Edebi, edepli hem de keyifli
Şiirler, yazılar yazmak isterim.
Yürek ısıtmak ve dimağ ışıtmak
Kimseyi rahatsız etmese gerek!
Hep aynı konuyu işlememeli
Zarar vermen için ille de dostum olman gerekmez,
Elbet iyi bilirsin ki kuştan korkan darı ekmez;
Nerede o eski saygı, sevgi, hoşgörü, muhabbet?
Ya Rab! Özü bozulmuş insanı, âciz kulu affet!
Eskiden ziyadesiyle şecâat ve mertlik vardı,
Zamana, feleğe ille dünyaya
Saldır hatta küfret, pek güçlüsün ya!
Yakında bir yıldız daha alırsın;
Yeter ki bana çat, öfken azalsın.
Yaşına başına bile bakmadan
‘Hep bana! ’ diyerek yontar durursun
Nalıncı keseri gibi her şeyi…
‘Dünya umurumda değil! ’ diyorsun
Tavrınla; beğenmez oldun kimseyi…
Var gel, biraz düşün, pişman olursun
Düşünerek mutsuz olacağına
Düşünmeden mutlu olabilmeyi;
Sevinerek hüzünleneceğine
Üzülerek neşelenebilmeyi...
Paylaşarak pişman olacağına
Akladı ak’lılar adamlarını
Pakladı suçlular ortaklarını
Hep aynı senaryo, aynı hikâye
Sürmez ki bu devran ilânihaye!
Anarken çıkarı şişer cüzdanlar
Güçlü bir tutkuyla bağlıyım sana,
Büyük bir coşkuyla severim seni;
Mutlak güvenmeni isterim bana,
Çöllerde nihâlsiz bırakma beni...
Yüksek tepelerde uçarım sana,
Daha nice bayramlar gelip geçecek
Tasa etme, tüm dertler bir gün bitecek
Anlamayan sadece gülüp geçecek
Eğlenecek, coşacak, yiyip içecek...
Bayram insan ruhunda hep var olmalı
İnan, yarın daha güzel olacak
Yürek ısınacak, coşku dolacak
İyimserlik ruha hâkim olacak
Dargınlar barışıp huzur bulacak
Yarınlar bugünü aratmayacak.
Selâm verdim, borçlu çıktım; destek oldum, suçlu çıktım
‘Kendine yet! ’ deyince de gözden düştüm, kalpten çıktım
Düğün değil, bayram değil; nedir bu muhabbet böyle
Hangi dağda kurt öldü ki şimdi arıyorsun, söyle…
Onca zaman geçti, neden hâlimi bir kez sormadın




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!