Kültür Sanat Edebiyat Şiir

bu da geçer ya hu sizce ne demek, bu da geçer ya hu size neyi çağrıştırıyor?

bu da geçer ya hu terimi Kenan Kazancı tarafından tarihinde eklendi

  • Tuna Kafkas
    Tuna Kafkas 01.03.2023 - 21:01

  • Zümra Yıldız
    Zümra Yıldız

    Geçer mutlaka ama kendini hatırlatan izler bırakarak...

  • Nusret Orhan
    Nusret Orhan

    BU DA GEÇER YA HU

    Dervişin biri, uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra bir köye ulaşır. Karşısına çıkanlara, kendisine yardım edecek, yemek ve yatak verecek biri olup olmadığını sorar.

    Köylüler, kendilerinin de fakir olduklarını, evlerinin küçük olduğunu söyler ve Şakir diye birinin çiftliğini tarif edip oraya gitmesini salık verirler. Derviş yola koyulur, birkaç köylüye daha rastlar. Onların anlattıklarından, Şakir'in bölgenin en zengin kişilerinden birisi olduğunu anlar. Bölgedeki ikinci zengin ise Haddad adında bir başka çiftlik sahibidir.

    Derviş, Şakir'in çiftliğine varır. Çok iyi karşılanır, iyi misafir edilir, yer içer, dinlenir. Şakir de, ailesi de hem misafirperver hem de gönlü geniş insanlardır... Yola koyulma zamanı gelip Derviş, Şakir'e teşekkür ederken, 'Böyle zengin olduğun için hep şükret.' der. Şakir ise şöyle cevap verir: 'Hiçbir şey olduğu gibi kalmaz. Bazen görünen, gerçeğin kendisi değildir. Bu da geçer...'

    Derviş, Şakir'in çiftliğinden ayrıldıktan sonra bu söz üzerine uzun uzun düşünür. Birkaç yıl sonra, Derviş'in yolu yine aynı bölgeye düşer. Şakir'i hatırlar, bir uğramaya karar verir. Yolda rastladığı köylülerle sohbet ederken Şakir'den söz eder. 'Haa o Şakir mi? ' der köylüler, 'O iyice fakirledi, şimdi Haddad'ın yanında çalışıyor.'

    Derviş hemen Haddad'ın çiftliğine gider, Şakir'i bulur. Eski dostu yaşlanmıştır, üzerinde eski püskü giysiler vardır. Üç yıl önceki bir sel felâketinde bütün sığırları telef olmuş, evi yıkılmıştır. Toprakları da işlenemez hale geldiği için tek çare olarak, selden hiç zarar görmemiş ve biraz daha zenginleşmiş olan Haddad'ın yanında çalışmak kalmıştır. Şakir ve ailesi üç yıldır Haddad'ın hizmetkârıdır. Şakir, bu kez Derviş'i son derece mütevazı olan evinde misafir eder. Kıt kanaat yemeğini onunla paylaşır... Derviş, vedalaşırken Şakir'e olup bitenlerden ötürü ne kadar üzgün olduğunu söyler ve Şakir'den şu cevabı alır: 'Üzülme... Unutma, bu da geçer...'

    Derviş gezmeye devam eder ve yedi yıl sonra yolu yine o bölgeye düşer. Şaşkınlık içinde olan biteni öğrenir. Haddad birkaç yıl önce ölmüş, ailesi olmadığı için de bütün varını yoğunu en sadık hizmetkârı ve eski dostu Şakir'e bırakmıştır. Şakir, Haddad'ın konağında oturmaktadır, kocaman arazileri ve binlerce sığırı ile yine yörenin en zengin insanıdır. Derviş eski dostunu iyi gördüğü için ne kadar sevindiğini söyler ve yine aynı cevabı alır: 'Bu da geçer...'

    Bir zaman sonra Derviş yine Şakir'i arar. Ona bir tepeyi işaret ederler. Tepede Şakir'in mezarı vardır ve taşında şu yazılıdır: 'Bu da geçer.'

    Derviş, 'Ölümün nesi geçecek? ' diye düşünür ve gider. Ertesi yıl Şakir'in mezarını ziyaret etmek için geri döner; ama ortada ne tepe vardır ne de mezar. Büyük bir sel gelmiş, tepeyi önüne katmış, Şakir'den geriye bir iz dahi kalmamıştır...

    O aralar ülkenin sultanı, kendisi için çok değişik bir yüzük yapılmasını ister. Öyle bir yüzük ki, mutsuz olduğunda umudunu tazelesin, mutlu olduğunda ise kendisini mutluluğun tembelliğine kaptırmaması gerektiğini hatırlatsın... Hiç kimse sultanı tatmin edecek böyle bir yüzüğü yapamaz. Sultanın adamları da bilge Derviş'i bulup yardım isterler. Derviş, sultanın kuyumcusuna hitaben bir mektup yazıp verir. Kısa bir süre sonra yüzük sultana sunulur. Sultan önce bir şey anlamaz; çünkü son derece sade bir yüzüktür bu. Sonra üzerindeki yazıya gözü takılır, biraz düşünür ve yüzüne büyük bir mutluluk ışığı yayılır: 'Bu da geçer' yazmaktadır.

    *******************************************

    'Bu da geçer Ya Hû' sözünün aslı bundan bin küsur sene önceye, Bizans dönemine uzanır. Bizanslılar, fena bir işe uğradıkları zaman 'Bu da geçer' mânâsına gelen 'k'afto ta perasi' demektedirler. İbare, Selçuklular zamanında İran taraflarına geçer; ama Farsçalaşıp 'in niz beguzered' olur; Osmanlılar devrinde Türkçe söylenip 'bu da geçer' yapılır. Derken, tekkelerde ve dergâhlarda da benimsenir ve sonuna 'Ya Allah' mânâsına gelen bir 'Ya Hû' ilave edilip 'Bu da geçer Ya Hû' haline gelir.

    (Alıntı)

  • Tenni Terenne
    Tenni Terenne

    Ne kaldı ki dünden bugüne, ne kalır ki bugünden yarına

    Öyle ya da böyle mutlaka geçer..

  • Şüheda Nur
    Şüheda Nur

    Bu Da Geçer Yâ Hû...
    Ya Geçmezse?

  • Elvanı Seba
    Elvanı Seba

    Bu da Geçer Yahu'

    Bir gün saray çalışanlarından biri, büyük bir suç işler ve sultanın huzuruna çıkarılır. Sultan kendisini bir şartla affedeceğini söyler. Ve ekler 'Bana öyle birşey bul ki, aynı şey hem dertlileri dertsiz kılsın hem de dertsizleri dertli kılsın' Affedileceğini duyan adam sevinçle yollara düşer. Bilgelere sorar, kitaplarda arar, bir türlü bulamaz. Bir gün birilerine sorarken, meczub bir derviş duyar bunu ve 'Bu da geçer yahu' diye bağırır adama, 'git sultana bunu söyle, istediği cevap budur' der. Adam hemen saraya çıkar ve sultana 'bu da geçer ya hu' deyip canını kurtarır.

    Bazen öyle boğuluruz ki hüzne daha kötüsünü düşünemeyiz bile, bazen öyle seviniriz ki, hani şu zafer sarhoşluğu dedikleri şey, sanırız ki hep böyle gidecek. Oysa kainatta her şey zıttıyla beraber yaratılmıştır. Bilinen en küçük parçadan tutun da uzayın derinliklerine kadar. İnsanın duyguları da böyle. Her şey zıttıyla var. Bazen biri çıkar öne bazen diğeri...
    Mutluluk...
    Mutluyum derken gerçekten ne kadar da mutluyuzdur? Yada yaşanılan gerçek bir mutluluk halimidir. Eğer gerçekse neden yok olup olup tekrar dirilir.
    Acaba mutluluğu değil de hakikati mi aramak gerekir. Yoksa gerçek mutluluk hakikatin içindemi gizlidir.? Hani şu 'Kahrın da hoş lütfun da hoş' anlayışı. Burda sözü edilen mutluluk nasıl bir mutluluk?
    'Bu da Geçer Yahu'

  • Nusret Orhan
    Nusret Orhan

    Neler neler geçmedi ki?
    Elbette her sevindirici olay gibi her üzüntü verici olayında üzerinden zaman geçtikçe verdiği acıda zamanla azalacaktır.
    Onun için Bu da geçer Ya Hu demek en iyisi?

  • Laika Sultanın Gözdesi
    Laika Sultanın Gözdesi

    sürekli tekrar ediyorum by da geçer ya hu.. nihayetinde bütün herşey geçiyor gidiyor geride kalan yaşanmışlıklar veya geçmeyeceğini sandığımız için yaşanamamışlıklar kalıyor... bazen pişmanlık bazen acı bazen mutluluk ama geçiyor hepsi..

  • Nusret Orhan
    Nusret Orhan

    Sabrı tavsiye etmenin en nükteli şekli.

    Huylanma, sızlanma, sabırsızlanma,
    Neler geldi geçti şimdiye kadar,
    Buda gelir bu da geçer,
    Ya Hu.

  • Gülay Yiğit
    Gülay Yiğit

    Hu = ALLAH

    Bu da gelir bu da geçer anlamına gelir.
    Rabbin yanında her an, medet dile insanoğlu!

  • Zeynep Akman
    Zeynep Akman

    osmanlının işgal dönemlerinde her yerde üzerinde 'bu da geçer yahu' yazılı tabelalar asılıymış..

  • Yürümek Gerek
    Yürümek Gerek

    ………………...: ……?
    yürüyebilmek…: aynı
    yürüyebilmek…: ve yine aynı demenin aynı ıstırabı
    ………………...: sıkma canını
    ………………...: kısa bi dönem
    ………………...: bak sana bi hikaye
    ………………...: bir padişah varmış
    ………………...: vezirine emir vermiş
    ………………...: tüm mücevher yapanları çağır
    ………………...: bana öyle bir yüzük yapsınlar ki
    ………………...: ona baktığımda üzüntülüysem
    ………………...: sevineyim
    ………………...: sevinçliysem üzüleyim
    ………………...: aradan günler geçer
    ………………...: ve krala yüzük takdim edilir
    ………………...: yüzükte
    ………………...: yazılmış tek bir söz
    ………………...: BU DA GEÇER YA HU
    ...
    !

  • Arzu Okur
    Arzu Okur

    bu da geçer ya hu bir önlemdir...

    herşey geçici mutluluk,üzüntü,vb onun için bu da geçer ya hu ona göre davranalım ona göre hareket edelim...zaman çok çabuk geçiyor...

  • Nilüfer Aydemir
    Nilüfer Aydemir

    Bu da gelir
    Bu da geçer Ağlama

    diyordu şair ve devam ediyordu...

    her kışın sonu nasılsa bahardır
    bu da gelir bu da geçer........

  • Mahir Kücük
    Mahir Kücük

    bir feridüddin attar öyküsü.. tasavvufta oldukça sevilen bir vecize.. her şeyin fani olduğuna dair çekirdek söz..

  • Esra Kaya
    Esra Kaya

    çaresiz dert yoktur..çeresiz sanılan dert vardır..ve her musibet bir imtihan sorusudur..

  • Düşünmüyorum Yine De Varım
    Düşünmüyorum Yine De Varım

    sonu cevabı olmuş

    yaaa huuuu

  • Bora Aslan
    Bora Aslan

    bir hattat bu sözden, osmanlı'nın tansiyon ilacı, diye bahsetmişti. pek hoşuma gider...