Sana öylesine çok katlandım ki
Gök gürültüsü gibi ,bas bas bağırsan da,
Her gündüzümü gece gibi yapsan da,
Bana bir ninni gibi geliyordu.
Bir gülümsemene bile
Aylarca hasret kalırdım.
El vurdu göğsüme ateşler sardı
Dağları eriten ateşte yandım
Varlığı ömrüme veren bir yar'dı
Gönlüme su serpen güzeli sandım
Yükseklerden akar berrak suları
Sandım ki!
Uzattığım ellerimi
Yüreğiyle tutarak
Alıp burdan gidersin.
Kaşı gözü oynayıp, ağızları dolanın
Şerrinden belasından korursun
Sandım ki!
Uzattığım ellerimi
Yüreğiyle tutarak
Alıp burdan gidersin.
Kaşı gözü oynayıp, ağızları dolanın
Şerrinden belasından korursun
Duydum ki çok sevmiş Ferhat Şirini
Zevk ile söylüyor dağları delmiş
Bilmiyor bendeki engin sevgiyi
Gördüğüm o dağlar kül tanesiymiş
Sevgimle yüreğim yıllardır yanar
Sanma ki gül bahçesindeyim
Her taraf toz duman olmuş
Gözler kör, diller lal, yollar engebeli
Tüm diller keskin ve diken
Ya ciğerime batıyor, ya da ciğerleri yakıyor
Arama dağda bayırda, her bir yanın cellat dolmuş 2
Sanma ki gülüyor insanlar
Bir bilsen içindeki duyguları
Bir görsen, kızılırmak gibi akan selleri
Vurmaz dışarıya, bilmezler yalandan feryatları
Kimse bilmez içerde yatan benliklerini
Kan içen bu insanları,
Sanma ki şu dünya, cenneti a'la
Süsüne inanıp, ömrünü yakma
Cana kıyıp, gözden döktürme damla
Dökersen, Cehennem beklemez sanma
*
Her şey gelir geçer, sonuca bir bak
Sanma ki unuttum, çıkıp giderken
Kırılmış yürekle baktım arkandan
Riyakar halinle sahte gülerken
Gözünü gözümde unutan yardan
*
Güzel sözle her bir yola girilir
Sanma ki unuturum, buralardan giderken
Geçmişin her anını, hep seninle yaşarım
Kaybetmedim umudu, güzel günler beklerken
Kavuşmanın derdiyle, karlı dağlar aşarım
Acısı yüreğimde hasretliği çekerken
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!