Sırma saçlarından sular akışır
Sevgililer birbirine bakışır
Sevdiceğim bir dünya güzelidir
Sadece benim koluma yakışır.
Ateş olup içime akarsın
İki yüzlü insanlar aranır oldu şimdi,
Öyle ki,yüzler renk renk boyanır oldu şimdi.
Maskeler...Maskeler...Her maskede farklı yüzler...
Fırıl fırıl döner maskeler içinde gözler.
Öyle ki, bilmiyor gerçek yüzünün rengini,
Uçsuz bucaksız bir âlemdir deniz,
Kim bilir öbür ucu hangi kıyıda,nerede?
Kıyıdan seyretse bile ufukları gözleriniz,
Sükûn bulur ruhunuz,engin denizleri gezer de.
Ey deniz! kabarmış dalga dalga yüreğin;
Kömür gözlüm ben bu ilden gidersem
Uykudan uyan,ağla sevdiceğim
Uğruna aşkın zehrini içersem,
Yas tut,beni an, ağla sevdiceğim.
Gidersem eğer,kal sen tek başına
Çile yüklü bir kahır vadisidir
Yıllar yılı benim sende gördüğüm
Hayat, sırlı günün ikindisidir
Ayrılmıyor,sarmaş dolaş kördüğüm…
Belli değil kardeş,hısım, akraba
Bilemezsin her sabah gözümde bir yıldızın yandığını,
Gözlerimin her akşam yeniden kapandığını.
Gönlümde kahverengi bir yaprağın ağladığını,
Bilemezsin gönlümü gönlüne bağladığını.
Bilebilir misin saçlarının kalbime urgan olduğunu,
Gözlerim var ama;
Onları Hakk'a diktim.
Sana gözucuyla bile bakamam;
Çünkü gözucum yok benim,
Kusura bakma...
Karaman’ın koyunu,sonradan çıkar oyunu;
Görmüyor musun ülkedeki büyük oyunu?
Cenneti vaat ediyor Ke-mal
Düşünme ver Ke-Mal’a oyunu…
Ülkemiz cennet olacak cennet!
Hiç kimse başkasına muhtaç olmayacak,
Kemer olsam yârin ince belinde,
Sarsam sarsam sıkıca yârin ince belini.
Şeker olsam yârin şeker dilinde,
Yalasam yalasam yârin şeker dilini...
Elinde bir demet,canan gelir salını salını;
Bir yaz akşamı...
Akşam serinliğinde
Kesilmiş cırcır böceklerinin sesi...
Esiyor hafif hafif,tatlı bir rüzgâr.
Bir akşam kahvesi...
Oh; ne hoş,ne iyi!



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!