Kıran, döken insanlar arasında
zihnimizde cinayetler işler
içimizde cesetlerle dolaşırız.
Ne tutuklanır ne yargılanırız,
günlük yaşayışımız düzen bulur,
biz rahatlamış, biraz daha katlanırız.
Derin yalnızlığından ürken gece,
eğilir öper alnından sessizce.
Çağır karanlığın dehşetini,
örtsün üstünü; kol kol sızan
cevherin yadsınamaz özü
kavrar kayıp silahlarını geçmişin,
Bir gömü buldum, bu benim diyen,
tozlar arasında, hafif ucu görünen.
Sokaklara çıkıp, doyasıya güldük,
o ne eğlenceydi, bir mavilikte öldük.
Ve ne kadar gizemliydi, anlattı
kendini, kimse almadı, o gözleri
Mevcut anın mekanıdır yaşlanılan,
şehrin tekinsiz sokaklarıysa, alışılmış,
bir kayıp çeşme akar köşede, fısıldayan,
adım adım öğrenirsin, zamanı dokumayı,
yandaki genç kızın gülen gözlerinde,
perdesiz, bakışları alkışlanmış, unutmuş
Gelir de duramazsın önüne,
silik alınlar da kayıtlı mıdır.
Kalabalığı yararak ilerleyen,
kendi kurup, kendi dağıtan,
öksüzlüğün ilacı mıdır.
Sorar, anlamaz, ısrar eder,
Bir üstün çılgınlık arsasında,
koştukça açılan nefesin, bütün
seslere dalmış, kayıp bir zamanda,
uygulanmış yok terazisinin sonucuna
katlanan, hakedilmiş ya da daha
olmamış, çaba eksik bırakılmaz,
Işıkla donat yeryüzünü, gece kapanmasın üstüme,
sızıp alır görüntünü, uzak diyarlardasın işte.
Burda bitmeyen imkan, yarın tükenmez çavlan,
unutulup giden zaman, döner avcun içinde.
Şafakla dökülen önüme, kırılan müziğin dallarından,
sıçrarsın, unutulmuşken, bırakıldığın uçurumdan.
Farklı amaçların bir farkı açtığı ölüm,
arada yaşananla zenginleşmiş, burdan
başka yere giderim. Şu zincirlerimle ben
tamamlar bütünlüğü amacıma ererim.
O gözlerdeki sönmeyen sevinç, açar
kapanıkları, iklimler üstünde iklim
Turan amcam'a saygıyla,
Can pazarında çiçek çiçek
dallar, bahar da böyle gelir
gül açar toprak altında yatanlar.
Altın şarkısını yokluğun
Geceler arkasından doğardık,
fikrin ışımasında, vardık.
Biraz daha gül arardık.
Yorganı çekip. kaldık.
Şimdi bitmeyen arada,
ses verir, tanıdığın bütün
Daha insancıl, merhamet, öykünme, takdir, tevazu, sevgi temelli seslenişleriniz samatya' da kemale erme yolunu işaret ediyor, azizim.
Duyguların gerçeklerle karşılaşması, tokat gibi çarpan acıtmalar,sert toslamalar, ifadelerin acımasızlığı, edilenlerin başa getirdikleri, soğukda olsa yaşamanın çekiciliğini vurguladığınız ilk eserinizi kutlarım, bu uslubunuz artık sahne oyunu yazılması gerektiğini çağrıştırıyor.
Daha insancıl, ...