Gideceksin belli, sessiz git,
Yüreğimde kalmasın bir iz, git.
Ne bir söz söyle, ne bir veda,
Sanki hiç gelmemiş gibi git.
Yollar açık olsun, umut uzak,
Yüzümü tebessüme hasret ettiler,
Dünümü ziyan, yarınımı zehir ettiler.
Yıkılır diye beklediler, hep gizlice,
Her düşüşte kalktım, daha da güçlüce.
Sanırlar ki umut söner bir anda,
Heves işte, gelip geçici,
Bir rüzgâr gibi, tutamazsın.
Aldanma ışığına,
Altın sandığın kumdur aslında.
Kırma kalpleri,
Tam sevecektik,
durmadı, gitti.
Bir rüzgar gibi esti yanımızdan,
dokundu geçerken,
ama kalmadı.
Bir sessizlik düştü gecenin koynuna,
Ay bile saklandı karanlık boynuna.
Yüreğim bir ağıt, dilimse lal,
Hangi rüzgar savurdu beni bu masala?
Zamanın elleri soğuk, keskin,
Sevgiden gayrı yola, sapma gönlüm, saparsan,
Gönül yarası derin, telafiye kalırsan.
Niyetin saf olmalı, kalbin açık ve derin,
Hakk’ın yolunda sabır, dostluğunla hep varsın.
Kırdığın gönül kadar, düşer üstüne gölge,
Ne söylesem eksik kalır ,
Bir şarkının son notasına benzer,
Akşamlar…
Bir başlangıç mı, yoksa bir bitiş mi, kim bilir?
sevdayı içinde taşır,
akşamlar.
Aldanma dünya malına,
bir hoş seda gelir, gider,
Gönlünde kalmaz izleri,
gölgesi düşer, silinir.
Ne altın ne de servetler,
Elbet bir gün düşüp kalırız karanlık sokaklarda,
Yorgun adımlarımıza eşlik eder yalnızlık.
Kaldırım taşlarına saklanan umutlar,
Usulca kayar avuçlarımızdan.
Bir fırtına eser içimizde,
Bir aşk yaşandı, izleri derin,
Gönül kırıldı, düştü yerin.
Zaman döner mi eskiye yeniden?
Ah, unuttum dedikçe, elden ne gelir?
Yollar ayrıldı, sesler sustu,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!