Erzurum şenkaya 1967 dogumluyum ilk orta lise ogrenimimi erzurumda tamamladim.25yillik devlet memuru olarak gorevliyim.28yillik evli evli 2cocuk babasiyim
sana, yağmurlar biçtim bulut bulut göğün mavi sularında, orak ucuyla
ve yürek duruluğuyla...
şiirler yazdım gönül pervazıyla
ölçüsüz
uyaksız
Yorulduk ama yıkılmadık.
Hiç bir zaman sırtımızı yasladığımız dağa ihanet etmedik..
Menfaatin bittiği yerde dostluğu da bitenlerden olmadık...
Geldik bir akşam neft'i ile,
Gideriz bir mübalağa sanatı ile...
Ağla
Ağla ki içim dinsin,
Ağla yürekte közüm dinsin.
Bu son mektubum,
Sözlerim kıldan ince, kılıçtan keskin
Kalemimden hüzün damlarken,
sosyal medya, internet, klevyeden anlamam
anlamadığım bir şeyi işkembeden sallamam
ha bu can, ha bu canan, hiç kimseyi kollamam
gördüğüm bir yanlışı körü körüne savunmam...
cümle alem baharda, ben hep sana ayazdım
sana ulaşmak için ferhat tüneli kazdım
herkes pekmez ararken, ben hep sana kirazdım
bundan sonra adını dinsiz imansız yazdım.
sen ramazan sabahı, ben hep sana niyazdım
Halbuki en güzel ben esmiştim...
Eylül esintisiydi gecem, gündüzüm...
Tanrının ateş ortasında yarattığı son gülistân yüreğimdi...
Dağların en mor sevdaları benim gözlerimde tüttü...
En yanık türküler benim dağlarımda yankılandı...
En kızıl ağaçlar gönlümün süsü,
Her gece yokluğu bin efkâr vurur
Bu aşkın külünü tufan savurur
Ne öldürür beni, ne de güldürür
Dağların çiçeği solduktan sonra
Gülüşü gönlümde kıyama durur
Herkes resimlerime bakarak beni değerlendirdi, fikir sahibi oldu.
Hiç kimse karanlık dünyamın sokaklarındaki çığlıkları duymadı...
Yüreğimi yoran fırtınalara karşı gözlerim yağmur yüklü buluda dönerken,
Kalbimin kıyılarını döven dalgalarda boğuldum...
Bir üf'le mum gibi sönerken,
Siz sadece loş bir ışık gördünüz...
bir yara açıldı sineye ki gayrı iflah olman.
mümkünden öte,
imkanı yok.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!