Bahar gelmiş sizin oraya,
gökyüzü maviye durmuş,
ağaçlar yeşili kuşanmış,
toprak, yeni bir nefes almış.
Çiçekler açmış,
Suskunluk sarar geceyi,
her şey ağır, her şey yavaş.
Bir sokak lambasının titrek ışığında,
hüznün gölgesi düşer yüzüme.
Yalnızlık,
Ne baharın tadı var, ne yazın,
sensiz öyle mahzun, öyle solgun.
Gök bile bir başka gri,
bulutlar bir başka ağır,
rüzgar bile fısıldamıyor eskisi gibi.
İsterse kimse duymasın feryadımı,
Gömsem içime bütün isyanımı.
Kendi yalnızlığımda yankılanır sesim,
Saklarım geceye derin nefesimi.
Yıldızlar bilir, ay tanır halimi,
Yanımda sandığım döndü bir anda,
Dostum sanmıştım, bak düşman çıktı.
Ne yüzü kızardı ne kalbi yandı,
Gülerken içinden, susunca anladım.
Omzumda taşıdım yükünü nice,
Yaşarken büyük sandığın hevesler,
sessiz bir çukurda kaybolur gider.
Ne malın adı okunur,
ne şöhretin izi kalır,
yalnızca birkaç dua
kulakta yankılanır.
Son sözü mahşere bıraktım,
Yüreğimde kor ateş yaktım.
Ne bir selam, ne bir veda,
Hüznüme bir yol açtım.
Yar yolu gözler, dönmez geri,
Gün olur, yolun düşerse yanıma,
Yaklaşma, sakın dokunma kanayan yarama.
Yeter artık bu hasretlik, yeter acıma,
Selam verme, hatırımı sorma, bırak git.
Bir zamanlar cennetimdi, baktığın gözler,
Yarım kalmış düşlerimde var mısın?
Gökyüzünde parlayan bir ay mısın?
Kalbime düşen sessiz bir duygu musun?
Söyle bana, sevda olur musun ?
Yara dolu gönlümde bir iz misin?
Eksik kaldı düşlerim, sen tamamlar mısın?
Yanım soğuk, uzaklardan bir sıcak yollar mısın?
Yüreğime dokunan bir ışık yakar mısın?
Karanlıkta bana yol olur musun?
Gökyüzü kadar geniş hayalimde sen misin?




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!