Evlenmek kadar boşanmakta yasal, toplumsal, bireysel, dinsel bir haktır..Hem.merak etmeyin, siz kadınlar sesinizi çıkarmaya başlayınca biz erkeklere susmak düşer:)) Yani boşanma filan olmaz. Hadi başlayın:))))))
Sule hanim, Kadın güçlü olsun derken, erkek egemen dunyada erkeğin rolinu ustlenip vursun kırsın, assın kessin diyen yok, saptirmayin hanımlar :)) her işe mi koşsun diyerek de konuyu altın günü basitligine indirgemeyin :)).Günümüzde kadının güçlü olması onu ancak ve ancak erkekle eşit şartlarda yaşamaya yeter. Burda anlatmak istediğim, paylaşmaktır. Ama gucsuz kalmayı yegleyen kadına ne denebilir ki? Buyurun, Erkeğin gerisinde yürümeye devam edin. (Hani oşime gelmiyor da değil:))) )
Kimya hanim, Erkek egemen toplumlarda kadınlar ekonomik.ozgurluklerini ve kişisel bağımsızlıklarını kazandıklarında, erkekler, karşılarında her hizmeti goren o eski "kölelerini" değil, artik hakkını arayan, hakkı için baş kaldıran direnişçileri bulacaklardir.
O halde kadın, o ekonomik güce sahip olmamali, eve hapsedilmelidir. Kadini eve hapsetmenin en kolay yolu ise kucağından bebeyi eksik etmemektir. Ne kadar bebe, kadın o kadar zincirli. Yani kadinin işlevi doğurmak...
"Damızlık" sözcüğü, kadinin bu durumunu vurgular sadece, onu asagilamaz.
Elif hanım ve Sule hanım, birer baş kaldiri şarkısıyla baslatmislar bile kadın hareketinin dünyayı ele geçirme mücadelesini.. haayydi bastır :)))))))))
Haklısınız Kimys hanim, daha nazik bir sözcük kullanmalıyım. Özür diliyorum.
Şönim?
Evlenmek kadar boşanmakta yasal, toplumsal, bireysel, dinsel bir haktır..Hem.merak etmeyin, siz kadınlar sesinizi çıkarmaya başlayınca biz erkeklere susmak düşer:)) Yani boşanma filan olmaz. Hadi başlayın:))))))
Sule hanim,
Kadın güçlü olsun derken, erkek egemen dunyada erkeğin rolinu ustlenip vursun kırsın, assın kessin diyen yok, saptirmayin hanımlar :)) her işe mi koşsun diyerek de konuyu altın günü basitligine indirgemeyin :)).Günümüzde kadının güçlü olması onu ancak ve ancak erkekle eşit şartlarda yaşamaya yeter. Burda anlatmak istediğim, paylaşmaktır. Ama gucsuz kalmayı yegleyen kadına ne denebilir ki? Buyurun, Erkeğin gerisinde yürümeye devam edin. (Hani oşime gelmiyor da değil:))) )
Saygılar:)
Kimya hanim,
Erkek egemen toplumlarda kadınlar ekonomik.ozgurluklerini ve kişisel bağımsızlıklarını kazandıklarında,
erkekler, karşılarında her hizmeti goren
o eski "kölelerini" değil, artik hakkını arayan, hakkı için baş kaldıran direnişçileri bulacaklardir.
O halde kadın, o ekonomik güce sahip olmamali, eve hapsedilmelidir. Kadini eve hapsetmenin en kolay yolu ise kucağından bebeyi eksik etmemektir. Ne kadar bebe, kadın o kadar zincirli. Yani kadinin işlevi doğurmak...
"Damızlık" sözcüğü, kadinin bu durumunu vurgular sadece, onu asagilamaz.
Saygılar ;))
Kimya hanım, yapmayın, bana sordugunuz sorunun cevabını benden iyi siz biliyorsunuz :))
Adam, doktora gitmiş:
- Hafızamı kaybettim.doktor bey, demiş.
Doktor sormuş:
- Ne zamandan beri?
Adam şaşırmış:
- Ne, ne zamandan beri?
Elif hanım ve Sule hanım, birer baş kaldiri şarkısıyla baslatmislar bile kadın hareketinin dünyayı ele geçirme mücadelesini.. haayydi bastır :)))))))))
Biliyom ama meslek sırrı, söyleyemem :))))))))
Saygı benden...
Dönmeniz iyi olur ama son karar sizin tabii.