Aldım kalbimi elime,
Dolaştım köy köy,şehir şehir...
Müşteri aradım kalbime,
Satılık,
Kapısı açık...
Rüzgâr sert esti kış gibi,
İyi yürekli yüreğim benim
Neden daralıyorsun?
Daralma!
Kara gün kararıp kalmaz.
Her zorluktan sonra bir kolaylık vardır,
Her yokuşun bir inişi vardır,
Kahve gözlerini sevdiğim dilber
Sen gözlerimde parlayan bir nursun
Kahve gözlüm, Lokman Hekim de gelse
Beynimden çıkarılamaz bir ursun.
Sevda gözlüm görünce seni gözüm
Kahve gözlerini sevdiğim dilber
Gönlümün orta yerine taht kurdun
Keskin nişancı,kahve gözlerinle
Şu saf aklımı tam kalbinden vurdun.
Her kara gecenin bir sabahı var
Kahve gözlerini sevdiğim güzel
Tanısaydı seni Sultan Süleyman
Altın saray yapardı sana özel
Hizmetkârın olurdu Hürrem Sultan
Ferhat görseydi aklını bozardı
Sevgisi mavi denizler kadar engin çocuk,
Hatırası gönlümde dualar kadar büyük,
Yüreğime nazarlar gibi taktığım boncuk,
Baktığın masum yüze yakıştı mı tükürük?
Damarımı genişleten kan kadar soylusun,
Ne noktalama bilir ne ses ne imla
Ne anlam ne imge ne duygu ne fikir…
Yazarlar sözde şiirlerini kanla
Kuşbaşı doğrarlar sözcükleri bir bir.
Ne sanat vardır onlarda ne incelik
Nöbet tutacağız her şehidimizin başucunda
Barış için elimizi uzattık size
Fakat namlunun ucunu gösterdiniz bize
Biz de taktık barışı namlunun ucuna
Şimdi barış namlunun ucunda…
Haretti su toprağa,toprak suya.
Birgün iki sevgili buluştu,
İki sevgili kucaklaştı,koklaştı,
Öpüştüler doya doya.
Sarıldı toprak suya,su toprağa,
Kömür gözlerini sevdiğim dilber
Kara gözlerini göresim geldi
Gönül bahçemdeki özel gülleri
Derip derip yâre veresim geldi.
Açarım ben semaya elerimi




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!