Ey arayış içinde olan Türk genci!
Ne Mao ne Lenin ne de Mayakoviski
Ne komünist olurdun ne faşist
Ne kinci ne de dinci…
Tanısaydın eğer Hz.Muhammed’i
Olurdun en büyük devrimci…
Zaman, çok vagonlu bir tren
Nereden gelir nereye gider bilinmez,
Geçer dur durak bilmeden
Bazılarını bindirir,bazılarını indirir
Durakta durmadan…
Bir daha binemez inen.
İnsan olan mütevazi olur toprak gibi,
Tepeden bakmaz insana mağrur yaprak gibi.
Yükseltir mi insanı aya,yıldıza kibir?
Anlarsın yüzüne gülümsediğinde kabir.
Tanrılık iddia edenler şimdi nerdeler?
Bir ak düştü zifiri karanlıkların ortasına,
Eklendi aydınlıklar zincirinin son halkasına.
Yayıldı dalga dalga yüzyıllar boyu ufuklarca,
Beyazlıklar geldi zulüm gecesinin karasına.
Ah,gül yüzünde bir tebessüm de ben olsaydım,
Güz gelince yaprak yere düşer"âh"eder!
Yetim kalan dal,ardından"vâh"eder!
Âh etmek,vâh etmek nafile bugün,
Aslında herkes ait olduğu yere gider.
Koca çınar baharı,yazı yaşadı doyunca,
Takınca nar dudaklarına vuslat gülünü
Uyandırdın gönlümün uyuyan bülbülünü.
Köle oldu gönlüm,gece gündüz hep yanında,
N’apsın gönlüm; çekicilik var senin kanında.
Anadolu’da çağlayan gibi akarken ben
Sevgi, akan bir nehirdir
Gönülden gönüle.
Sıcacıktır ana kucağı gibi.
Güvendir baba ocağı gibi
Sevgi,sevmektir; sevilmektir
Yunus gibi.
Sosyal paylaşım sitelerinde
Çarşılarda, pazarlarda
Parklarda, bahçelerde
Hemen her yerde…
Herkes herkese ders veriyor.
Sanırsınız ki herkes âlim…
Bilmem bu nasıl bir şey?
Sevgi desem değil,
Tutku desem değil,
Aşk desem değil,
Bu hepsinden öte bir şey!
Çatlayacak sanki yüreğim;
Selanik, doğduğu şehir
O mavi gözlü, dev bir şair.
Hapislerde geçti ömrünün yarısı
Hep yolunu gözledi ayrı ayrı on iki karısı.
Yoktu yemediği yemek
Yürümediği yol
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!