Gökhan Oflazoğlu Şiirleri - Şair Gökhan ...

Gökhan Oflazoğlu

Dilin ülküsüyle yalın,
sardım çehreni, görünür
ol da, anlat hikayemi, bir
ima'da üzlaşsak,
sağlığa yakınlaşsak,
kim onarır bu açmazı,

Devamını Oku
Gökhan Oflazoğlu

Cisimde yaratılmış hayatla meşgul,
kendine kavuşursun iyice yoksul.
Önce sonra tükenmiş, birliğe kanmışsın
iyice yoksun.

Uzayan kelamın anlamı yoksul,

Devamını Oku
Gökhan Oflazoğlu

Yeterince ölüm açar, coşkun yaşamın kapısını,
geri kalan çürük meyvelerdir ancak. Yaşam
gibiyi oynar gider, sanki uykuda.
Daha bilinç, daha acı, toplar zaman dışı filizleri
koyu gölgenin sindiği alanlardan. Olgunlaşır meyve
ve kopar düşer de. Ama, bilinki artık ayak altında

Devamını Oku
Gökhan Oflazoğlu

Yok sohbetinde döner değirmen,
kimse kimseden bir şey anlamaz,
ben bilirim diyen. Herkesin kendine
göre anladığı dünyada, birlik, beraberlik
yanılsama, dilimizden düşmeyen.
Zengin söyleşimiz köken bulur, yok

Devamını Oku
Gökhan Oflazoğlu

Neşeyi yükselten rüzgar, ancak senden eser,
çalkantıyla dışarda kalan, kendinden bezer.
Bir zihin davası avucunda açan seher,
dalgınlık kervanları yolda kaybolmuş.
Kendilik kapılarından dönen, evin yolunu
bulmuş.

Devamını Oku
Gökhan Oflazoğlu

İşte gölge olduğun anlarda
anlam boğar. En güzel ezgi de
böyle başlar. Dar kapılardan
sakın geçme; ardına kadar
açılmışın da önünde bekle.

Devamını Oku
Gökhan Oflazoğlu

Estetik bir arzunun kırılgan çatlaklarından
sızmaktır yaşam, uykuların dağılırken
uçuşan baharlara, kendinle tanışıp,
öpmek korları, gülümsemek sonra,
alnın buluşurken yalın kuşlarla,
uzaklaşmak ufukların kaybolduğu

Devamını Oku
Gökhan Oflazoğlu

Eminim, övülensin, doyumsuz gözlerin
aralığından baktıkça bana, susmuş,
ağlayanım, sana doğru yol aldıkça,
getir ürperen tınıları, bir rüzgar akıntısında,
dener kalabalık, duyulmamış ezgileri,
hiç başarılmamış, farklı zaman duvarlarında,

Devamını Oku
Gökhan Oflazoğlu

Edindiğimiz yasa,
yalanla beslendi.
Kim nereden bilecekti,
gerçek görünmezdi.
Sustu kimliğimiz,
yeni çok eskidendi.

Devamını Oku
Gökhan Oflazoğlu

Ah, gizemini çözmekten güzel ne var,
bütün tat anlaşıldıkça artar, ne denli
uzaklaşsan ufuklarda, gene herşey
kapı, duvar. Değişkenlerin öyle fazla,
hepsine yetişsen bile, elde avuçta ne var.
Burda kavramlar, orda katmanlar,

Devamını Oku