Kömür gözlüm!
En parlak günde bile
Seni görmediğim zaman
Olur o gün bana zindan.
Seni gördüğüm her an,
Sevinçtir gözlerinden
Sabah oldu uyandık,
Gezip tozduk,
Yedik içtik,
Güldük eğlendik
Biraz oyalandık…
Gün bitti,
Sevgi,paylaştıkça çoğalır;
Üzüntü paylaştıkça azalır dediler,
Paylaştım ben de bütün sevgilerimi.
Elimde hiç sevgi kalmadı.
Üzüntülerimi paylaştım;
Kimse almadı.
Bulursa yer,kuru ekmekten bir dilim,
Yatar bir direk dibine,örtünür bir kilim.
Üst baş perişan,uzamış saç sakal,
Küsmüş çevreye,olmuş dilleri lal.
Görülür kara gecede sadece onların ayak izleri,
Karışmış saçları sakalları,görünmez olmuş yüzleri.
Kömür gözlüm,gönül verip sevdiğim
N’çin anlamıyorsun aşkın dilinden?
Gönül bahçemden gül derip verdiğim
N’çin koklamıyorsun aşkın gülünden?
Duysun diye gönlümün feryadını,
Gelince sonbahar bir hüzün kokusu sarar ortalığı.
Sarkar dallardan olgun meyveler...Toprağa yakın.
Dal,taşımak istemez yükünü sarı yaprağın...
Yapraklar sarı,kırmızı nar...
Geldi hüzün mevsimi sonbahar.
Gülerken yüzüm daha dün,
Neden daralıyor yüreğim bugün!
Doğdu senin yüzüne bir beyaz ay,süzgün
Aydınlattı gözlerini ötelerden doğan
Bilinmedik bir güneş,özgün…
Sıkıyor benim yüreğimi bir el;
Yaşarken ben tek başıma,
Farkım yokken benim taştan,
Zehir kattın pişmiş aşıma.
Haberin var mı sunduğun zehirli aştan?
Aklım kazan sen kepçe
Her hazanda bir bahar,
Her baharda bir hazan vardır.
Bazen hayır sandığın şeyde şer,
Şer sandığın şeyde hayır vardır.
Üzülme sakın kaderi bir yazan vardır.
Güven Allah’a o ne güzel yârdır.
Gönlüm kainatta bir sırça saray
Sen bu sarayda bir sultansın güzel
Pervanedir çevrende güneş ve ay
Canımın içinde bir cansın güzel!
Gönül sarayımın sultanı ey yâr!




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!