Kalbim yerinden çıkacak
Nereye diyorum
Özyurdunaymış
Tüm bu kökünden sökülüp durmalar
Dağ taş selama dursa
Ben hep saf aşka bakarım
Seni bir yaprak sayarım
Rüzgarına bırakırım
Akarım savruluşuna
Ben hep saf aşka bakarım
Bir hâl var bende
Bende değil benden içeride
Ne kalp ağrısı, ne can yangını, ne acı
Başka bir şey bu
Beyaz bir duanın içinde ruhum yanıyor.
Yağmur değil bu yağan
Gökten tenime su boşalıyor.
Bulutlar enginde çarşaf
Yağmurlar asabi yas tutuyor.
İçimdeki İstanbul, İstanbul ölüyor.
Bugün doğum günün.
Her nefes alışımdan
Yirmi iki bin yas aldım.
Yirmi iki bin mumun ortasında ruhum yandı.
Ayaklarıma yığıldı enkazım.
Dalından düşen yaprak gibi
Bugün
Kendimi beyaz gülümsettim
Baharın yeşil yapraklarını
Yüreğimin kapısına uzatıp.
Yarınlar uğurum olsun.
Nefes alsın içimdeki çiçekler.
Öyle özlersin ki
Kapı çalacakmış gibi
Gelecekmiş gibi beklersin.
Gözlerin düzenli olarak terler.
Akşam üstü bulutların yorgundur.
Sis çöker üstüne
Sonra
Bütün renkleri gözünden silip
Beyaz bir elbiseye aşık olur
Hevesin...
İstanbul'a kar yağıyor
Sen yine beyaz giyiniyorsun.
Kar kaplıyor içimi
Bir kat daha.
Yıllar kapandı.
Ne sen geldin
Sen bana bakarken salkım salkım
Siyah üzüm taneleri dökülürdü gözlerime.
Sonra o bağ bize sepet sepet hüzün verdi;
Saçlarımdan akan beyaz ırmaklar yüreğimin terinden...




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!