Gelen gider, giden gelmez;
Dünyâ hâli, akıl ermez
Külfetine, nimetine,
Sürûruna, kederine...
Açan solar, solan açmaz;
Noktasına, virgülüne biraz daha dikkat etsek,
Yazdığımız daha güzel ve anlamlı olabilir.
Isısını, ışığını az kararlı kılabilsek,
Ne gül solar, ne de lâle; yürek keyif alabilir.
Hem yazarız, hem okuruz hatta çalar ve oynarız;
Yapmacık tavırlar, sahte gülüşler
Nasıl da sırıtır, ah, bir bilseniz…
İçtenlik dediğin öyle ucuz mu
Ki pazardan alıp gösteresiniz…
Yönetirsin, ya da yönetilirsin;
Milletin derdi geçim,
Seninki ise, seçim;
Ağlıyor için için,
Yanıyor rızkı için...
Aç ve açıkta kalan
Dilemedim, dilemem kimsenin ölmesini
Ağlamasın yürekler, isterim gülmesini
Sayasın hiç değilse bilmezsen sevmesini
Umutlansın yürekler, bilsin dilemesini…
Saplanarak geçmişe yitirme hevesini
Adım sanım belli, rumuzum işim
Suratım meydanda, sitede resmim
Özgeçmişim de var, hem de profilim
Olumsuz değilim; gizlim, saklım yok!
Aslımı yitirmem, öze bağlıyım
Dalkavuklar, lavuklar
Arada boy gösterir;
Damarına basınca
Laf ebesi kesilir...
Aşağılık duygusu
Al, gülüm; ver, gülüm
Gülleri der, gülüm
Gül güler, gülümser
Hüznü geç; gül, gülüm!
Kal, gülüm; git, gülüm
Dalında bülbülün olup şakımak
İsterdim, bilesin, seninle coşmak,
Sevginle yaşamak, umutla dolmak,
Gülistanda her dem seni koklamak…
Varsa da severim dikenin batsın
Gökyüzünde dolaşan melekler kadar güzel,
Esprisi, kişiliği iç açıcı ve özel,
Birlikteliği coşku, ortamı saygı dolu,
Söyleşisi anlamlı, yüreği sevgi dolu,
Duyarlı ve ayarlı tüm yaklaşımlarıyla,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!