“Bu kadar Gül’dükten sonra Ağlanır mı?
Bu kadar Sevdikten sonra Gidildiği gibi”
Ağlanır…
Hiç gülmemiş gibi..
On parçaya bölündü Düş’lerim,
Kalp kırıklarım gibi..
Ben Seni Sen olmasan da Düşlerim,
Sen varmışsın gibi…
İlmeğinden kopuyor ipi, kıyametimin,
Sana bu son şiirimi yazarken,
Yine korkuyorum.
Bu da olmayacak diye.
Ellerim bıraktığın yerde,
Ayaklarım çırılçıplak,
Donmuş ve buz…
Geceliğim hafif sıyrılmış..
Gece sıyrılmış karanlığımdan,
İşte tam da böyle gidilir..
Sessiz değil, en seslisinden, En bağırarak,
En haykırarak, en yalnızlığımı yüzüme vurarak..
Bu cümleler öyle tanıdık ki,
Öyle bilindik geliyor ki,
Daha önce de yaşanmış gibi..
Diyorum ki; varlığımıza bir hayrı dokunmaz bu uzaklığın
Bu gidişlerin anlamı büyük
Bekleyenler için
***
Bu hikayenin ilacı mutlulukların suç olmadığı ülkede
Gel seninle oraya gidelim
Tekil bir sıfatla boy gösterelim
Eğildim, eğrildim demirleşmeden önce
Eğrilirken kendimi kaybettim
“İyi misin” diye sorduğun da yine alışkanlıkla “İyiyim” diyeceğim.
Halbuki; Sanki Bitik Bir Savaş’dan Yenik Çıktım..
Yenildim..
Yitik Bir Aşkın ertesinde, Yenik Düştüm…
Yanıldım…
Yanık Bir Sevdâ Şiirinde, Küllendim…
Benim de elbet bir kıyametim olacak
Sonunda kollarında uyanacağım bir sabahım olacak güneşin doğduğu
Ve o güneş başka güzel olacak
Sarılıp sarmalanacağım
Benim de sarıldığım bir toprağım olacak
Kangren olan içim bileklerimden damlıyor
Kırmızı bir şey bu akan sıvı
Ama acımıyor bir yerim
Başka birinin ellerini takmışlar bileklerime
Hissetmiyorum kopan şeyleri
Tüm şiirlerini beğeni ile okuduğum bir şairdir. Şiirlerinde sanki hayatından kesitler var gibi... Kalemin hep yazsın, durmadan yazsın. Sevgiyle kal arkadaşım.