Yaşlanmak; düşleri bir yana koyup
Biraz da gerçeğe yaslanmak demek.
Aklın dediğine daha çok uyup,
Tecrübe kazanıp uslanmak demek.
Eskitir insanı dünya işleri
Sapasağlam; Kafa, gövde, el, ayak
Sorun görünmüyor yaşlanmayınca.
Gözlerdeki gözlük, eldeki dayak
Narin görünmüyor yaşlanmayınca.
Döşten, sırttan bol bol yersin kırbacı,
İşin sırrı ya dalda ya yaprakta,
Ya havada ya suda ya toprakta.
İnsan yetmiş yılda düşer toprağa
Çınar beş yüz yıldır dimdik ayakta.
Çarşamba şehrinin canı ciğeri
Aklımı kiraya vermek istedim
Delilerden başka tutan olmadı.
Atıldım meydana “Dayıyım” dedim
Yeğenlerden başka yutan olmadı.
Arz-ı hürmet ile çıktım önüne,
Dudaklarım kurban olsun
Minicik ellere yavrum…
Kucağıma cennet dolsun,
Sarıl şu kollara yavrum…
Hele emekle, yürü, koş
Yayladere sevdasıyla tutuşup;
Bu renkli sayfada buluşmak güzel….
O diyardan uzaklarda yetişip;
O şirin köy için çalışmak güzel…
İnsan elbet özler baba yurdunu;
Kırk yedi senedir sürer bu hasret
Bir gün olsun “yeter çık gel” demedin…
Bekledim Samimi özel bir davet
Şu gurbet ellerden kalk gel demedin.
Sensin benim ata yurdum, öz yurdum,
Kağıda deftere değil,
Yüreğine çiz sevgiyi…
Oku, öğren, ilmini bil
Madde madde çöz sevgiyi…
Kardan ak; ateşten sıcak
Nerede görürsen bir yabani kalp
Ya tutarsa deyip sevgi aşıla.
İsteyince olur sakın bulma kulp
Bu işe baş koyup sevgi aşıla.
24.03.2020
Doğuda Kürt, batıda Türk ismimiz,
Bunu böyle bilen devleti sevdik.
Bizi bölmek isteyendir hasmımız
Bayrağı, vatanı, milleti sevdik.
Asker olduk kalleş kurşunlar yedik,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!