Dünyada en şerefli varlıktır insan,
Beden ülkesinde kalp en büyük sultan.
İyi olursa bu bedenin sultanı,
Çok mutlu olur bu ülkenin insanı.
Yumuşaktır bazı kalpler çamur gibi,
Herkesin içinde ölmez bir çocuk vardır;
Ama özgür değil,tutsak…
Bugün bayram,çocukları özgür bıraksak
Ne güzel olur dünya,kaygılardan uzak!
Bugün bayram,
Gelin kısa süreliğine çocuk olalım,
Balkonda açık havada
Sabahları çay içmek ne güzel!
Tavşan kanı gibi…
İçersin,
Bardağı tıngırtada tıngırtada!
Bundan güzel bir şey var mı dünyada.
Giderken ben ay yüzlüm sen yalnız gez,
Aşk ateşini ben yakar giderim.
Gün yüzlüm ayrılırken senden son kez
Kömür gözlerine bakar giderim.
Kirpiklerin ok,kaşların yay gibi,
Cam kırıklarıyla dolu kalbim
Mahzende insan artıkları…
Hıçkırıklar…
Oflayıp puflamalar
Gözyaşları…
Göz göze geliyorum bir fareyle
Beni sevmeyeni niye seveyim,
Beni saymayanı niye sayayım,
Beni görmeyeni niye göreyim
Bana sövmeyene niye söveyim.
“ Sevme sen de seni sev(e) meyeni
Döv sen de seni döveni” diyorum
Yel gibi geçti,su gibi aktı gençliğim,
Şiire katıp şerbet gibi içtiğim.
Gençliğin coşkusunu yaşardım an be an,
Rüzgâr gibi eserdim,ayak uyduramazdı zaman.
İnsanı sokağa davet ediyor bu havalar,
Geldi mevsimlerin en güzeli ilkbahar.
İnsanlar hemen sokağa çıkmaya hazır,
Keyif veriyor çay içmek denize nazır.
İnsan sesine karışıyor kuşların sesi,
Gözlerinin içinde bir mana arar
Gözlerinin içine bakan gözlerim.
Girmek için kirpiklerine yol sorar
Gözlerinin içine dalan gözlerim.
Seni gözlerinin içinde arar da özlerim
Ey ay yüzlü,kara gözlü,güneş gülüşlü yâr,
Ay tutulur güldüğünde sen,güneş gizlenir.
Çekiyor beni kanın,benim ne günahım var?
Gülünce, gönlümde gamzelerin filizlenir.
Geçer aşkın yolu kaşlarının arasından,



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!