Herkes bir şey çalıyor, uzun uzun seyrettim
Kimine imrenirken, kiminden nefret ettim
Kalp gözü uyuyanı, iğneleyip terk ettim
Aynı kazan içinde, yaşamaktan utandım
Doymayan gözleriyle, sülükler kan emerken
Yer yerinden oynuyor, eşyalar sabit kalmış,
Et parçası kırılmaz, yürekler param parça
Koca dağlar dumansız, ateşi can yakıyor.
Seviyorum diyenler yaşamıyor insanca
Elin bağdan yayılan hesabı verir bir gün
Beni benden alıp ömrümü yiyen
Ellere güldürdün yaşarken öldüm
Ateşler içinde karalar giyen
Gülmeyi unuttum yaşarken öldüm
Zevki sefa haram oldu yıllardır
Kapattım gözümü seller akarken
Zaman mı değişti yoksa kural mı?
Alem bana bakıp ordan kaçarken
Ruhunu öldüren hala yaşar mı?
Kimi candır kimi canan bilesin
Yaşımı sorma bana, gelip geçen yıla bak
Ömrümden ne kaldı ki, aldıran güle bir bak
Ne isterim yarından, ezip geçen yıla bak
Bir tarihin çöküşü, veda diyen güle bak
Görün benim halimi, bilmezsiniz evveli
Yaşlanmış insanlar
Raflarda bekleyen kitap gibidir
Varmaz ki kimse farkına, bilmez ki değerini
Çünkü üzeri bir karış toz bağlamıştır
El vurmaktan korkar insanlar
Eğer vurursan elini,
Yüreğim delik deşik, üryandır orta yerde
Kimse görmez halimi, boşa akar yaşlarım.
Niye merhem olmazlar, sokarlar bin bir derde
Ömür heba olurken boşa geçti yaşlarım.
Yer yerinden oynuyor, eşyalar sabit kalmış,
Niye derler, bunlar yaşlanmış diye
Kalp yorulup, baş düşmeyince yere
Başlar eğik, dertler çoğalsa bile
Yaşlanmak elde mi? bilse herkes de
Acı keder katar katar dizilir
Yay gerilmiş oklar bana bakıyor
Can yakanlar size nasıl kızayım
Hayatın zehrini veren kaçıyor
Düşüne düşüne dertten sızayım
Akarken kızıl kan halimden belli
Yazdan kalma kış yaşarım
Vurgun yemiş her bir yanım
Yanımdaysa kül dökenim
Dert hanesi çiledaşım
Evim sıcak, aşım gelir
Ne isteyim deyin hele




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!