İçim buruk, yaram kanıyor
Kurtlarla kuşlara kalmış tepeler
Müjgan ağlarken şiirlerinde
Ve gencecik fidanlar solarken
Şimdi dev aynasında cüceler
Diyorsun ki ufkun soluk
Şakımıyor artık bülbüller
Diyorsun ki kalbin kırık
Mısraya dökülürken hüzünler
Diyorsun ki kalem tutuk
Öksüz kalmışsa şiirler
Papatyalar açmış etrafta
Çayırlar beyaz bir tarla
Güneş parlıyor yukarda
Bu güzel yaz öğlesinde
Derenin suyu pırıl pırıl
Yaz yağmuru sağanağı olmuş yağıyor
Sırılsıklam ediyor bizi nisan aşkımız
İçimiz ürperiyor, süzülürken damlalar
Sevginin çakan şimşekleriyle şaşkınız
Baharın kokusu burun deliklerimizde
Mahzenlerin küfle kaplı kokusu
Kalbi delen mızrakların dokusu
Düşlerdeki acı ölüm olgusu
Ürkütmesin yarınların kaygısı
Düşenlerin dillerdeki acısı
Girdim gönül bahçesine
Sevdam yazdım güncesine
Düştüm aşkın pençesine
Yarim beni anlar mı hiç?
Çiçeklerin deremedim
Duygularım sensizce kabarırdı içimde
Seni sevdiğimi sanırdım, utanırdım
Kırarsam acemi ellerimle tutarak kalbini
Düşüncelerimle alıp kucaklasam
Yok, yok kendimden sakınırdım
Bir yağmur damlasında sel olsam
Bir yaprak kıpırtısında yel olsam
Bir çiçek kokusunda gül olsam
Sarsam seni, seninle bir olsam
Bir renk cümbüşünde al olsam
Düşe takılı bir gerçek vardı
Düş mü gerçekti, gerçek mi yalandı?
Gölgeler akıp koşarken önümden
Deli gönlüm su gibi seraplara kandı
Güzeli gördüm sevgiye kandım
Yollar, yollarla sıkı bağlandı
Bekleyişim hasretle dağlandı
Kalbim her an gelirsin sandı
Aklım söz verişlerine kandı
Sen giderken mevsim bahardı
Gökte uçan kuşlar da vardı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!