They planted a fig tree in our home.
However we gathered figs for them.
They swept our home away.
However, we opened our home to them many times …
gök devrildi
martılar bile delirdi
hava ağardı, bulutlar karardı
başını kaldıran dalgalar mavi suyu ıslattı
geminin içinde su ne aradı?,
yelkende poyraz?
dışın başka söyler için başka
fiziğine de kimyana da sözüm yok
ayırdın ama fizik ile kimyayı
oysa dilimin ucundaydı hep gönlüm
içim dışım bir oldu sana
üstelik fizik ile kimyayı
o Güzel’in elindeki gazap
zulme dönüştü ellerinde
zira Güzel’e yakışmazdı zulüm
nasıl da güzel işliyor hayat …
senin için güneş biriktiren yaprak
dalda gazel olmuş bak
düşmüş dalından o yaprak
bir de ayaklarınla basmasan,
ah…
birbirine katıla katıla gelirdi dalgalar buraya
dalgalanırdı dalgalar,
elleri havada,
marmarada
bugün rüzgarı yorgundur,
suskundur marmara
yaz gidince yorulur güneş bizim buralarda
puslu yüzünü saklar dağlar zeytin ağaçlarında,
yapraklarda güneş gazel olur sonbaharda
dağın eteklerinden düşer yollar kıvrılmazsa
damlar var yol kenarlarında ıssız, terkedilmiş
tepemizden güneş eğilir biraz
uçtuğu vakit uçurtmaların
çimenlerde koşan çocukların ellerinde
uzun yaz günlerinde
güneşin batmayacak hayaline kapıldığım vakit
işte sen gelirsin aklıma tam o vakit
istediğim değildir hiç odamın sıcaklığı
sıcaklığı aradığım hep avuçları
özlediğim elinin kıvraklığı
koşmak değildir yetişmek için hayata
bir gül var uzakta
biraz uzakta
yine yalnızlık yine rüzgar
gönlüm, kelebek; ömrüm işte o kadar
bulutlar yok artık
martılar ters tarafa uçtular
gözlerin de yok artık
bakışlarım asılı kaldılar




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!