Sevdiğin kişilere fazla gitme,
Kırılır kalpleri, sözle yetme.
Bir sır verir isen, kimseye etme,
Bir gün gelir seni satarlar oğul.
Eğrilme zulümde, doğruyu tut ki,
Bir ara öldüm sandım, düştüm karanlığa,
Ne bir ses vardı orda, ne umut, ne merhem yaraya.
Göğsümde ağır bir yük, sanki taşlarla dolmuş,
Kalbim mi durdu bilmem, ruhum muydu yorulmuş?
Zaman durmuş gibiydi, dünya yabancı bana,
Olmasa…
Sonra konuşalım.
Sözler ağır geliyor bazen,
taşıyamıyor insan kendi sesini bile.
Susalım şimdi,
biraz beklesin kelimeler,
Her şey iyiye gidiyordu aslında,
gökyüzü masmaviydi,
kalbimde bahar, sokaklarda umut,
yollar önüme serilmişti,
her şey sanki yerli yerindeydi.
Olur öyle şeyler,
Üzerler, kırarlar, incitirler.
Bazen bir söz yaraya döner,
Bazen de sessizlik ağır gelir.
Aldırma sen, dünyadayız işte.
Öyle de olmaz ki ama,
bir yarım kalmışlık, bir eksiklik sinmiş sözlere.
Gülerken bile içinde bir boşluk,
severken bile hep bir tereddüt.
Yüreğin yarısı seninle,
diğer yarısı uzaklarda, ulaşılmaz.
Senden uzakta ahu zarımda,
Görsen beni gönül bağımda,
Kırgınım, dargınım sisli dağımda,
Gayri yangınıma yağmur olmazsın.
Yel vurur da savrulur dalım,
Olmuyorsa olmasın,
Ama içimde bir umut kırıntısı,
Sönmeyen bir kıvılcım gibi,
Yanıyor hâlâ sessizce.
Olmuyorsa, bırak, gitsin,
Ne ölüm hüzün getirir,
Ne de yaşam sevinci,
İçimde bir garip ayrılık şarkısı,
Bir de ihanet korkusu.
Gözlerimde solmuş bir bahar gibi,
Olur ya eğer seni sevmezsem,
iki gözüm kör olsun,
ama nasıl olur,
bu sokaklar hâlâ adını fısıldarken rüzgâra?
Kalbim seni sayıklarken geceye,
gökyüzü yıldızlarını kaybetmiş gibi hissederken,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!