Ey dil
Ey dil, sen niye ateş gibisin böyle?
Anlat derdini, söyle bize,
Nedir bu hırsın, nedir bu derdin?
Başından çıkıyor, kıp kızıl bir duman
Ateşin başı, belki de hasısın sen
Ey Fani
Sanma ki ey fani,
Sende bu dünyada bakisin, baki olacaksın
Sende bir gün toprağa girip, ebedi yok olacaksın
Kızma kırma insanı,
Yılma asla, severek var olacaksın
Ey hayat vurdukça aldın intikam
Sanmayasın ben de bunu anlamam
Gözyaşımı bir kez olsun akıtmam
Diş sıkarım ağıt sesi duyurmam
Ey insanoğlu
Her attığın adıma
Dikkat et şu dünyada
Yolun düşerse bir gün yokuşa,
Ağır yük binecektir sırtına
Bilki o an yoracaktır kalbini
Ey kadın kimsin sen?
Ey kadın tanıdın mı kendini?
Candan, can bahşetti yüce Allah
En büyük servet olan, Peygamberler doğurdun,
Elleri değil, ayakların altı öpülüp
En güzel övgüleri alarak, cennetle müjdelenip
Ermedin mi Kâmil olup Kemale
Yaşın çıkmış yarım asrın üstünde
Hala konuşursun kendi kendine
Taht mı kuracaksın dünya üstünde
Nedir bu hırsın, nedir bu kızgınlık
Çocuklar Ölmesin
Yaşasın tüm çocuklar
Ölmesin çocuklarım ölmesin
Onlar benim göz bebeğim umutlarım
Canımdan can giderken
Sırtımda yük taşırken
Ey Yar!
Ben seni, senin ötende sevdim
Senin beden, varsın senin olsun
Bana, senden ötedekini ver yeter
Var mı seni böyle hiç seven?
Varsa söyle yoluna kurban olayım
Ey Yar!
Ben seni, senin ötende sevdim
Senin beden, varsın senin olsun
Bana, senden ötedekini ver yeter
Var mı seni böyle hiç seven?
Varsa söyle yoluna kurban olayım
Ezanlar inletiren, her gün arş-ı alayı
Nefis düşmüş gaflete, mabetler yetim kaldı
Kahırlı dedelerin, gelir her gün alayı
Camilerde gençliğin, cemale hasret kaldık
*
Esnaf malı satmaya, durmadan reklam yapar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!