Bal diyerek zehir koyar tasıma,
Sözlerim en yakın akran hısıma,
Hayırsızlar neme gerek nesime,
Sağlığında kıymetini bilmeyen.
Seven dostlar sevdiğini ararmış,
Hal perişan veren yoktur teselli,
Masum gariblerin durumu belli,
Günler geldi geçti yaş oldu elli,
Zalim dünya sende gönlüm şen değil.
Dostum gül atsada dikeni batar,
Akıllı ol aklı kısa fırlama,
İnsanları küçümseyip horlama,
Doğrusu şansını fazla zorlama,
Sen beni dize getiremezsin.
İnsanı tanımaz bakın şu mata,
Ortalığa söz atar kurcalar beyni,
Böylesi insanlar her yerde aynı,
Utanmaz arlanmaz bükülmez boynu,
Ne dediğini bilmeyen tok söz.
İçindeki şeytan ile avunan,
Devirmi değişti nesilmi azgın,
Zalimler şımarık ehliler üzgün,
Yaralı ceylanın gözleri süzgün,
Nerde vicdan yokmu Allah korkusu.
Nasıl olurda evlat babayı tınlamaz,
Yokluk bizi koyar ateşe köze,
Zenginler fakiri getirir dize,
Avazım duyulmaz ne gerek söze,
Hiç kimse yüzüne bakmaz yoksulun.
Bu berbat düzeni böyle bilseydi,
Bu dünyaya geldim diye yerinme,
Dosta düşman sahte yüzlü görünme,
İnsanlık zor değil sakın erinme,
İnsan olmak bu kadarda zor değil.
Can vermezsin can alırsın boşuna,
Gariban masumun elleri bağlı,
Her zaman zorbadır zorbanın oğlu,
Farketmez şehirli farketmez köylü,
Zorbalıkla işi zorbadır dişli.
Belli hayat okuluna gitmemiş,
Herkes gelip geçecektir oradan,
Ancak bunu bilen Yüce yaradan,
Bizler ise garip kuluz sıradan,
Her şey olur biter vakti gelince.
İlkbaharda bak şu göçmen kuşlara,
Yalan makinesi yalan aleti,
Körde olsa keskin keser jileti,
Belli olur insanların laneti,
Yedisinden yetmişine inanmam.
Bilse nankör geçmesi zor srattan,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!