Dağ başında çoban girmiş havaya
Bağıra çağıra gazel okuyor
Anlatır dertleri kurtla kuzuya
Sevdiğine sitem edip kızıyor
Günlerce ağlamış günlerce yanmış
Dağ başında kalmış gibi,
Nere baksam hep yalnızım,
Kurttan kaçan koyun gibi, meliyorum hiç durmadan
Üzüntüden küsen güller, dönüp bakmaz bir kez bana
*
Her yanımda şelaleler
Dağdan akan koca nehre bakınca
Damarımdan akan kanları gördüm
Kimi insan yoldan çıkıp kaçınca
Vatanımı satan insanı gördüm
Doysa da midesi doymaz gözleri
Dağdan esen deli rüzgâr
Yüreğime hızla çarpar
Kimi zaman vurur yıkar
İlk fırsatta yardan atar
Hırslanınca şu yürekler
Dağı Dağa Düşman Eden
*
Dağı, dağa düşman eden utansın
Ortasında dertler akarak gider
İki dost arasına giren utansın
Dostu satan herkes ihanet yeter
Körlerin içinde gezer dururum
Yüreklerden oluk gibi dert akar
Dilleri susanı yanlış bulurum
Garibin feryadı dağları aşar
Cehalet içinde, sessiz kalırken
Dağlar mı çöküyor benim üstüme
Yüreğimde karlar, gönlümde efkar
Çığ gibi düşerken gelir hüzünle
Gündüzler kararır gönlümde efkar
İnsanlardan insan diye utandım
Daha dündü senli benli gezerken
Dünyanın nizamı değişmiş bakın
Dostluğu unutup düşman severken
İnsanlığı sahte inanma sakın
Meşrebi camurdur değişir her an
Kelebek gibisin uçup gezerken
Gözlerim gözünde seyire daldım
Sensiz yüreğimi sevda ezerken
Gönül bahçesine bir anda daldım
Incitmez yürürken mızrap telini
Dalgalar kıyıya hızla çarparken
Kalbime çarpanı ben seni sandım
Sevincimden sağa sola koşarken
Yüreğim okşayan ben seni sandım
Köpüklü dalgalar yıkarken seni
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!