Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Dylan Thomas sizce ne demek, Dylan Thomas size neyi çağrıştırıyor?

Dylan Thomas terimi Lanet Herif tarafından tarihinde eklendi

  • Cem Çelik
    Cem Çelik

    'DYLAN THOMAS ' bana daha çok şiirlerindeki bilimsel kaynak ve ileri dil anlayışıyla türk edebiyatında nilgün marmara'yı çağrıştırıyor. şiirindeki biçem anlayışı etik pigmentlerin duruşu bakımından da durum böyle. aslında kendini bir yolun sonunda ne kadar illegalize olarak görse de anlatış tekniği muazzam kimbilir bizdeki son dönem postmodernist akımın en uç insanların bir tanesi olarak çıkmış şiir arenasına.

  • Lanet Herif
    Lanet Herif

    bir de ecevit çevirisi var ki aslında kötü de sayılmaz

    ölüme kalmayacaktır bu dünya

    ölüme kalmayacaktır bu dünya.
    çırılçıplak ölüler
    aydaki rüzgardaki adamdan olacaktır;
    kemikleri tertemiz ve tertemiz kemikleri yok olduğunda,
    yıldızlardan olacaktır, ayakları, dirsekleri;
    akılları başlarında olacaktır delirseler de,
    denizlere batsalar yükseleceklerdir yine;
    yok olsa da sevgililer sevgi yok olmayacaktır;
    ölüme kalmayacaktır bu dünya

    ölüme kalmayacaktır bu dünya.
    dalgaların altında upuzun yatanlar
    dağılıp gitmeyeceklerdir denizde;
    burulsalar da kasları koparan
    çemberlerinde gerili, kırılmayacaklardır;
    kopsa da ellerinde gerilen insanları,
    kötülükler dolu dizgin delip geçse de onları;
    paramparça olsalar da çözülmiyeceklerdir;

    ölüme kalmayacaktır bu dünya.
    haykırmaz olsa da kulaklarında martılar
    gümbürdemez olsa da dalgalar kıyılarda;
    çiçeklerin fışkırdığı yerde bir çiçek bile
    kaldırmaz olsa başını çarpan yağmura;
    deli de olsalar ölü de çiviler gibi
    başverecektir kişilikleri, kırçiçeğinden sürer gibi;
    çıkacaklardır güneşe tükeninceye dek güneş,
    ölüme kalmayacaktır bu dünya.

    çeviri: bülent ecevit
    kaynak: sosyalist kultur ansiklopedisi

  • Lanet Herif
    Lanet Herif

    Ve Artık Hükmü Kalmayacak Ölümün

    Ve artık hükmü kalmayacak ölümün.
    Ölüler çırılçıplak birleşecek tek bir gövdede
    Yeldeki ve batı ayındaki adamla;
    Kemikleri ayıklanınca ve yitince arı kemikler
    Yıldızlar olacak dirseklerinde ve ayaklarında;
    Delirseler de uslu olacaklardır her zaman
    Batsalar da denize doğacaklardır yeni baştan;
    Sevenleri kaybolsa da sonrasız yaşayacaktır sevgi;
    Ve artık hükmü kalmayacak ölümün

    Ve artık hükmü kalmayacak ölümün.
    Kıvrımları altında denizin
    Yatacaklar upuzun ölmeksizin yelcene;
    Kıvranıp işkence aletleri üstünde
    Adaleleri çözülünceye dek
    Kayışla bağlasalar tekerleğe ezilmeyecekler
    Avuçlarında ikiye bölünecek inanç,
    Tek boynuzlu canavarlar yönetecek onları
    Yıpratamayacakları her şeyi o paramparça kıracak;
    Ve artık hükmü kalmayacak ölümün.

    Ve artık hükmü kalmayacak ölümün.
    Martılar ağlamayacak artık kulaklarına
    Dalgalar kırılmayacak gürültülerle deniz kıyılarında;
    Bir mayıs çiçeği soldu mu hiçbir çiçek
    Başkaldırmayacak vuruşlarına yağmurun;
    Çılgın ve ölü olsalar da çiviler gibi,
    Başları çekiç gibi vuracak papatyalara,
    Güneş batıncaya dek güneşte kırılacaklar,
    Ve artık hükmü kalmayacak ölümün.