_bulutlar karanlık
yine bir cenk havası var nisan ayında
her yerde saçma sapan yazılar kâğıttan gemi
cephesiz sapatik siklonlarda uçuşan
envai çeşit yalan rüzgarlarında
Yalçın duvarlar tarafından kandırılıyorum hep
uykusuz gecelerde
onun geceye düşen şavkından devşirildiğine inanıp
_ bu yüzden
güne eriyen aya çok küskünüm çok.
Duman duman tükenen bu güne
yalnız seni görmek için direndim
köksüz bir ruh ve denize özgü o yalnızlıkla günbatımına kadar
ve şimdi içime kabaran tatlı bir hüzün
batan günün çarptığı ilk camdan yansıyan ışıklar gibi tedirgin.
_ Şenoba
en hüzünlü şiirini yazdın yine
kanlı bir öykü anlatan
Komombol'da kuşattılar yiğidi
Urumçi'de kurşun döktü gökyüzü
_ çile çile ölüm oldu tel örgü
bulutlar birikti yumak yumak kan
_ Bu duvarlar tuhaftır
önce nefret edersin
alışırsın zamanla ve kurumsallaşır esaret içinde
sadece özgürlük korkar
_ gecenin ihtişamında öylesine mahzun bir yalnızlık vardır ki
sorma dedi aksakallı yaşlı bir adam
uyuyup da uyanamamak gibi bir daha ey kam
_ say ki gidiyorsun musalla taşına Nirvana kararlılığıyla
_ saat daha dört otuz
gölgeler oynuyor karanlıklarda
göveren toprak ve kızaran ufuklar
ah nerede nenemin sahurlukları
tütüne gidenlerin küfe sesleri
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!