Bir sonbahar rüzgarı esti savurdu bizi
Fazla geldi ateşi sevgimiz yaktı bizi
Yarını düşünmekten vazgeçtim yıllar önce
Yarınlara güçlü olmak için bu günden güçlü olmayı öğrendim.
Güç bilekte olup da akılda olmayınca şiddet
Oldu mu Şimdi?
Bir kristal kâseye koyup da sevgiyi sundun,
Sevgi ile ben Mecnun sen bir Leyla oldun.
Sevgin ile gözüm kamaştı, aklım karıştı birden.
Kendime bir geldim baktım ki sen kayboldun.
Ömür Çok Kısa
Ömür çok kısadır aslında,
Tıpkı öğle ile ikindini arası.
Günü yok, saati yok,
Kalem kaşın altındaki,
Mehtap bakışlı gözlerini özledim.
Şeker dilden dökülen,
Gönül alan sözlerini özledim.
Efkârımı savuran
Karda yürüdüm izim kalmadı,
Buza yazdım bir sözüm kalmadı,
Yaşamakta gözüm de kalmadı,
Sen kaldın başka özüm kalmadı...
Ey rüzgarlar rüzgarlar
Delisi, divanesi
Gül kokulusu
Bülbül nefeslisi
Sam yeli kadar kuru
Çam yeli kadar sislisi
Hani kara toprak
Yağmur damlasını sever ya,
Yaprak güneşi,
Koyun kuzusunu,
Seni öyle severim…
İster bahar olsun mevsim, isterse hazan,
Bir kutlu aydır sevgiyle kutlanır Ramazan.
Bu kutlu ayda hatalar da oluyor elbette;
Ramazan hürmetine kimseyi kaynatmıyor bizim kazan…
Sen Anadolu ol;
Ben bir bozkır çayı olsam da razıyım.
Sen kemanın yayı ol;
Ben tel olsam da razıyım.
Saatler, zaman yakmakta motorlarında,
Bir bir eriterek mekanları tik taklarında,
Üstelik, de her geçen gün daha da hızlanıyor
Artık, güz karışık biraz, baharın sabahalrında
Güneşin potasında azaldı sıcaklık,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!