Ateş çemberinin düştüm içine
Alev alev yanar yürek acıdan
Ağlarken düştüm kuyu dibine
Kıvranırken kimse bakmaz yakında
Yüreğim yandıkça canım acıyor
Anaya babaya hadsiz davranan
Her fırsatta yürek yakıp dağlayan
Gözyaşını seller gibi akıtan
Gururunu ayak altı atda gel
Küçücükken ele avca sığmayan
Attın közü kaçtın gittin buradan
Ateşin narına attın arkadaş
Dönüp de arkana bir kez bakmadan
Alev alev yakıverdin arkadaş
Bülbül gibi derdi döktüm ellere
Ava çıktım düştüm ceylan peşine
Dik yamaçta çıkı verdi karşıma
Keskin kılıç ile vurdu göğsüme
Beni benden aldı geçti karşıma
Bir sevdaya ağlayan, bini birden ölürken
Kör mü oldu gözlerin, dönüp bakmaz dünyaya
Susuzluktan dert yanan, kan gölünde içerken
Sürek avına çıkmış, avcılara baksana
*
Feryat çıkmış ayyuka, dünyanın her yerinde
Avratsız herife konuşma sakın
Her şeyi halleder o anda bakın
Kızmayın, karıyı boşarsa sakın
Yüksüğü fırlatır anında bakın
Maaşsız oğlana parayı deme
Sadece Seyrediyorum
Avrupa da baharın yerini, kış almış
Sert rüzgarlar esiyor
Her gecen gün, fırtınaya, borana, dönüşken ortalık
Dilin kemiği yok olmuştu
Ağzı olan konuşurken
Dünya derdi ağır gelir belki de
Dertlenirsin, gece gündüz her yerde
Arar bulamazasın, dostu çevrende
Yönelsen de avuç açsan Rabbine
Dertler yakar, alev alev kalbide
Gecenin bir yarısı, cümle alem uyurken
Güzeller güzeliydi, sevdasına yandığım
Yangınlar yüreğimde ben sevdamı ararken
Karanlıkta yolumu nuruyla aydınlatır
Gönül bir kez sevince, gözüm yollarda kalır
Aydınlık dünyada kararan gözle
Umutsuz hayaller zul verir bana
Balı yedirirken can yakan sözle
Ömrümü karartır vefasız benim
Estikçe estirir fırtına boran




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!