Sevmek ettiğin duanın kabulüdür
Aklının ucundan geçmeyen kişidir
Candan içeri giren güneşindir
Kapı dışarı eder tüm hüzünleri
Akasyalar çiçek açmış.
Benim akasya ağacım
Sanki selam getirdi senden zaman.
İçimde bir çoşku.
Son nefes koştum yılları.
Bir aşağı bir yukarı koşuyorum o patika yolda.
Geceyi heceliyorum
Adın adın.
Daha harfin başındayım.
Yok
Öğrenemeyeceğim
Ben sensizliği.
Yüreğime gönderdiği bir demet bakışından,
Aşkın şarabını içmişim fark etmeden.
Benliğim!
Benliğim zil zurna.
Aklım sallanıyor!
Yalpalaya yalpalaya
Sensiz yaşamaya çalışmak ne zormuş.
Kan ter içinde
İçime dönüyorum
Yürek dolusu hüzünle
Ağır aksak.
Ben bekliyorum;
Yolların, yılların, bugün de elleri bomboş
Can yanım, yoksun
Akşamlar bunu cana bir milyon hatırlatıyor
Gün batıyor, sen hâlâ uyuyor musun
İçim sancıyor, sen beni duymuyor musun
Kronik hüzün bana akşamüstlerim
Gelmiyorsun, sancılarım nüksediyor
Birden bire gözümün suyu geliyor
İçimdeki çığlıklarım uyanıyor
Ah, çat kapı gelen acınla vuruldum
Bir çift sandaldı gözlerin;
Ve ben biner giderdim yüreğine.
Sen alabora olduğunda
Ben de bindim eller üstündeki gemiye...
Bir kuş olmuş
Bakar durur da
Bir türlü girmez candan içeriye.
Albümümün çatısı yok artık
Bütün gözyaşlarımı içine akıtıyor.
Nefesini istiyor gülüşleri.
Bir albüm alır
İçine sevdiklerini doldurursun
Çoğala çoğala.
Sonra
Albümündekiler birer birer
Dökülmeye başlarlar




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!