_ Görüyorum
alevler alacakaranlıktan yeryüzüne uzanıyor
acımaklı bir çığlık gece kuşunun yavrularına
dağların cılız dereleride buharlaştı
Gece ve gündüz
gelir gider kemirerek birbirlerini gürültülü akşamlara
yanıp sönüşü ne muhteşem denizin yakamozlarda
_ en dayanılmazı
bir gün biteceğini bilmeden çekmek acıları
uluyor acılar çevremde ve hıçkırıyor, kırıyor çığlığımı; görüyorum yenilginin dayanılmaz hafifliğini ve topluyorum kederlerin kolaylığını kaderden ve hiç yorulmadan ya da yok olmamasını taassubun.
Ey Zühre!
Sana dokunuyordum
ömrümü soyunup üzerimden uçmağa varırken
yokluğun nasıl dokundu yüreğime aslında
bir bilsen.
_ enkidu
kütüğe sarılmış körpe yılan
hangi rüzgârlara açılmış yelken oldun
hizmetin kime kan dolan
yağıyla yatan
Göğe doğru yalnızlık büyür yağmurlarla
akşam denizden yükselirken göğe
en çok bahar gecelerini anarım hatıralarda
ve umutlarım ağarır dere boyuna akan solan güneşte.
_ çiselerken
çok karıştı birden gökyüzü
uzaktan esiyor burcu burcu özlemler
uçuşan yaprakların ucundan
kesintisiz sevdalara
_ sonradan
o kadar düşündüm ki seni
değişmiyor karanlıkta kaldıkça tan
güneş yorgun gözlerle bakıyor
_ Kendi kuyruğunu yiyen başın kutsal topraklarında ezilsin
doymadın bir türlü gök suya
seni izlerken
sessizce aktın bildiğin yoldan gün boyu küçük suya.
_ Bir tık'la
ikili sisteme
bir bayt kadar ismini hapsedip
gölgelerin boyunu geçtiği sekize gönderdim
şimdi yineleyici çıkmaz sokaklardasın
öznesiz cümlelerin zamirlerinde takılıp labirentlerde gezinen.



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!