Elindeki kalburla güneş toplayan derviş
Sabah kurban kestiler bunlarda senin imiş
Kulübende canan yok, ekmek yok, peynirde yok
Yüzündeki bu huzur nereden zuhur etmiş
Gâh aş yerim, gâh çile, can sağlığıma medar
Nice hayâllerim var birbirine ilikli
Kimi havaya uçar, kimi hayata kitli
Ne büyük bir sermaye, harcamak pazar ister
Hayâle mahkum olan hakikatte kilitli
Ebedi bir uyku kapladı beni,
Salınıp götüren tabutmuş meğer,
Zannettim ki annem okşuyor beni;
Kefenmiş yüzüme dokunan meğer.
Gerçek geldi çattı ne karanlık yol,
Yaşasak Fizan'da Çin'de-
Kan'ı nutfe'ye bağlarız!
Canlar can taşır içinde,
Âtiye bakar ağlarız.
Bir ömür sevdana meftûn olduğum-
Hasta mısın rengi ruhsarın soldu!
Hayli cefâ dertli gamlı bulduğum,
Niçin bu hâl neden gözlerin doldu.
Çare inmez murad için her kalbe,
Ayrıldık ayrılalı selâm yok bu âlemde
Hastalık ilerliyor tedavi güç bu halde
Hazır boş ev var iken yatarak tedavi ol
Bir hatırlatma dozu, şifa olur hânemde
Ne büyük bir ambarsın her şey rafında saklı
Felâkete bin kapı, huzura çıkış sende!
Kelebek sende uçar, sende yaşar pasaklı
Toptan alış verişte günahlar perâkende!
Beden toprağa kondu, ruh ise uçtu gitti
Bir nefeslik ömürdü, tam alamadan bitti
Aşka mazhar olanı aniden basar efkâr,
Yıldırım haber verir, düşmeden şimşek çakar,
Cemâlinle haşrolup nûrun ile kavrulan,
Nice kulun gözünden ömür boyu yaş akar.
Hayat akar, haz akar, ömür mutlak değildir;
İnsan deverandadır; aç gözlü, onmaz varlık-
Var iken bunca varlık gitmez gönülden darlık,
Canlı cansız ne varsa her şey insana özgü…
Ademden Allah’a dek iflah olmaz pazarlık!
Taltif için nefsini hayat atıştırmalık-
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!