Bir şu fırın yaktı beni, bir de sen,
Aşkınızdan oluverdim kül gibi.
Susamla simit gibiyiz senle ben,
Sarmaş dolaş yaşıyoruz gül gibi.
Çemredik kolları hamur yoğurduk
Benzesen de bir adama,
Tipinde bir noksanlık var…
Çevren epey geniş ama,
Çapında bir noksanlık var…
Aklın tilki, huyun katır,
Kaygusuz Abdallar, Yunuslar gibi
Şiirler yazanın namı duyulmaz! ..
Elvermez talihi, çıkmaz talibi
Çağdışı (!) ozanın namı duyulmaz! ..
Bozamadım kafamdaki on biri,
Yalan, dolan, fitne, fesat bahsinde,
Lanetli şeytandan beter adam var.
Ne iğrençlik dersen mevcut şahsında
İnan solucandan beter adam var.
Varlık nedenidir, dertler sorunlar
Gelmiş ömrünün hazanı
Gül ararsın deli gönül…
Savurmak için harmanı
Yel ararsın deli gönül…
Nedir bu tükenmez istek?
“Çek git dedi şu Iğdır’dan kör şeytan
Mel’unun sözüne uyarak geldim…”
Desem yalan olur vallahi yalan..
Hayırlısı budur diyerek geldim…
Valim “gitme” diye haber gönderdi
Gönlümde taht kurmuş bir sultanım var,
Yalana sığınıp yok mu diyeyim.
Örülmüş arada kırk yıllık duvar,
Bu saatten sonra yık mı diyeyim.
Uçar mı kanadı kırık bir serçe,
Yoksa vahşi canavardan farkımız,
Ha Kürt olmuş ha Türk olmuş ırkımız.
Recep Tayyip sağcı, Ekmel bey sağcı
Demokrat solcuyum diyen nerede?
Onlar ana, onlar eş, onlar bacı
Erkekler meydanda, bayan nerede?
Ulusalcı Ekmel Beye çok katı
Rüzgar esende tozar mı?
Yolları nicedir O’nun! ....
Hala birine kızar mı?
Dilleri nicedir O’nun! ....
Kan kaynadı, yürek coştu,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!