onla yaşamayı ögrendim...ha birde migrex apranax sibelium la beraber yaşamayı.....ve onun sayesinde en sevdigim şey karanlık oldu......geçer mi geçmez......önce şu hayatı bu kadar takmamayı öğrenmek gerek...
Halk arasında yarım baş ağrısı diye bilinen ve soğuk bir terleme ile birlikte gelip, başın ve yüzün yarısını kaplayan özel bir baş ağrısıdır. Ağrılar bazen dayanılmayacak kadar şiddetli olur. Birkaç dakika sürebileceği gibi saatlerce hatta günlerce devam eder. migren, herhangi bir hastalığın belirtisi olabildiği gibi, belirli bir neden olmadan da görülebilir. İrsi olanlar da vardır. Başın yarısında zonklamalar, bulantı ve bazen kusma görülür. Gözünün önünde siyah benekler, bulanık lekeler, uçuşur. Bazı kimseler, konuşmakta da zorluk çekerler. Ağrı geldiği zaman, karanlık bir odada sırt üstü yatmak oldukça etkilidir. Ayrıca, hazımsızlığı önlemek, haftada iki kere ılık banyo yapmak, sebze yemek ve kahve, çay, sigara, içki, gibi zararlı şeyleri terk etmek gerekir. Kendisinden nefret etmekle birlikte artık onla uyum içerisinde yaşamayı öğrenmek de kaçınılmaz gibi...offff ne de çok ağrıyor....
Ağrı süresi ve ataklar arası süre değişkendir. (Bazı hastalarda haftada birkaç atak meydana gelir iken bazı hastalarda bu süre baya uzundur, ama ortalama ayda 2-3 atak görülür)
Atak süresi 3 saat ten az değildir, 24 saat sürdüğü olur nadiren de birkaç güne kadar uzar.
3.) Ağrı lokalizasyonu:
Tek taraflı (Hemikranial) veya nadir olarak ta yaygın (Holokranial) baş ağrısı söz konusudur.
Israrla aynı tarafta görülebileceği gibi bazen başın karşı tarafında da görülebilir.
4.) Ağrının şekli:
Çoğunlukla başlangıçta; Batıcı, oyucu ve de zonklayıcı olduğu söylenir ama, sonradan künt ve devamlı bir hal alır.
Çocukluk çağında atak sürelerinin daha kısa sürdüğü bazı çalışmalarda gösterilmiştir.
5.) Baş ağrısına ek olarak bazen bulantı, kusma ve öğürme gibi otonom belirtiler olaya eşlik eder.
6.) Migrenli hastalarda bazen iritabilite, konsantrasyonda azalma, huy değişikliği görülebilir çok nadir olarak ta bilinç bozukluğu meydana gelebilir.
7.) Görsel bazı bulgular:
Geçici tam körlük, göze bazen kıvılcım çakıyormuş gibi olur.
8.) Elde, yüzde ve vücutta iğnelenme, uyuşma ve karıncalanma meydana gelebilir.
KLASİK MİGREN:
Çocukluk çağı, adölasan ve erken ergenlik döneminde başlar. İlk atak genelde 50 yaş civarında gelir. Aile hikayesi pozitiftir. Kadınlarda daha sık olarak görülür. Nöbetler 2-6 saat kadar sürer, ve uyku ile geçer. Ataklar yukarıda da anlatıldığı üzere bazı provakatör faktörler ile aktive olur.
Klasik migrende psişik, otonom ve nörolojik prodromal belirtiler (Öncü belirtiler:Tek yada çok sayıda 5-60 dakika kadar süren, her iki gözün bir yarısında skotom alanı etrafında çizgi ve ışıklanmalar görülür) belirgindir, ağrıdan saatler hatta günler öncesinden kendini belli eder. Ağrı atağı basit migrene oranla daha kısa sürer. Migrenli olguların % 10 kadarını oluşturur.
Asıl olarak üç tane belirtisi vardır:
Skotom (Görme alanının herhangi bir yerinde boşluklar, bu boşlukların rastladığı bölgeleri hasta göremez.)
Tek taraflı yarım baş ağrısı
Beraberinde bulantı ve kusma.
BASİT MİGREN:
Özelliği tek yada çift taraflı baş ağrısı, bulantı ve nadiren de kusmadır. Bu tipte nadiren görme ile ilgili komplikasyonlar meydana gelir.
Bayanlarda daha sık görülür.
Klasik migrenden daha şiddetli ve ağır başlar. Saatler hatta günlerce sürebilir.
Tüm migren olgularının % 80'ini oluşturmaktadır.
Bu migren türünde klasik migrenin aksine prodromal belirtiler (Öncü belirtiler; Tek yada çok sayıda 5-60 dakika kadar süren her iki gözün bir yarısında skotom alanı etrafında çizgi ve ışıklanmalar görülür) belirsiz ve kısa sürelidir.
KÜME BAŞ AĞRISI(ClLUCTER HEADACHE) :
Bu tipte prodromal belirtiler yoktur.
Tekrarlayıcı, tek taraflı ve retro orbital (Göz arkası bölgeye lokalize) bir baş ağrısı ile karakterizedir.
Genç erkeklerde ve daha çok geceleri görülür.
Ağrı aniden başlar ve uykudan uyandırabilir.
Beraberinde tek taraflı göz yaşarması, burun akıntısı, göz konjiktivasında kızarma, yüzde kızarma ve terleme olabilir.
Skotom, bulantı ve kusma nadiren görülür.
Ağrının özelliği; 20-60 dakika kadar sürmesi ve birdenbire kesilmesidir. Birbirini izleyen günlerde ağrı yine aynı saatte tekrar başlar, ve zaman zaman hafiflemekle birlikte bu olay günlerce hatta yıllarca sürebilir. Sonra kesilir ve ilerleyen dönemde tekrar ortaya çıkar. (Belirli dönemlere kümelenmiş bir baş ağrısı söz konusudur)
Alkol alınımı olayı provake eder.
Tedavide:
Profilaksik olarak lityum ve kortizonlu ilaçlar kullanılır.
Ataklarda ise ergotamin türevleri kullanılır.
OFTALMOPLEJİK MİGREN:
Ağrı ile beraber veya ağrıyı izleyen dönemlerde göz siniri felci ile beraberdir. Gençlerde daha sık görülür ve sıklıkla 3 üncü sinir tutulmuştur. Hastanın öyküsünde basit migren krizlerinin olduğu dikkati çeker. Ağrı yatışsa da oftalmopleji günler hatta aylarca sürebilir ve, tekrarlayıcı ataklardan sonra kalıcı olabilir.
FASİOPLEJİK MİGREN:
Ağrı yanında çok ender olarak yüz siniri tutulumu da mevcuttur.
HEMİPLEJİK MİGREN:
Baş ağrısı ataklarına ağrı ile aynı tarafta yada karşı tarafta hemipleji (Yarım felç) eklenmiştir. Hemipleji günler hatta haftalar sürebilir, tekrarlayıcı ataklardan sonra kalıcı olabilir.
BAZİLER ARTER MİGRENİ:
Gençlerde özellikle kadın ve çocuklarda sık rastlanır. Oksibital loblara lokalize edilebilecek (Başın arka aşağı, yani enseye yakın bölümü) görsel bozukluklar, vertigo, kulak çınlaması, asimetrik uyuşma, güç kaybı ve iğnelenmeler gibi beyin sapı ve beyincik fonksiyonlarında bozukluk ile beraber migren tipi ağrılar esastır.
Ağrı dönemlerinde kafa içi ve kafa dışı damarlarda vazomotor bir reaksiyon olduğu kesindir. (Ağrı öncesi fazda damarlarda daralma, ağrı döneminde ise damarlarda bir genişleme olur. Damarlardaki genişleme daha çok kafa dışı büyük arterlerde belirgindir ve ağrı oluşumundan doğrudan sorumlu sayılır.)
Çeşitli vazoaktif maddelerin (GABA, histamin, tiramin, prostoglandin, ketekolamin, seratonin vs...) vazomotor reaksiyonlardaki rolü tartışmalıdır.
Ağrı öncesi dönemde trombosit agregasyonu artar. Bu olay, vazoaktif maddelerin açığa çıkmasında tronbositlerin rol oynadığını telkin etmektedir.
Ayriyetten vasoaktif maddelerin arterler çevresinde toplanarak damarda genişleme yaptığı ve ağrı eşiğini düşürdüğü ileri sürülmektedir.
Bazen dışarıdan alınan bazı maddelerinde benzer sonuçlar gösterdiği saptanmıştır.
Örneğin: ^^ tiramin içerdiği bilinen bazı peynir çeşitleri, kırmızı şarap, deniz ürünleri, çikolata, alkol ^^ gibi maddeler migren krizini uyarabilmektedir.
Strese bağlı olarak ve adet öncesi dönemde ağrının sıklaşması bu dönemde salınan endojen vazoaktif maddelerin etkisine bağlıdır.
Migren hastalığında genetik olayın rolü kesin olmamakla birlikte düşünülmektedir. Migren hastalığının ailevi hemiplejik tipinde 19 uncu kromozomda bozukluk olduğu bilim adamlarınca saptanmıştır.
Yaygın olarak görülen bir hastalık olup hastalığın en belirgin özelliği periyodik olarak gelen ^^tek taraflı^^ baş ağrısının mevcudiyetidir.
Kadın populasyonun %15-20 sini,erkek popülasyonun ise %5-10 unu etkilemektedir. İlk atak çoğunlukla 10-30 yaş arası dönemde görülmekte olup, 10 yaş altı ve 45 yaş üstü dönemde başlama olasılığı oldukça nadirdir.
İyi huylu ve tekrarlayıcı beraberinde baş ağrısı, bulantı, kusma ve veya çeşitli nörolojik semptomlar olan hastalıktır
zindandelen bir ağrı, kusma, serum,uyku bantı, somya...
çoğu kere kafamda taş kırmayı düşündüren en en en şiddetli ağrı, soldan soldan gelir genelde...
Dalgalı bir okyanusta minik bir kayığın inişli çıkışlı çalkalanması.Bir de keskin ağrılar eşliğinde bol istifralı.
onla yaşamayı ögrendim...ha birde migrex apranax sibelium la beraber yaşamayı.....ve onun sayesinde en sevdigim şey karanlık oldu......geçer mi geçmez......önce şu hayatı bu kadar takmamayı öğrenmek gerek...
Halk arasında yarım baş ağrısı diye bilinen ve soğuk bir terleme ile birlikte gelip, başın ve yüzün yarısını kaplayan özel bir baş ağrısıdır. Ağrılar bazen dayanılmayacak kadar şiddetli olur. Birkaç dakika sürebileceği gibi saatlerce hatta günlerce devam eder. migren, herhangi bir hastalığın belirtisi olabildiği gibi, belirli bir neden olmadan da görülebilir. İrsi olanlar da vardır. Başın yarısında zonklamalar, bulantı ve bazen kusma görülür. Gözünün önünde siyah benekler, bulanık lekeler, uçuşur. Bazı kimseler, konuşmakta da zorluk çekerler. Ağrı geldiği zaman, karanlık bir odada sırt üstü yatmak oldukça etkilidir. Ayrıca, hazımsızlığı önlemek, haftada iki kere ılık banyo yapmak, sebze yemek ve kahve, çay, sigara, içki, gibi zararlı şeyleri terk etmek gerekir.
Kendisinden nefret etmekle birlikte artık onla uyum içerisinde yaşamayı öğrenmek de kaçınılmaz gibi...offff ne de çok ağrıyor....
Aman canım durrrr... Olduğun yerde kal... Hiç işim olmaz seninle... Bulaşma bana... :)
dayanılmaz bir baş ağrısı
baziler:(
kaldırım sokakta bulunan cafe-bar ismi...
İĞRENÇ nefret ediyorum kendisinden..
MİGREN TEDAVİSİ:
Migren tedavisi iki olaya yönelik olarak yapılır:
1- Ataklara yönelik olarak.
a.) Atak tedavisi: (Daha çok ağrıyı kesmeye yöneliktir)
Ergotamin: Ağızdan, rektal yoldan (Makattan) , yada dil altı şeklinde 2-4 mg dozda kullanılır.
Parasetemol: Ağızdan 500-1000 mg kullanılır eğer makattan kullanılacak ise doz iki misli arttırılır.
Non steroid anti inflamatuar ilaçlar: 275-550 mg dozda.
Dihidro ergotamin: Damardan yada cilt altı.
Asetil salisilik asit: 500-1000 mg.
Sumatiriptan: Cilt altı 6 mg, ağızdan 100 mg.
b.) Mide bulantısı ve kusma tedavisi:
Meteklopropamid: Damardan 10 mg, ağızdan ve makattan 20 mg.
Domperidon: Ağızdan 10 mg.
2- Haftada iki yada üzerinde atak geçirenlerde ise profilaktik (Koruyucu) tedavi uygulanır.
Koruyucu tedavi olarak:
Sodium valproate
Pizotifen
Methysergid maleate
Propronolol
Amitiriptilin hidroklorür.
Flunarizid kullanılır.
NOT:
Tüm ilaç tedavisi; Bir doktor tarafından gerekli görüldüğü taktirde düzenlenmeli, ve verilmelidir.
MİGREN TÜRÜ BAŞ AĞRSININ ÖZELLİKLERİ:
1.) Şiddetli bir ağrı krizidir.
2.) Ağrının süresi:
Ağrı süresi ve ataklar arası süre değişkendir. (Bazı hastalarda haftada birkaç atak meydana gelir iken bazı hastalarda bu süre baya uzundur, ama ortalama ayda 2-3 atak görülür)
Atak süresi 3 saat ten az değildir, 24 saat sürdüğü olur nadiren de birkaç güne kadar uzar.
3.) Ağrı lokalizasyonu:
Tek taraflı (Hemikranial) veya nadir olarak ta yaygın (Holokranial) baş ağrısı söz konusudur.
Israrla aynı tarafta görülebileceği gibi bazen başın karşı tarafında da görülebilir.
4.) Ağrının şekli:
Çoğunlukla başlangıçta; Batıcı, oyucu ve de zonklayıcı olduğu söylenir ama, sonradan künt ve devamlı bir hal alır.
Çocukluk çağında atak sürelerinin daha kısa sürdüğü bazı çalışmalarda gösterilmiştir.
5.) Baş ağrısına ek olarak bazen bulantı, kusma ve öğürme gibi otonom belirtiler olaya eşlik eder.
6.) Migrenli hastalarda bazen iritabilite, konsantrasyonda azalma, huy değişikliği görülebilir çok nadir olarak ta bilinç bozukluğu meydana gelebilir.
7.) Görsel bazı bulgular:
Geçici tam körlük, göze bazen kıvılcım çakıyormuş gibi olur.
8.) Elde, yüzde ve vücutta iğnelenme, uyuşma ve karıncalanma meydana gelebilir.
KLASİK MİGREN:
Çocukluk çağı, adölasan ve erken ergenlik döneminde başlar. İlk atak genelde 50 yaş civarında gelir. Aile hikayesi pozitiftir. Kadınlarda daha sık olarak görülür. Nöbetler 2-6 saat kadar sürer, ve uyku ile geçer. Ataklar yukarıda da anlatıldığı üzere bazı provakatör faktörler ile aktive olur.
Klasik migrende psişik, otonom ve nörolojik prodromal belirtiler (Öncü belirtiler:Tek yada çok sayıda 5-60 dakika kadar süren, her iki gözün bir yarısında skotom alanı etrafında çizgi ve ışıklanmalar görülür) belirgindir, ağrıdan saatler hatta günler öncesinden kendini belli eder. Ağrı atağı basit migrene oranla daha kısa sürer. Migrenli olguların % 10 kadarını oluşturur.
Asıl olarak üç tane belirtisi vardır:
Skotom (Görme alanının herhangi bir yerinde boşluklar, bu boşlukların rastladığı bölgeleri hasta göremez.)
Tek taraflı yarım baş ağrısı
Beraberinde bulantı ve kusma.
BASİT MİGREN:
Özelliği tek yada çift taraflı baş ağrısı, bulantı ve nadiren de kusmadır. Bu tipte nadiren görme ile ilgili komplikasyonlar meydana gelir.
Bayanlarda daha sık görülür.
Klasik migrenden daha şiddetli ve ağır başlar. Saatler hatta günlerce sürebilir.
Tüm migren olgularının % 80'ini oluşturmaktadır.
Bu migren türünde klasik migrenin aksine prodromal belirtiler (Öncü belirtiler; Tek yada çok sayıda 5-60 dakika kadar süren her iki gözün bir yarısında skotom alanı etrafında çizgi ve ışıklanmalar görülür) belirsiz ve kısa sürelidir.
KÜME BAŞ AĞRISI(ClLUCTER HEADACHE) :
Bu tipte prodromal belirtiler yoktur.
Tekrarlayıcı, tek taraflı ve retro orbital (Göz arkası bölgeye lokalize) bir baş ağrısı ile karakterizedir.
Genç erkeklerde ve daha çok geceleri görülür.
Ağrı aniden başlar ve uykudan uyandırabilir.
Beraberinde tek taraflı göz yaşarması, burun akıntısı, göz konjiktivasında kızarma, yüzde kızarma ve terleme olabilir.
Skotom, bulantı ve kusma nadiren görülür.
Ağrının özelliği; 20-60 dakika kadar sürmesi ve birdenbire kesilmesidir. Birbirini izleyen günlerde ağrı yine aynı saatte tekrar başlar, ve zaman zaman hafiflemekle birlikte bu olay günlerce hatta yıllarca sürebilir. Sonra kesilir ve ilerleyen dönemde tekrar ortaya çıkar. (Belirli dönemlere kümelenmiş bir baş ağrısı söz konusudur)
Alkol alınımı olayı provake eder.
Tedavide:
Profilaksik olarak lityum ve kortizonlu ilaçlar kullanılır.
Ataklarda ise ergotamin türevleri kullanılır.
OFTALMOPLEJİK MİGREN:
Ağrı ile beraber veya ağrıyı izleyen dönemlerde göz siniri felci ile beraberdir. Gençlerde daha sık görülür ve sıklıkla 3 üncü sinir tutulmuştur. Hastanın öyküsünde basit migren krizlerinin olduğu dikkati çeker. Ağrı yatışsa da oftalmopleji günler hatta aylarca sürebilir ve, tekrarlayıcı ataklardan sonra kalıcı olabilir.
FASİOPLEJİK MİGREN:
Ağrı yanında çok ender olarak yüz siniri tutulumu da mevcuttur.
HEMİPLEJİK MİGREN:
Baş ağrısı ataklarına ağrı ile aynı tarafta yada karşı tarafta hemipleji (Yarım felç) eklenmiştir. Hemipleji günler hatta haftalar sürebilir, tekrarlayıcı ataklardan sonra kalıcı olabilir.
BAZİLER ARTER MİGRENİ:
Gençlerde özellikle kadın ve çocuklarda sık rastlanır. Oksibital loblara lokalize edilebilecek (Başın arka aşağı, yani enseye yakın bölümü) görsel bozukluklar, vertigo, kulak çınlaması, asimetrik uyuşma, güç kaybı ve iğnelenmeler gibi beyin sapı ve beyincik fonksiyonlarında bozukluk ile beraber migren tipi ağrılar esastır.
MİGREN TÜRÜ BAŞ AĞRISININ SEBEPLERİ:
Ağrı dönemlerinde kafa içi ve kafa dışı damarlarda vazomotor bir reaksiyon olduğu kesindir. (Ağrı öncesi fazda damarlarda daralma, ağrı döneminde ise damarlarda bir genişleme olur. Damarlardaki genişleme daha çok kafa dışı büyük arterlerde belirgindir ve ağrı oluşumundan doğrudan sorumlu sayılır.)
Çeşitli vazoaktif maddelerin (GABA, histamin, tiramin, prostoglandin, ketekolamin, seratonin vs...) vazomotor reaksiyonlardaki rolü tartışmalıdır.
Ağrı öncesi dönemde trombosit agregasyonu artar. Bu olay, vazoaktif maddelerin açığa çıkmasında tronbositlerin rol oynadığını telkin etmektedir.
Ayriyetten vasoaktif maddelerin arterler çevresinde toplanarak damarda genişleme yaptığı ve ağrı eşiğini düşürdüğü ileri sürülmektedir.
Bazen dışarıdan alınan bazı maddelerinde benzer sonuçlar gösterdiği saptanmıştır.
Örneğin:
^^ tiramin içerdiği bilinen bazı peynir çeşitleri, kırmızı şarap, deniz ürünleri, çikolata, alkol ^^ gibi maddeler migren krizini uyarabilmektedir.
Strese bağlı olarak ve adet öncesi dönemde ağrının sıklaşması bu dönemde salınan endojen vazoaktif maddelerin etkisine bağlıdır.
Migren hastalığında genetik olayın rolü kesin olmamakla birlikte düşünülmektedir. Migren hastalığının ailevi hemiplejik tipinde 19 uncu kromozomda bozukluk olduğu bilim adamlarınca saptanmıştır.
MİGREN
Yaygın olarak görülen bir hastalık olup hastalığın en belirgin özelliği periyodik olarak gelen ^^tek taraflı^^ baş ağrısının mevcudiyetidir.
Kadın populasyonun %15-20 sini,erkek popülasyonun ise %5-10 unu etkilemektedir. İlk atak çoğunlukla 10-30 yaş arası dönemde görülmekte olup, 10 yaş altı ve 45 yaş üstü dönemde başlama olasılığı oldukça nadirdir.
İyi huylu ve tekrarlayıcı beraberinde baş ağrısı, bulantı, kusma ve veya çeşitli nörolojik semptomlar olan hastalıktır
...daha önceden açılmış bir terim
Yukarıdaki alfabe sırasından M harfine bkz
baş ağrısı değil baş belası