Modumuz sag olsun, modumuzun yazilari silis sekli :)
Ooooohhh İğne miğne ucu düğme Fil filince kuş dilince Horoz öttü,tavuk tepti Bülbül kızı selam etti Selamına dua etti Al çık bal çık Sana dedim sen çık.
Kuranda fetih suresinde muminlerin vasiflarinj anlatirken kafirlere karsi sert ve tavizsizdirler diye tarif eder. Nal filozofu ve mal turevlerinin benden gorecegi muamele bundan baskasi olmayacak
Ulan ne tuhaf insanlar var su guzel memleketimde. :)) gencler , alacaginiz kitabin yazarini soyle bir Google dan arastirin Kim bu yazan ne dir. Unvani nedir. Egitimi nedir. Sonra boyle sacma sapan insanlar yuzunden kitap okumaya tovbe etmeyin
Dinde cahil, bunca Allahi gosteren parmak izi ayak izi, delil varken Allahini, yaraticisini tanimayana denir. Ama herkes bilmedigi bir konunun cahilidir. Bilmedigi halde bilgiclik taslyanda cahilden ote birseydir. Ruhsal rahatsizlik, piskolojik bir sorun belirtisi bile olabilir
"Bu din sizin gibiler yüzünden indi bunu hiç bilmeden öleceksiniz ne yazık ki ! Kör beyninizin karanlık çukurunda o zaman anlayacaksınınız gerçek cahil kimmiş.."
Ee peki bu ahkami kesen sen kimsin. Hangi otorite verdi sana boyle bir ahkam kesme hakkini. Din konusunda egitimin ne. Unvanin ne. Baska hangi tezlerin var. Bu tezler sana hangi unvanlari kazandjrdi. Soyleki seni ciddiye alayim. Yoksa Neden seni ciddiye alayim :) ) Egitimin ne, unvanin ne. Her zirvalayanin zirvasina kulakmi tutalim. Ne zirvaladiginin benim icin ne onemi olsun. :) Kimsin bu ahkami kesme haddini hangi kurum hangi kurulus, otorite verdi sana. :))
Ahmet Bey lütfen. Hakarete gerek yok. Ben sadece eleştiride bulunuyorum. Kimseye hakaret etmedim. Siz de etmeyin. Ve lütfen bu sayfada kalmayın. Kendinize göre sayfalar bulun.
Sayın Araç. Bu sayfa size göre değil. bakın bir şeyler yazıyorsunuz. Yazdıklarınızın düşünceyle mantıkla felsefeyle alakası yok...sadece sitem ediyorsunuz. Evet kendi yazınızı objektif şekilde baştan sona üç kez okuyun. İçinde düşünce, akıl, mantık yok. sadece sitem var duygusallık var. Bunun sebebi felsefe eğitimi almamış olmanız.. O yüzden lütfen şiir sayfalarına yönelin. Boşverin buraları.
Hahaha, yok demi, bos degilmi. Oylesin zaten. Senin ciddiye alinir bir tarafin yok zaten. Sadece buraya ugrayan genctir ogrencidir onlara istinadan seni muhatap aliyorum Bir saat tefekkur bir yil ibadetten evladir Alimin uykusu cahilin ibadetinden daha hayilridir Hic bilenle bilmeyen bir olurmu "Bakara 164. Şüphesiz göklerin ve yerin yaratılmasında, gece ile gündüzün birbiri peşinden gelmesinde, insanlara fayda veren şeylerle yüklü olarak denizde yüzüp giden gemilerde, Allah’ın gökten indirip de ölü haldeki toprağı canlandırdığı suda, yeryüzünde her çeşit canlıyı yaymasında, rüzgârları ve yer ile gök arasında emre hazır bekleyen bulutları yönlendirmesinde düşünen bir toplum için (Allah’ın varlığını ve birliğini isbatlayan) birçok deliller vardır Imran:191. Onlar, ayakta dururken, otururken, yanları üzerine yatarken (her vakit) Allah’ı anarlar, göklerin ve yerin yaratılışı hakkında derin derin düşünürler (ve şöyle derler:) Rabbimiz! Sen bunu boşuna yaratmadın. Seni tesbih ederiz. Bizi cehennem azabından koru." Bunun gibi yuz kusur ayet belki binlerce hadis varken Islamda dusunme yoktur diyebilmek icin gercekten zir cahil olmak lazim. Mevlananin mesnevisi, ibrahim hakki hazretlerinin marifetnamesi, ibnisina farabi ve daha nice filozof varken islamda dusunme yoktur demek icin tezek kafali olmak lazim. Sen kimsin de dinlere laf atiyorsun. Egitimin ne ederin ne bicerin ne,
Bu sayfada size göre bir şeyler olduğunu sanmıyorum sayın Araç. Beni kendisi çalıp kendisi söyleyen, ya da sadece üç beş sessiz okuyucuya hitap eden bir deli olarak farz edin. Siz o güzel ve doğrudan yüreğe dokunan, duygu dolu şiir sayfalarına dönün lütfen. Bu sayfada cidden size göre bir şeyler yok. Merakınız gerçek bir merak değil. Gerçekten merak eden kağıda küreğe statüye önem vermez. okuyacağını okur alacağını alır yoluna bakar. Beğenmezse uğramaz başını çevirir başka tarafa!
Nal, bize kendini tanitirmisin Egitim durumunuz ne dir Uzmanlik alaniniz ne dir Felsefe alaninda nasil bir okul, diploma, yada uzmanliginiz var. Bu konuda ne tur basarilariniz var. Biz her yazanin yazdiginin altina ismini duseni neden ciddiye alalim. Egitim durumunuzu, icinde bulindugunuz toplumda felsefeye olan katkinizi paylasabilirmisijiz. bunlar cesitli dergi ve yayinlarda (yurt ici ve yurt disi) cikmis makaleler olur. Yada akemisyenseniz hangi universite hangi fakultede... yayinladiginiz felsefe konusundaki yayinlariniza, nasil ulasabiliriz Hemen hemen okumus okumamis, bir alanda uzmanlasmis herkesin LinkedIn denilen, ptofosyonellerin olusturdugu online network da hedabiniz varmi. Varsa bizimle paylasabilirmisiniz. Bekliyorum sayin mbn
Nurgül Hanım sizin neye inandığınız ya da inanmadığınız beni bağlamıyor. Dinde düşünce vardır diyen birine cevap yazmak istemiyorum. Felsefeden anlayan ya da sadece şiir koymak isteyene kapım açık. Diğerleri ise lütfen gelmesin. Rica ediyorum fikirlerinizi başka bir sayfada belirtin. Okuyan okusun beğenmeyense başını çevirip başka tarafa baksın. Çok basit. Siz de başınızı çevirin. Bakmayın bu yöne.
Nurgül Hanım, siz ''Düşündüm ve şu ayetin ya da hadisin aklıma yatmadığını fark ettim.'' derseniz aslında sizi o dinin hükmü gereği idam ederler. Din farklı görüşlere ve düşüncelere kapalıdır. Sizi sadece din büyüklerinin istediği kıvama sokmaya çalışırlar. gerçek hıristiyanlıkta nasıl ki filozof barınamazsa gerçek islamda da filozofun işi olamaz. İdam ederler. işte fark burada. Filozof, dini tanrıyı ve peygamberi eleştirebilir ama din bunu kabul etmez. felsefe, her şeyi ve herkesi eleştirmeni ister. Din ise tanrıya, dine ve elçi sözlerine dil uzatma da ne yaparsan yap der. böyle bir atmosferde düşünce olmaz. Ortadoğu'da ve Anadolu'da düşünce çıkmaz. nobel çıkmaz başarı çıkmaz sanat çıkmaz. Size şimdi dinsel yaşamın ilk biçimlerini, paganizmi mitolojiyi okuyun derdim ama yapmayacağınızı biliyorum. ''Peygamberi, dini ve tanrıyı sorgulayacağım. '' dediğinizde din size ''sana fikrini soran olmadı'' diye karşılık verecektir. hutbelerde bile cemaat söz alamaz soru soramaz. sadece el pençe divan durup başını önüne eğer. sen sadece ibadetini yap der. yani kalkıp da din felsefeye düşünmeye müsade eder falan demeyin. buna en sıradan filozof bile güler.
Mehmet bey Bir sayfada bir üye diye belirtmek yerine o sayfaya, yazarın düşüncelerine karşı yazmak cevap olurdu. Bizde ayrı ayrı okumak zorunda kalmazdık ;) aslının belirttiği gibi bencede insanın düşünmesini istemeyen din değil, dini Kendi hizmetine kullanan insanlardır din düşünme demez ama kesinlikle inan der. İnanmak düşünmeye niçin engel olsun ki inanarak düşünmek niye imkansız olsun ki yani insan düşüncesinin bilgeliğinin üzerinde bir kuvvet olamaz mı sadece insan aklının ulaşabileceği kadarmı bu evren açıkçası ben kâinat karşısında hayretler içinde kalıyorum. Düşününce daha çok İnanıyorum ve var olma sebebimide Bir şeye bağlayamadım henüz niçin bu döngü tüm bunlara tesadüf diyemiyorum. Hem anlamlı hem çok anlamsız bulduğum bir hayatın içinde ne bir yerim ne bir yurdum var. Ama bu yurt benim bende bir süreliğine bu yerdeyim. ölümü kabul edemediğiniz için inanıyorsunuz diyenlerde var yoo ben onuda kabul ediyorum ama düşündüren bu yaşamda ne işim var. Madem inandığım bir Tanrı var Tanrı ölümlü güçsüz zayıf muhatapsız olurmu diye diye doğuyor aklımdaki sorular.
Başka bir sayfada bir üyenin ''Din insanların düşünmesini emreder!'' şeklinde bir beyanatı ile karşılaştım ve şok oldum. Böyle bir cümleyi bugüne kadar hiçbir bilim insanından ya da filozoftan duymamıştım. Asırlardır bilinen şudur: Din insanların düşünmesini, sorgulamasını ve akletmesini istemez. Düşünme işini tepedeki bir tanrıya ve onun elçisine bırakır. Dinde düşünce olmaz. Mistisizmde, mitolojide ve dinlerde düşünce olmaz. Duygu, hayal ve vehim olur. Bu bir nevi felsefenin ve mantığın temel konularındandır. Kutsal kitapta yer alan ''akledin'' sözünü düşünme sanıp düşünmeyi emrettiği şeklinde yanlış inanışlar var. Halbuki 7.asırda düşünme organı beyin değil kalpti. Sami ırkı Mısır inanışlarından etkilenip kalbin düşünme merkezi olduğuna karar vermişti. Beyin ile ilgili gelişmeler çok sonraları çıktı ortaya. Dinde üstelik Aristocu manada bir düşünme faaliyeti bile yoktur. Düşünmenin ilk nüveleri Pre-Sokratiklerde ortaya çıkmıştır. Felsefenin dinden türediğini biliyorum ama boynuz kulağı geçti ve günümüzde felsefe, içinden çıktığı Yunan dinini yok etti. Dindarların düşündüğünü bir kez bile görmedim. Örnekler üzerinden somut düşünme ile kavramlar üzerinden soyut düşünme arasında fark vardır. Bu konuda konuşmayayım diyorum ama olmuyor. 21.asırda şu düzeltme yaptığım konulara bir bakın hele! Türkiye'nin neden geri kaldığını şimdi anlamışsınızdır.
Sefil topluluklarda iktidar olmak isteyenler öncelikle halkı iktidarsızlaştırırlar. Muhtaçları sevindirmek ve cahilleri etkilemek çok kolaydır. Bunlara bağlılık da eklendiğinde güç tanrısal gibi algılanır. Diktatörlerin uzun süreler başta olması istikrarın değil, değişmeyen statik zihinlerin bir sonucudur. (M.B.N.)
Neyi satın alacağınıza bile başkaları karar verirken, o başkaları bu konuda herkesi kolayca çılgın ve mutlu bir tüketiciye çevirebiliyorken, yönetenlerin neler yapabileceğini, zihinleri nasıl kontrol edebileceklerini hayal bile edemezsiniz. (M.B.N.)
Sivil itaatsizlik dedikleri, özünde pasif direniştir. adil olanla yasal olan arasında bir fark varsa bilinçli ve aklı başında bireyler tepki gösterirler. kuralları ve kanunları yeterli ya da adil bulmayanların seslerini yükseltmeleri normaldir. bu farkındalık sahibi olmanın ve duyarlılığın sonucudur. sivil itaatsizlik barışçıldır. iyiyi istemedir. hükümetin ve kolluk güçlerinin kural ve kanunlarını uygulamamaktır. ‘’Ben bunu bir vatandaş olarak yapmayacağım.’’ demektir. Sadede gelelim. Sivil itaatsizlik Türkiye'de olabilecek bir şey değildir çünkü öncelikle kişinin kul psikolojisinden çıkıp birey mertebesine erişmesi gerekir. Böylesi bir kudret ve irade sağlamlığı çok az ülkeye nasip olmuştur.
Hayatında bolluk, bereket, rahatlık ve zenginlik varsa fırtına yakın demektir. Yüreğinin derinliklerinden gelecektir bu fırtına. Oradan buradan değil. (M.B.N.)
Yaşamını değiştirecek ve renklendirecek tek kişi sensin. Yaşamını durağanlaştıracak ve kabusa dönüştürecek kişi sayısı ise sınırsızdır. Yine de bu kişilerin içinde en belirgin olanı da sensin. (M.B.N.)
Bazıları üst düzey sevgi yaşarlar karşı cinsle. Hem ihtiraslı hem de bağlıdırlar. Bu tip kimselerin sevinçleri de sevgileri kadar büyük olur. Ne var ki hüzün ve acı çukuruna da alışıktır böyleleri. (M.B.N.)
Demokrasinin, eşitliğin ve özgürlüğün geri kalmış topluluklarda neden filizlenmediğini merak mı ediyorsunuz? Öyleyse önce mikro boyutta, yani hanelere bakın. Evin büyük erkeği masaya yumruğunu vuruyorsa, bu evde benim borum ötecek diyorsa makro boyutta da birilerinin sizi silindir gibi ezmesi normaldir. Ruhların demokrat olmadığı yerde yaşam da demokrat olmaz! (M.B.N.)
Modumuz sag olsun, modumuzun yazilari silis sekli :)
Ooooohhh
İğne miğne ucu düğme
Fil filince kuş dilince
Horoz öttü,tavuk tepti
Bülbül kızı selam etti
Selamına dua etti
Al çık bal çık
Sana dedim sen çık.
Sana gunaydin.
Bana iyi geceler mod :))
Kuranda fetih suresinde muminlerin vasiflarinj anlatirken kafirlere karsi sert ve tavizsizdirler diye tarif eder.
Nal filozofu ve mal turevlerinin benden gorecegi muamele bundan baskasi olmayacak
Ulan ne tuhaf insanlar var su guzel memleketimde. :)) gencler , alacaginiz kitabin yazarini soyle bir Google dan arastirin
Kim bu yazan ne dir. Unvani nedir. Egitimi nedir.
Sonra boyle sacma sapan insanlar yuzunden kitap okumaya tovbe etmeyin
Hayat duduklu tenceredir
Otunce kapagini acasin gelir:)))
Aha bu aforizma da benden olsun
:)
Dinde cahil, bunca Allahi gosteren parmak izi ayak izi, delil varken Allahini, yaraticisini tanimayana denir.
Ama herkes bilmedigi bir konunun cahilidir. Bilmedigi halde bilgiclik taslyanda cahilden ote birseydir. Ruhsal rahatsizlik, piskolojik bir sorun belirtisi bile olabilir
"Bu din sizin gibiler yüzünden indi bunu hiç bilmeden öleceksiniz ne yazık ki ! Kör beyninizin karanlık çukurunda o zaman anlayacaksınınız gerçek cahil kimmiş.."
Ee peki bu ahkami kesen sen kimsin. Hangi otorite verdi sana boyle bir ahkam kesme hakkini. Din konusunda egitimin ne. Unvanin ne. Baska hangi tezlerin var. Bu tezler sana hangi unvanlari kazandjrdi. Soyleki seni ciddiye alayim. Yoksa
Neden seni ciddiye alayim :) )
Egitimin ne, unvanin ne.
Her zirvalayanin zirvasina kulakmi tutalim. Ne zirvaladiginin benim icin ne onemi olsun. :)
Kimsin bu ahkami kesme haddini hangi kurum hangi kurulus, otorite verdi sana. :))
Ahmet Bey lütfen. Hakarete gerek yok. Ben sadece eleştiride bulunuyorum. Kimseye hakaret etmedim. Siz de etmeyin. Ve lütfen bu sayfada kalmayın. Kendinize göre sayfalar bulun.
Sayın Araç. Bu sayfa size göre değil. bakın bir şeyler yazıyorsunuz. Yazdıklarınızın düşünceyle mantıkla felsefeyle alakası yok...sadece sitem ediyorsunuz. Evet kendi yazınızı objektif şekilde baştan sona üç kez okuyun. İçinde düşünce, akıl, mantık yok. sadece sitem var duygusallık var. Bunun sebebi felsefe eğitimi almamış olmanız.. O yüzden lütfen şiir sayfalarına yönelin. Boşverin buraları.
Hahaha, yok demi, bos degilmi.
Oylesin zaten.
Senin ciddiye alinir bir tarafin yok zaten.
Sadece buraya ugrayan genctir ogrencidir onlara istinadan seni muhatap aliyorum
Bir saat tefekkur bir yil ibadetten evladir
Alimin uykusu cahilin ibadetinden daha hayilridir
Hic bilenle bilmeyen bir olurmu
"Bakara 164. Şüphesiz göklerin ve yerin yaratılmasında, gece ile gündüzün birbiri peşinden gelmesinde, insanlara fayda veren şeylerle yüklü olarak denizde yüzüp giden gemilerde, Allah’ın gökten indirip de ölü haldeki toprağı canlandırdığı suda, yeryüzünde her çeşit canlıyı yaymasında, rüzgârları ve yer ile gök arasında emre hazır bekleyen bulutları yönlendirmesinde düşünen bir toplum için (Allah’ın varlığını ve birliğini isbatlayan) birçok deliller vardır
Imran:191. Onlar, ayakta dururken, otururken, yanları üzerine yatarken (her vakit) Allah’ı anarlar, göklerin ve yerin yaratılışı hakkında derin derin düşünürler (ve şöyle derler:) Rabbimiz! Sen bunu boşuna yaratmadın. Seni tesbih ederiz. Bizi cehennem azabından koru."
Bunun gibi yuz kusur ayet belki binlerce hadis varken
Islamda dusunme yoktur diyebilmek icin gercekten zir cahil olmak lazim.
Mevlananin mesnevisi, ibrahim hakki hazretlerinin marifetnamesi, ibnisina farabi ve daha nice filozof varken islamda dusunme yoktur demek icin tezek kafali olmak lazim.
Sen kimsin de dinlere laf atiyorsun. Egitimin ne ederin ne bicerin ne,
Bu sayfada size göre bir şeyler olduğunu sanmıyorum sayın Araç. Beni kendisi çalıp kendisi söyleyen, ya da sadece üç beş sessiz okuyucuya hitap eden bir deli olarak farz edin. Siz o güzel ve doğrudan yüreğe dokunan, duygu dolu şiir sayfalarına dönün lütfen. Bu sayfada cidden size göre bir şeyler yok. Merakınız gerçek bir merak değil. Gerçekten merak eden kağıda küreğe statüye önem vermez. okuyacağını okur alacağını alır yoluna bakar. Beğenmezse uğramaz başını çevirir başka tarafa!
Nal, bize kendini tanitirmisin
Egitim durumunuz ne dir
Uzmanlik alaniniz ne dir
Felsefe alaninda nasil bir okul, diploma, yada uzmanliginiz var.
Bu konuda ne tur basarilariniz var.
Biz her yazanin yazdiginin altina ismini duseni neden ciddiye alalim.
Egitim durumunuzu, icinde bulindugunuz toplumda felsefeye olan katkinizi paylasabilirmisijiz. bunlar cesitli dergi ve yayinlarda (yurt ici ve yurt disi) cikmis makaleler olur. Yada akemisyenseniz hangi universite hangi fakultede... yayinladiginiz felsefe konusundaki yayinlariniza, nasil ulasabiliriz
Hemen hemen okumus okumamis, bir alanda uzmanlasmis herkesin LinkedIn denilen, ptofosyonellerin olusturdugu online network da hedabiniz varmi. Varsa bizimle paylasabilirmisiniz.
Bekliyorum sayin mbn
Böyle giderse çok yakında bu ülkede insanlar işe girebilmek için mülakata değil açık artırmaya katılacaklardır. :):):):) (M.B.N.)
Nurgül Hanım sizin neye inandığınız ya da inanmadığınız beni bağlamıyor. Dinde düşünce vardır diyen birine cevap yazmak istemiyorum. Felsefeden anlayan ya da sadece şiir koymak isteyene kapım açık. Diğerleri ise lütfen gelmesin. Rica ediyorum fikirlerinizi başka bir sayfada belirtin. Okuyan okusun beğenmeyense başını çevirip başka tarafa baksın. Çok basit. Siz de başınızı çevirin. Bakmayın bu yöne.
Nurgül Hanım, siz ''Düşündüm ve şu ayetin ya da hadisin aklıma yatmadığını fark ettim.'' derseniz aslında sizi o dinin hükmü gereği idam ederler. Din farklı görüşlere ve düşüncelere kapalıdır. Sizi sadece din büyüklerinin istediği kıvama sokmaya çalışırlar. gerçek hıristiyanlıkta nasıl ki filozof barınamazsa gerçek islamda da filozofun işi olamaz. İdam ederler. işte fark burada. Filozof, dini tanrıyı ve peygamberi eleştirebilir ama din bunu kabul etmez. felsefe, her şeyi ve herkesi eleştirmeni ister. Din ise tanrıya, dine ve elçi sözlerine dil uzatma da ne yaparsan yap der. böyle bir atmosferde düşünce olmaz. Ortadoğu'da ve Anadolu'da düşünce çıkmaz. nobel çıkmaz başarı çıkmaz sanat çıkmaz. Size şimdi dinsel yaşamın ilk biçimlerini, paganizmi mitolojiyi okuyun derdim ama yapmayacağınızı biliyorum. ''Peygamberi, dini ve tanrıyı sorgulayacağım. '' dediğinizde din size ''sana fikrini soran olmadı'' diye karşılık verecektir. hutbelerde bile cemaat söz alamaz soru soramaz. sadece el pençe divan durup başını önüne eğer. sen sadece ibadetini yap der. yani kalkıp da din felsefeye düşünmeye müsade eder falan demeyin. buna en sıradan filozof bile güler.
Mehmet bey Bir sayfada bir üye diye belirtmek yerine o sayfaya, yazarın düşüncelerine karşı yazmak cevap olurdu. Bizde ayrı ayrı okumak zorunda kalmazdık ;) aslının belirttiği gibi bencede insanın düşünmesini istemeyen din değil, dini Kendi hizmetine kullanan insanlardır din düşünme demez ama kesinlikle inan der. İnanmak düşünmeye niçin engel olsun ki inanarak düşünmek niye imkansız olsun ki yani insan düşüncesinin bilgeliğinin üzerinde bir kuvvet olamaz mı sadece insan aklının ulaşabileceği kadarmı bu evren açıkçası ben kâinat karşısında hayretler içinde kalıyorum. Düşününce daha çok İnanıyorum ve var olma sebebimide Bir şeye bağlayamadım henüz niçin bu döngü tüm bunlara tesadüf diyemiyorum. Hem anlamlı hem çok anlamsız bulduğum bir hayatın içinde ne bir yerim ne bir yurdum var. Ama bu yurt benim bende bir süreliğine bu yerdeyim. ölümü kabul edemediğiniz için inanıyorsunuz diyenlerde var yoo ben onuda kabul ediyorum ama düşündüren bu yaşamda ne işim var. Madem inandığım bir Tanrı var Tanrı ölümlü güçsüz zayıf muhatapsız olurmu diye diye doğuyor aklımdaki sorular.
gerçek ile anlatı arasında fark vardır.
Başka bir sayfada bir üyenin ''Din insanların düşünmesini emreder!'' şeklinde bir beyanatı ile karşılaştım ve şok oldum. Böyle bir cümleyi bugüne kadar hiçbir bilim insanından ya da filozoftan duymamıştım. Asırlardır bilinen şudur: Din insanların düşünmesini, sorgulamasını ve akletmesini istemez. Düşünme işini tepedeki bir tanrıya ve onun elçisine bırakır. Dinde düşünce olmaz. Mistisizmde, mitolojide ve dinlerde düşünce olmaz. Duygu, hayal ve vehim olur. Bu bir nevi felsefenin ve mantığın temel konularındandır. Kutsal kitapta yer alan ''akledin'' sözünü düşünme sanıp düşünmeyi emrettiği şeklinde yanlış inanışlar var. Halbuki 7.asırda düşünme organı beyin değil kalpti. Sami ırkı Mısır inanışlarından etkilenip kalbin düşünme merkezi olduğuna karar vermişti. Beyin ile ilgili gelişmeler çok sonraları çıktı ortaya. Dinde üstelik Aristocu manada bir düşünme faaliyeti bile yoktur. Düşünmenin ilk nüveleri Pre-Sokratiklerde ortaya çıkmıştır. Felsefenin dinden türediğini biliyorum ama boynuz kulağı geçti ve günümüzde felsefe, içinden çıktığı Yunan dinini yok etti. Dindarların düşündüğünü bir kez bile görmedim. Örnekler üzerinden somut düşünme ile kavramlar üzerinden soyut düşünme arasında fark vardır. Bu konuda konuşmayayım diyorum ama olmuyor. 21.asırda şu düzeltme yaptığım konulara bir bakın hele! Türkiye'nin neden geri kaldığını şimdi anlamışsınızdır.
Sefil topluluklarda iktidar olmak isteyenler öncelikle halkı iktidarsızlaştırırlar. Muhtaçları sevindirmek ve cahilleri etkilemek çok kolaydır. Bunlara bağlılık da eklendiğinde güç tanrısal gibi algılanır. Diktatörlerin uzun süreler başta olması istikrarın değil, değişmeyen statik zihinlerin bir sonucudur. (M.B.N.)
Neyi satın alacağınıza bile başkaları karar verirken, o başkaları bu konuda herkesi kolayca çılgın ve mutlu bir tüketiciye çevirebiliyorken, yönetenlerin neler yapabileceğini, zihinleri nasıl kontrol edebileceklerini hayal bile edemezsiniz. (M.B.N.)
Sivil itaatsizlik dedikleri, özünde pasif direniştir. adil olanla yasal olan arasında bir fark varsa bilinçli ve aklı başında bireyler tepki gösterirler. kuralları ve kanunları yeterli ya da adil bulmayanların seslerini yükseltmeleri normaldir. bu farkındalık sahibi olmanın ve duyarlılığın sonucudur. sivil itaatsizlik barışçıldır. iyiyi istemedir. hükümetin ve kolluk güçlerinin kural ve kanunlarını uygulamamaktır. ‘’Ben bunu bir vatandaş olarak yapmayacağım.’’ demektir. Sadede gelelim. Sivil itaatsizlik Türkiye'de olabilecek bir şey değildir çünkü öncelikle kişinin kul psikolojisinden çıkıp birey mertebesine erişmesi gerekir. Böylesi bir kudret ve irade sağlamlığı çok az ülkeye nasip olmuştur.
Alter egoyla gevezelik oyaladı sizleri, ta ki boylayıncaya dek kabirleri! (M.B.N.)
Günaha giremediğin bir ortamda nefes de alamazsın. (M.B.N.)
Hayatında bolluk, bereket, rahatlık ve zenginlik varsa fırtına yakın demektir. Yüreğinin derinliklerinden gelecektir bu fırtına. Oradan buradan değil. (M.B.N.)
İnsan, istediği şeyin aslında istediği şey olmadığını sonradan anlayan bir hayvandır. (M.B.N.)
Yaşamını değiştirecek ve renklendirecek tek kişi sensin. Yaşamını durağanlaştıracak ve kabusa dönüştürecek kişi sayısı ise sınırsızdır. Yine de bu kişilerin içinde en belirgin olanı da sensin. (M.B.N.)
Bazıları üst düzey sevgi yaşarlar karşı cinsle. Hem ihtiraslı hem de bağlıdırlar. Bu tip kimselerin sevinçleri de sevgileri kadar büyük olur. Ne var ki hüzün ve acı çukuruna da alışıktır böyleleri. (M.B.N.)
Teşekkür ederim Canan Hanım. Sizin katkılarınız da çok değerli.
Cahilin aklını kaçırmaması sadece rahat ve huzurlu oluşundan değil, aynı zamanda kandırıldığının farkına varamayışındandır. (M.B.N.)
Demokrasinin, eşitliğin ve özgürlüğün geri kalmış topluluklarda neden filizlenmediğini merak mı ediyorsunuz? Öyleyse önce mikro boyutta, yani hanelere bakın. Evin büyük erkeği masaya yumruğunu vuruyorsa, bu evde benim borum ötecek diyorsa makro boyutta da birilerinin sizi silindir gibi ezmesi normaldir. Ruhların demokrat olmadığı yerde yaşam da demokrat olmaz! (M.B.N.)
Övmek ya da sövmek! İşte bütün mesele ikisinin ortası! (M.B.N.)