Evler yaptılar betondan,çok katlı,
Ruhsuz; fakat çok heybetli...
Dev ağızlarla kazdılar mezarını
Kır çiçeklerinin...
Yıktılar tek katlı bahçeli evleri,
Yükseldi dağlar gibi köpüklü dalgaların,
Ne varsa çekti içine azgın halkaların.
Ey deniz! Nedir bu öfke,bu nefret,bu kin?
Cehennem gibi fokur fokur kaynadı için.
Benim gibi haksızlığa mı uğradın,ne var?
Verin,verin sevginizi deli rüzgâra,
Alıp götürsün çok uzaklara.
Pay edip dağıtsın bütün insanlara,
Dağıttıkça büyüsün sevginiz,
İçinizde olsun bir iç deniz...
Senin dışında varsın kopsun fırtına,yağsın yağmur;
Eğer senin gönül bahçende ilkbahar ise mevsim,
Ne çiçeklerin solar ne de dökülür yaprakların.
Batmaz güneşin,doldurur içini her zaman bir nûr.
Bir astınız,
Bir daha asamayacaksınız.
Bir zehirlediniz,
Bir daha zehirleyemeyeceksiniz.
Bir kovdunuz,
Bir daha kovamayacaksınız.
Sevgisiz hayat,
Edepsiz edebiyat
Gibidir…İkisi de yavandır.
Tat alabilmek için hayattan ve edebiyattan
İçlerine birer tutam sevgi katmak gerekir.
Âşık oldun mu senin olmayacak birine bile bile?
Göz yaşların yağmurun göz yaşlarına karıştı mı hiç?
Yıldızların altında mehtapla dertleştin mi,
Gözlerin hayalinle yarıştı mı hiç?
Bakıyorum umutsuzca hayalimdeki kara gözlerine,
Yürüyorum karanlık bir sokak ortasında,
Çok seviyorum seni.
sevmek suç mu?
Bir yâr sevenin gözü tok da
Yâr üstüne yâr sevenin
Gözü aç mı?
Sigara içersen inan
Keyif verir belki bir an
Belki sen duymazsın ama
Hüngür hüngür ağlar anan.
Parasını eller alır
Bağrıma akıttığım gözyaşlarım,
Göl oluyor,
Yetişin a dostlar
Yüzme bilmeyen yüreğim boğuluyor!
Duymuyor çığlığımı kimse,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!