Kara sevdam, karadan daha kara
dokunsam sadrıma hep aynı yara
bazen zehir bazen ise panzehir
içimde kıvrılan bir mavi nehir.
Gelip de geçer bu güzide anlar
Şafaklar da ağlar, kızıl yağmurlar
Bazen ki sermayen nedir sorsalar?
Yüreğimde saklı dualar derim.
Biraz tutsam Musa’nın asasından
Şahikaya değer gururlu başın
Sen bu sarp dağların kar çiçeğisin.
O mahmur gözlerin elvan bakışın
Sen gönül bahçemin nar çiçeğisin.
Uçar kanaryalar özgür zamana
En ıssız dağlarda açan kardelen
bu yürek sesimi bir defa dinle!
bilirim yürekten bir iç çekişinle
beni yeniden vur yine kardelen.
Yar buzlu toprağı binbir emekle!
İçimizde akan ılık bir nehir
Işıklarına tutunmak istediğim şehir
Yıkanmak isterim belki o nehirde
Yarin tebessümü kaldı o şehirde...
gönlümün dehlizlerinde saklanan ateş
Gülüşümde pembe, gözümde ki ak
İçimde çağlayan bir sessiz ırmak
Bir gün de ne olur, sen yollara bak!
Belki Rabbim kavuşturur sevdiğim.
Sevdanın içimde yaralı izi
Gözümden süzülen hüzün yağmuru
Sıçrasın içine dolsun sevdiğim
içinde gül açmaz, vicdanın kuru
baharda gülüşün solsun sevdiğim.
Hatırla; dilinde saklı dikeni!
Hikmetle her şeyi var eder Mevlâ
Zalime dünyayı dar eder Mevlâ
Şu Yüce dağları kar eder Mevlâ
Bahara hazırlık var olsun diye.!
Bahara gelinlik giydiren odur
Nereye gidersem gideyim
yanımda hissederim seni
aldığım hayat dolu nefeste
canımda hissederim seni. ..
Bir duam ki muradınla
Bir hüznü üstüme çöktü akşamın
yüreğimin ucu köze dokundu
perdesi çekildi buğulu camın
kelimeler süzüldü söze dokundu.
Nedamet, nedamet heybemde azık



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!