Gönlüme nakşolan hasretin bağrından sesleniyorum sana
Belki incinmişsindir yokluğun efkarından öylece
Bilmem ki yanmanın yanında incinmek nedir
Yanmaktan fırsat bulursam incinirim belki
Belki de benden çok yanmışsındır gönülden gönüle
Neye yanacağımı şaşırdım
bu hasret dolu sancılarla
yaşadıklarıma mı yansam
yoksa yaşayamadıklarıma mı
bilemedim bu hasretle
Bilemezsin yüreğimin bu kaçıncı yanma asrıdır
acının surlarında kaçıncı tutsak oluşum
anlatamam anlayamazsın beni heval inan
kör aynalarda kalmış paslı prangalarız biz
Acıların bağrından kopmak isterken usulca
Sen aşksın her daim sevgili
Hayal edilen solmayan gülsün
Gönlüm hasretinle yaşlanır
Kalbimin sır mabedi sevgili
Yağmur damlası düştü ateşime
Hayat kimi zaman bir bumerang cehennemi,
Kimi zaman da tümüyle bir yaşama sevinci
Hayatta öyle şeyler var ki dostlar,
Yapsan olmaz, yaksan hiç olmaz.
İnancını hiç yitirmedin değil mi
Hala umudun var
Her ne kadar acı çeksen de
Hala iyi ve güzel şeylere bel bağlıyorsun
Ama biliyorsun ki
Gün gelecek direncin düşecek
Ölü bir adamın öyküsünü anlatır rüzgar
Her esişinde yüreklere bir hüzün serper
Ölü bir adamın hayatıdır bu baktığın mezar
Her konuştuğunda nice yürekler dağlar
Hançeri mahşer nedir bilir misin sen söyle
Nefesini keser hançerler yüreğini yakar
Biri hancıydı diğeri ise yolcu
Ve ikisini bir araya getiren bir uçurumdu
Yolcu hancıyı bir uçurum kıyısında buldu
Ve ona sorar ne yapıyorsun diye
Hancı cevap verir yaşıyorum der
Yolcu uçurum kıyısında hiç yaşanır mı
Hangi sevdada yitirdim benliğimi
Gönül aşk deryasına nasıl düştü
Yandıksa ateşe ne diye daldık
Yetmedi mi hece misali eksilmemiz
Hangi mezarda buldum kendimi
En dibe vurmuş kişi duydu
Cehennem dedi bir zindan
En dibe vurmuş kişi ses verdi
Cehennem mi hangi roman lan o
Aynı dalda varlık ve yokluk eridi
Bulanık su bir uçurum aşığı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!