© Copyright Antoloji.Com 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Antoloji.Com'a aittir. Sitemizde yer alan şiirlerin telif hakları şairlerin kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Hic bir sey yeni degil, dönüp bir bakmali ve hatirlamali sevgili...
Iyiki yazdiklarina siir, sana da sair denilmiyor...
Quos Deus perdere vult, dementat prius.
Şu Kanlı Zalimin Ettiği İşler
Garip Bülbül Gibi Zareler Beni
Yağmur Gibi Yağar Başıma Taşlar
Dostun Bir Tek Gülü Yaralar Beni
Dar Günümde Dost Düşmanım Bell'oldu
On Derdim Var İdi Şimdi Ell'oldu
Ecel Fermanı Boynuma Takıldı
Gerek Asa Gerek Vuralar Beni
Pir Sultan Abdal'ım Can Göğe Ağmaz
Haktan Emr'olmazsa Irahmet Yağmaz
Şu Ellerin Taşı Hiç Bana Değmez
İlle Dostun Gülü Yaralar Beni
...
HAKIM BEY
Dayanacak hal kalmadı
Herşey gidiyor gücüme
Anlayacak yar kalmadı
Herkes geliyor üstüme
Bir yapan beş sayanlardan
Yalanlardan, riyalardan
Yetim hakkı çalanlardan
Bıktım usandım hakim bey
Ah hakim bey, vah hakim bey
Ben masumum gör hakim bey
Zaten boynum kıldan ince
Kalem sende kır hakim bey
Benim boynum kıldan ince
Kır kalemi kır hakim bey
Heder oldu parçalandı
Ömrüm tam kırküç yerinden
Çoğu gitti azı kaldı
Canın sağolsun hakim bey
Bir yapan beş sayanlardan
Yalanlardan, riyalardan
Yetim hakkı çalanlardan
Bıktım usandım hakim bey
Ah hakim bey, vah hakim bey
Ben masumum gör hakim bey
Zaten boynum kıldan ince
Kalem sende kır hakim bey
Benim boynum kıldan ince
Kır kalemi kır hakim bey
Edip Akbayram
SIVASIM SANA SÖYLÜYORUM TÜRKIYEM SEN ANLA! ! !
Türküler Yanmaz..
Güneşin ak yüzüne bir duman çöktü
Bir türkü çığlıkla ateşe düştü
Kuytu bir köşede bir çiçek küstü
Döktü yaprağını boynunu büktü
Şu Sivas'ın elinde sazım çalınmaz
Güllerim yandı yüreğim dayanmaz
Kararmış yüreğin hiç ışığı olmaz
Bilmez misin ki türküler yanmaz
Günü gelir sanma hesap sorulmaz
Dayanır kapına pir sultan ölmez
Şu Sivas'ın elinde sazım çalınmaz
Güllerim yandı yüreğim dayanmaz
...
Zalimler için yaşasın cehennem...
AllaH var, Allah yar!
...
Zaman bu, ne kılıç kını tanır ne sağlam Gımdan kalesi
Çürütür hepsini, paramparça eder zaman kılıcı
Düşün, nerdedir şimdi, var mı onlardan bir iz
Nerde muhteşem taçlı Yemen hükümdarları
Şeddad’ın İrem Bağı, İrem Cenneti nerde
Nerde bugün İran’ın Sasani hükümdarı
Karun’un bitmez tükenmez serveti nerde bugün?
Hani Ad, hani Adnan, hani Kahtan, bu dünya servetleri
Çaresiz onlarda boyun büküp emrine tarihin,
Çekilip gittiler birer birer, bir masal bir efsane gibi
O saltanatlar sanki bir rüyada yaşanmış gibi
Gerçekten değil de, bir hayal bir gölge gibi sanki
...
vesaire vesaire vesaire...
Sen yel degirmenlerinle savasmaya devam et donki sot, hicbir zulüm sonsuza dek sürmez..
Her yükselen bir gün düşer, inişler başlar zirveden
Ömrün mutlu günlerine niçin aldanır ki insan
Her şey değişir gök gibi, bir gün pırıl pırıl, bir gün bulutlu
Sen de öylesin işte, bugün güldürmüşse zaman, yarın ağlatır
...