Konuşmaz oldum adını andıkça,
Dilim düğümlü, kalbim yangınca.
Bir bakışta yandım, sustum her gece,
Bu aşk lâl oldu, yüreğimde sancı.
Gözlerimde tutuk bir özlem izi,
Belki de deliyim evet
Sen şirince uyurken
Kirpiklerini sayacak kadar
Hiç akıllı olmadım zaten
Güzelim kirpiklerinin sayısı
Hep benden eksik çıkar
Ulu dağların doruğunda bir fısıltı yükselir,
Rüzgârın sırrında aşk, ateşle birlikte süzülür.
Zamanın çarkı durur, yıldızlar dilsiz kalır,
Bir çift göz uğruna evren sessizce yanar.
Gökleri yaran bir ok gibi sevda saplanır kalbe,
Bir gül açar gecenin koynunda usulca,
Rüzgâr dokunur tenime senin adınla.
Zaman, bir perde gibi geriye düşerken,
Kalbim çırpınır sana varan duayla.
Bir bakışın yeter, dünya susar ansızın,
Varoluşun sırrına ermek gibi,
İki ruhun sonsuzda buluşması.
Ne başlangıcı var, ne de bir sonu,
Zamansız bir yankı, ebedi rüyası.
Bir bakışla başlayan evrensel çağrı,
Gözlerinde parlayan yıldızlar saklı,
Her bakışın, binlerce şiire denk.
Aşkınla tutuşan bu deli gönlüm,
Sende buldu en derin, en özel rengi.
Bir nehir gibi çağlar içimde sevgin,
Mahpusluk anne
Şimdi anlatamadığım bir hayat
Uçurumlar nefes alır durur
Sustukça hayat bulan var mı
Eceli tarif etmeye hiç gerek yok
Aklımızın ermediği bir hesap bu
Aşkın mezarı cana oyulmuş,
Gecem gündüzüm yasa soyulmuş.
Kalpte yangınlar gibi koyulmuş,
Her gözyaşında izi duruyor.
Gittiğin yollar bana dar gelir,
Sen bir bahar, ben dalında çiçek,
Gözlerinle başlar her güzel gerçek.
Bir bakışın yeter, dünya susar,
Kalbim seninle sonsuza uzar.
Rüzgâr taşır adını, fısıldar geceye,
Sen misin, ben miyim, yoksa bir hayal mi
Bu içimde kanat çırpan vuslat?
Adını unuttum, suretin silik,
Ama kalbim bilir seni, her zaman ve her saat.
Ne bir yüz ararım, ne bir ses beklerim,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!