Farkında degilsek eger, kutsal fiiller bile caresiz kalir. Farkinda olan bilir ki kendisi bir sey yapmaya muktedir degildir. Farkindaliktan yoksun kisi kildigini namazi dahi kendisi yapiyor sanir. * Halbuki sizi de yaptıklarınızı da Allah yaratmıştır.* (Saffat 96)
'Her nefis ölümü tadıcıdır' (Al-i İmrân, 185; Enbiyâ, 35; Ankebût, 57) Ayetlerde 'Her nefis ölümü tadıcıdır' cümlesinden bir tatma fiilinin gerceklesecegini, bir deneyimin yasanacagini, bir dönüsümün olacagini anliyoruz. Yani ayetler ölümden bahsederken aslinda ölümsüzlükten bahsediyor. Aksi halde söyle ayetler olmasi gerekirdi; her nefis ölecek, her nefis yok olacak gibi...
Hayaller gercek olmaz, ancak hayal olarak vuku bulurlar.
Farkında degilsek eger, kutsal fiiller bile caresiz kalir. Farkinda olan bilir ki kendisi bir sey yapmaya muktedir degildir. Farkindaliktan yoksun kisi kildigini namazi dahi kendisi yapiyor sanir. * Halbuki sizi de yaptıklarınızı da Allah yaratmıştır.* (Saffat 96)
Eskiyi yikmadan zordur yenilenmek! Hasarli temele gökdelen dikilemez!
Korkulacak ve kaybedilecek bir sey yok!
Baskalari olmadigina göre...
Nereye kadar?
En ünlüsü Zeus´dur. En yücesi Manitu.
Fikirlerle kaynarken, duygularla savrulurken seyir zordur. Olaylarin icinde (fikirsel ve duygusal olarak) yer almama tutumuna seyir denir.
'Her nefis ölümü tadıcıdır' (Al-i İmrân, 185; Enbiyâ, 35; Ankebût, 57) Ayetlerde 'Her nefis ölümü tadıcıdır' cümlesinden bir tatma fiilinin gerceklesecegini, bir deneyimin yasanacagini, bir dönüsümün olacagini anliyoruz. Yani ayetler ölümden bahsederken aslinda ölümsüzlükten bahsediyor. Aksi halde söyle ayetler olmasi gerekirdi; her nefis ölecek, her nefis yok olacak gibi...
Sebebler ve sonuclarla bloke olmus zihinler, insanin varliginida ana ve babasina baglar. Hz.Adem ve Hz.isa´nin varoluslarinda ki hikmeti göremeden.