Gittin... Oysa geldiğin gün gideceğini biliyordum. Hazırdım gidişine. Kaçak zamanları yaşıyorduk. Zaman bitecek ve sen gidecektin. Bense gidişinin ertesi günü hayatıma kaldığım yerden devam edecektim. DEVAM EDEMEDİM...
Gittin... Seni delicesine bir tutkuyla seviyordum oysa... Tutkum seninle olmaktı, tutkum teninde erimek, tutkum hayatı sadece seninle paylasmaktı. ANLATAMADIM...
Gittin... Gidişini görmemek için gözlerimi kapadım. Öylesine acıdı ki içim; tutup koparsalardı kolumu, bacağımı bu kadar acı duymazdım. Acım yaş olup akmalıydı gözlerimden. AĞLAYAMADIM...
Gittin... Ben arkandan sadece baktım... Oysa,,, Oysa söylenecek o kadar çok şeyim vardı ki... Gidersen, iyiye dair ne varsa içimde, yitireceğim hepsini. Gidersen, sönecek içimdeki ateş ve bir daha hiç kimse yakamayacak. Gidersen, karanlığa mahkum edeceksin gözlerimi, o karanlıkta yolumu kaybedeceğim. ...diyecektim sana... KONUŞAMADIM...
yok be güzel yok sensiz avunmanın mümkünatı yok bu gözler her yerde seni arar oldu her gözde sen vardın ama hiçbir göz seninki gibi güzel bakmadı Hiçbir söz seninki gibi içimi yakmadı yok be güzel yok seni unutmanın mümkünatı yok bu nasıl bir savdaymış böyle yapıştı canıma can çıkmadan gitmiyor başımdan gel be güzel gel ömür tükenmeden gel özlem beni bitirmeden gel gel be güzel gelll
çünkü aklım acıyor. çünkü sevdiğime dokundukça bölünüyorum. çünkü isyanım bir komplo çünkü alt katta biri dolaşıyor. çünkü yalan sevdalardan iğreniyorum. çünkü her masalda bizden bir parça var. çünkü terkedenin ilkin sesi unutulur çünkü dönemem. çünkü dönmez / dönemez. çünkü titriyorum. çünkü tren devrildi ölü çok. çünkü ağrı bütün vücuda yayılıyor. çünkü vurulduk. çünkü kolaj zehri çoğulluyor. çünkü birbirimizi işitmiyoruz. çünkü birbirimizi istemiyoruz. çünkü suçu üstümüze aldık. çünkü sanki teslim olduk. çünkü kolay ölmeyeceğiz. çünkü ayrıldık çünkü üzülmek kelimelere yaramıyor. çünkü bende insanım robot değilim
Bazı duygular vardır anlatılamaz, anlaşılır sadece. Sevenin sevdiğini bilmesi kadar; Sevilen de anlar sevildiğini. Sevgi her zaman belirli kelimelerle söylenmez. Çoğu defa bir bakış yeter de artar bile... Yeryüzünde hiçbir kuvvet insanoğlunu sevme hakkından alıkoyamaz. Sevmek çoğu zaman var olmaktır. Sonunda bizi yok olmaya götürse bile.
bir martıyı ağlattın işte bir çocuk garanti intihar eder artık kütür kütür küfrediyor gece imanıma bir yaprak kırılıp suya düşüyor su yaralanıyor su kanıyor şelale!
ah nasıl titredim tensiz bir piyanist büküldü sanki kesişen ayrışık doğrular gibi çarpışıverdim yüzünle. yüzün öyle düzgün suna bir elyazısı yüzün yüzüme aksedince yüzün ayna alnımda yüzün uzun hüzünlü bir alınyazısı!
bitmemiş bir ömrün yalanısın sen: kabuslarımın tabiri çocukluğumun arta kalanısın! öldüreceğim kendimi dudaklarınla dudakların etle, şehvetle seferber sen! bana inen son kutsal kitap son fakir yatır son aciz peygamber!
bir martıyı ağlattın işte bir çocuk garanti intihar eder artık
Gittin...
Oysa geldiğin gün gideceğini biliyordum.
Hazırdım gidişine. Kaçak zamanları yaşıyorduk. Zaman bitecek ve sen
gidecektin.
Bense gidişinin ertesi günü hayatıma kaldığım yerden devam edecektim.
DEVAM EDEMEDİM...
Gittin...
Seni delicesine bir tutkuyla seviyordum oysa...
Tutkum seninle olmaktı, tutkum teninde erimek, tutkum hayatı sadece
seninle paylasmaktı.
ANLATAMADIM...
Gittin...
Gidişini görmemek için gözlerimi kapadım.
Öylesine acıdı ki içim; tutup koparsalardı kolumu, bacağımı bu kadar acı
duymazdım.
Acım yaş olup akmalıydı gözlerimden.
AĞLAYAMADIM...
Gittin...
Ben arkandan sadece baktım...
Oysa,,,
Oysa söylenecek o kadar çok şeyim vardı ki...
Gidersen, iyiye dair ne varsa içimde, yitireceğim hepsini.
Gidersen, sönecek içimdeki ateş ve bir daha hiç kimse yakamayacak.
Gidersen, karanlığa mahkum edeceksin gözlerimi, o karanlıkta yolumu
kaybedeceğim.
...diyecektim sana...
KONUŞAMADIM...
gidenler kervanına katılarak gittiler.
yok be güzel yok
sensiz avunmanın mümkünatı yok
bu gözler her yerde seni arar oldu
her gözde sen vardın ama
hiçbir göz seninki gibi güzel bakmadı
Hiçbir söz seninki gibi içimi yakmadı
yok be güzel yok
seni unutmanın mümkünatı yok
bu nasıl bir savdaymış böyle
yapıştı canıma
can çıkmadan gitmiyor başımdan
gel be güzel gel
ömür tükenmeden gel
özlem beni bitirmeden gel
gel be güzel
gelll
çünkü aklım acıyor.
çünkü sevdiğime dokundukça bölünüyorum.
çünkü isyanım bir komplo
çünkü alt katta biri dolaşıyor.
çünkü yalan sevdalardan iğreniyorum.
çünkü her masalda bizden bir parça var.
çünkü terkedenin ilkin sesi unutulur
çünkü dönemem. çünkü dönmez / dönemez.
çünkü titriyorum.
çünkü tren devrildi ölü çok.
çünkü ağrı bütün vücuda yayılıyor.
çünkü vurulduk.
çünkü kolaj zehri çoğulluyor.
çünkü birbirimizi işitmiyoruz.
çünkü birbirimizi istemiyoruz.
çünkü suçu üstümüze aldık.
çünkü sanki teslim olduk.
çünkü kolay ölmeyeceğiz.
çünkü ayrıldık
çünkü üzülmek kelimelere yaramıyor.
çünkü bende insanım robot değilim
Çünkü ayrılmanında vahşi bir tadı var, bu yüzden ayrılıklarda sevdaya dahildir..
Bazı duygular vardır anlatılamaz, anlaşılır sadece.
Sevenin sevdiğini bilmesi kadar;
Sevilen de anlar sevildiğini.
Sevgi her zaman belirli kelimelerle söylenmez.
Çoğu defa bir bakış yeter de artar bile...
Yeryüzünde hiçbir kuvvet insanoğlunu sevme hakkından alıkoyamaz.
Sevmek çoğu zaman var olmaktır.
Sonunda bizi yok olmaya götürse bile.
bir martıyı ağlattın işte
bir çocuk garanti intihar eder artık
kütür kütür küfrediyor gece imanıma
bir yaprak kırılıp suya düşüyor
su yaralanıyor su kanıyor şelale!
ah nasıl titredim tensiz
bir piyanist büküldü sanki
kesişen ayrışık doğrular gibi
çarpışıverdim yüzünle. yüzün
öyle düzgün suna bir elyazısı
yüzün yüzüme aksedince
yüzün ayna alnımda
yüzün uzun hüzünlü bir alınyazısı!
bitmemiş bir ömrün yalanısın
sen: kabuslarımın tabiri
çocukluğumun arta kalanısın!
öldüreceğim kendimi dudaklarınla
dudakların etle, şehvetle seferber
sen! bana inen son kutsal kitap
son fakir yatır
son aciz peygamber!
bir martıyı ağlattın işte
bir çocuk garanti intihar eder artık