Yüzüstü çok süründüm,
Veda etmek istiyorum bu yüklere...
Allah'ım tut elimden;
Kaldır beni göklere!
Yoktur kimsenin kimseye saygısı,
Alışverişte herkesin kaygısı,
Ayıplı mal,aldatılmak korkusu.
Kalmadı kimsenin güven duygusu.
Koymuşlar teraziyi iki gözlü,
Bu gece ne kadar hoş,
Yıldızlar parlak...
Derdimin yangını sardı gölgeni.
Güller açar geçtiğin yollarda;
Güller...İri güller...Artık aşk acısını damıtır.
Sürükledi ırmak söğüt dallarını.
Kapalı çarşı”kapalı kutu”değil artık.
Sadece üstü kapalı; önden,yandan açık…
Dolanıyorum kapalı çarşı içinde
Deniz kızları geçiyor açık saçık
Esnaftan baziları şen şakrak
Bazılarının elindeki sigara uyukluyor,
Dışarıdan görenler"ne sakin adam"diyorlar,
Fakat içimde hiç bitmiyor şiddetli savaşlar.
İyilerle kötüler birbirlerini yiyorlar,
Onun için kanlı akıyor gözlerimden yaşlar.
Güzel bir günde denize nazır,
Bir çay bahçesinde çay içiyorum.
Güneş,deniz,hava...Her şey hazır...
Keyifle içerken tavşan kanı çayımı,
Mutlu oluyor,kendimden geçiyorum.
Severim seni ey güzel deniz!
Dinleniyor bakınca gözlerim,
Şiirdir sana bütün sözlerim,
Severim seni ey güzel deniz!
Şehrin gürültüsünden çok uzak,
Antalya’nın kumsalı,güneşi,denizi
Kamaştırır mavisi gözlerinizi.
Yakar genzinizi portakal çiçeği kokusu!
Diyarbakır’ın karpuzu,Anamur’un muzu…
Fışkırır pınarlarından buz gibi su
Doldurur genizleri yarpuz kokusu…
Asla boyun eğmedim,eğmem haksızlığa,
Hak yolunda geçer,gecelerim,gündüzlerim.
İsyanım var haksızlık denen ahlaksızlığa,
Hak yolunda hakkı düşünür,hakkı özlerim.
Dostuyum mazlumun amma hasmıyım zalimin,
Hak bilirim haksızlığa karşı savaşı,
Ejderhalar çıksa karşıma çekinmem;
Susmam,savaşırım haksızlığa karşı.
Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır.
Yakıp külümü savursalar havaya,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!