Ne yaparsan yap
Kendini aşmayan insan
Döner dolaşır başa sararmış...
Hep aklım haklı çıkıyor.
Oysa ben gönlümün, yüreğimin haklı çıkmasını istemiştim.
Olsun.
Biz küçükken türküler söylerdik damlarda
Kurusıkı kavgalar yapardık beş dakikalığına
Bilyelerimiz kayısı çekirdeğiydi
Sonra biz kayısı çekirdeklerini biriktirip satardık
Gofret ve somun ekmek almak için.
Yaramazlık yapmışsak yüzümüz kızarır,
Bırak essin rüzgar,
Fırtına çıksın,
Göç etsin sararan yapraklar,
Bahara hazırlık var.
Yükünü indir omuzlarından,
Bırak boş kalsın dalların,
İstanbul benim şiir arkadaşım
Mısra mısra dolaştığım
Dizelerinde soluklandığım
Vapuru beşiğim
Denizi anne kucağım
Bir bebek düşüne dönüşüveriyor
Komşunun çatı duvarına yuva yapan kuşlarım gözükmez oldu.
Hiç mi akıllarına gelmiyor onları özleyeceğim.
Yıllar sonra da olsa,
Bünyemizi meraklılığına alıştıran komşuma da aşk olsun;
Bizi niye merak etmez oldu ki?
Ya şu
İstanbul'da yağmur hafiften bir rüzgar eşliğinde
Çarptıkça yüzüm ıslanıyor kipriklerinde.
Toprak da buram buram hasret kokusu
Nefesi yağmura teslim teşekkür.
Komşunun çatı duvarına yuva yapan martılarım gözükmez oldu.
Hiç mi akıllarına gelmiyor onları özleyeceğim.
Yıllar sonra da olsa,
Bünyemizi meraklılığına alıştıran komşuma da aşk olsun;
Bizi niye merak etmez oldu ki?
Ya şu
Yağmur yağar
Sen İstanbul kokarsın
Deniz denen gözlerinde
Ve çocuk parklarında...
İstanbul şiir nabzımda
Kopmasın tesbih
Dökülüp saçılmasın
Dize dize semtler
Akşamlar kırmızı ağıtlar ağırlar




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!