Kusura bakmasın Yozgat, Çekerek
Yüreğimde yerin tektir Körpınar.
Susadım su verdin, acıktım yemek
Üzerimde hakkın çoktur Körpınar.
Biliyorum dünya denen bu diyar,
Dün süt emen parmak kadar bebeler
Kendi yavrusuna bakıyor bu gün.
Abeceyi öğrenen talebeler
Hayat okulunda okuyor bu gün.
Kimi kendi kimi elin işinde
Usul bilen, akıllıya danışır,
Ukâla gillerden koru kendini!
Meşhur sözdür “ağzı olan konuşur”
Dikenli dillerden koru kendini!
Karanlıktan güneşe dön yüzünü,
Var mı, yok mu, bilmediğim aklımı
Yüreğime hapsettiğim birine
Bir karşılık beklemeden vermişim
Körü körüne.
Ha bire övünsün “şahım” diyerek,
Sırtını verdiği güç kulu yakar.
Hakkı, adaleti hiçe sayarak
Aldığı intikam, öç kulu yakar.
Baş vurma hileye, girme oyuna
Bu diyardan o diyara giderken,
Azığını götürmezsen yanarsın.
Yaratana son borcunu öderken,
Bir şehadet getirmezsen yanarsın.
Davete açık tut kulaklarını,
Ne sevinçten anlar ne de tasadan,
Teli titremeyen sazlara küstüm!
Tok oturur aç kalkarım masadan,
Yemeği kokutan tuzlara küstüm.
Düşlerimde geçer en güzel zaman,
Hep böyle yüz yüze, göz göze olun,
Muhabbetle bakın birbirinize.
Daha henüz başındasınız yolun,
Sırt dönmeyin sakın birbirinize.
Benimseyin; milli manevi huyu,
Otur bir masaya buldukça fırsat,
Bir gün istesen de oturamazsın.
Son hızla çalışsan yirmi dört saat,
Dünya işlerini bitiremezsin.
Devam etmek güzeldir de perhize,
Eline verilen körpe fidanı;
Deli dolu esen yellerden koru! ...
Naziktir bedeni, tatlıdır canı,
Hoyratça uzanan ellerden koru! ...
Buram buram Yunus koksun Türkçesi;
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!