar! Burjuva, Kemal'in omzuna binmiş Kemal kumandanın kordonuna Kumandan kâhyanın cebine inmiş Kahya adamların donuna Uluyorlar Hav..Hav..Hak..Tu Yoldaş unutma bunu Burjuvazi ne zaman aldatsa bizi Böyle haykırır Hav..Hav...Hak..Tu'
Mersin ili, Bozyazı ilçesinde köy: LENGER.
Samsun ili, Bafra ilçesinde köy: LENGERLİ
Kazakistan, Çimkent iline bağlı ilçe: LENGER.
Akdeniz'de: Geniş yayvan tabak-sahan
Karadeniz'de: Gemilerde demir attıkları çapa.
Makedonya'da da aynı adlarda yerleşim birimi olduğu söyleniyor. Öyleyse; Lenger, bir Türk Boyu adıdır.
İstiklâl Savaşı'nın anlatıldığı bir dizide bu Rum hayranlığının ve Rum'u masum gösterme gayretlerinin ardında neler var acaba?
NAZIM HİKMET'İN BİR MEKTUBU VE BİR ŞİİRİ. ONUN TÜRK OLDUĞUNU SÖYLEYENLERE KENDİ DİLİNDEN.
'Saygıdeğer Nikita Sergeyeviç
19 yaşından beri, yalnızca kalbim ve kafamla değil, geçmişimle de Sovyetler Birliği'ne bağlıyım.
Bolşevik Partisi'ne, ilk olarak 1923 yılında üye oldum. Ardından 1924 yılında yine Moskova'da, Türkiye Komünist Partisi (TKP) üyesi oldum.
1925 yılı başında Moskova'daki Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesi'ni bitirdim ve parti işleri için Türkiye'ye gittim. 1925 yılı sonunda, Ankara'da yeraltı çalışmaları gösterdiğim için gıyaben 15 yıl hapis cezasına çarptırıldım.
Sonra, yine Moskova'ya döndüm. 1928 yılında Türkiye'de parti işleriyle uğraştım. O zamandan 1950 yılına kadar toplam 56 yıl hapis cezasına çarptırılmama karşın toplam 17 yıl cezaevinde kaldım. Başta Sovyet halkı olmak üzere, ilerici insanların mücadelesi sonucu cezaevinden çıkarıldım. Ben sayılı komünist şairlerindenim. Çok mutluyum. Çünkü büyük Ekim Devrimi'nin beşinci yıldönümünü Moskova'da kutladım, şiir yazdım. SBKP'nin 22'inci kongresini kutladık. Bu nedenle de şiir yazdım.
Artık 10 yıldır Moskova'da yaşıyorum. Ailem de yanımda. Bütün Sovyet halkı gibi buradaki yaşama alıştım.
Saygıdeğer Nikita Sergeyeviç, yardım edin, ben Sovyet vatandaşı olmak istiyorum.
En iyi dileklerimle. Saygılarımla.' Nâzım Hikmet (7 Aralık 1961) '.
***
Bu da Mustafa Kemal'e kargışı yazdığı şiir:
'Trabzon'da bir motor açılıyor
Sa-hil-de-ka-la-ba-lık
Motoru taşlıyorlar
Son perdeye başlıyorlar!
Burjuva, Kemal'in omzuna binmiş
Kemal kumandanın kordonuna
Kumandan kâhyanın cebine inmiş
Kahya adamların donuna
Uluyorlar
Hav..Hav..Hak..Tu
Yoldaş unutma bunu
Burjuvazi ne zaman aldatsa bizi
Böyle haykırır
Hav..Hav...Hak..Tu'
Adam gibi adam ve adam gibi din bilgini.