Abdulkadir Kahraman Adlı Üyenin Nedir Yazılar ...

  • allah (c.c)

    15.11.2003 - 07:56

    Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla.

    1. Çok merhametli(Allah)

    2. Kur'an'ı öğretti.

    3. İnsanı yarattı.

    4. Ona açıklamayı öğretti.

    5. Güneş ve ay bir hesaba göre (hareket etmekte) dir.

    6. Bitkiler ve ağaçlar secde ederler.

    7. Göğü Allah yükseltti ve mîzanı (dengeyi) O koydu.

    8. Sakın dengeyi bozmayın.

    9. Ölçüyü adaletle tutun ve eksik tartmayın.

    10. Allah, yeri canlılar için yaratmıştır.

    11. Orada meyveler ve salkımlı hurma ağaçları vardır.

    12. Yapraklı daneler ve hoş kokulu bitkiler vardır.

    13. O halde Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

    14. Allah insanı, pişmiş çamura benzeyen bir balçıktan yarattı.

    15. Cinleri öz ateşten yarattı.

    l6. O halde, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

    17. (O,) iki doğunun ve iki batının Rabbidir.

    18. Öyleyse Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

    19. İki denizi birbirine kavuşmak üzere salıvermiştir.

    20. Aralarında bir engel vardır, birbirine geçip karışmazlar.

    21. O halde Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

    22. İkisinden de inci ve mercan çıkar.

    23. Şimdi Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

    24. Denizde yüce dağlar gibi yükselen gemiler de O'nundur.

    25. Öyleyken Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

    26. Yer yüzünde bulunan her canlı yok olacak.

    27. Ancak azamet ve ikram sahibi Rabbinin zâtı bâki kalacak.

    28. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

    29. Göklerde ve yerde bulunan herkes, O'ndan ister. O, her an yaratma halindedir.

    30. O halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

    31. Ey insan ve cin! Sizin de hesabınızı ele alacağız.

    32. Hal bu iken Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

    33. Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin çerçevesinden çıkıp gitmeye gücünüz yetiyorsa geçin. Ancak büyük bir güçle çıkıp gidebilirsiniz.

    34. Öyleyse Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

    35. Üzerinize ateşten alev ve duman gönderilir de birbirinizi kurtaramaz ve yardımlaşamazsınız.

    36. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

    37. Gök yarılıp da kızarmış yağ renginde gül gibi olduğu zaman,

    38. Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

    39. İşte o gün insana da cine de günahı sorulmaz.

    40. O halde Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

    41. Suçlular, simalarından tanınır, perçemlerinden ve ayaklarından yakalanırlar.

    42. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

    43. İşte bu, suçluların yalanladıkları cehennemdir.

    44. Onlar, cehennemle kaynar su arasında dolaşır dururlar.

    45. Şimdi Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

    46. Rabbinin huzurunda durmaktan korkan kimselere iki cennet vardır.

    47. Öyleyken Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

    48. İki cennet de çeşit çeşit ağaçlarla doludur.

    49. Öyleyse Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

    50. İkisinde de akıp giden iki kaynak vardır.

    51. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

    52. İkisinde de her türlü meyveden çift çift vardır.

    53. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

    54. Hepsi de örtüleri atlastan minderlere yaslanırlar. İki cennetin de meyvesinin devşirilmesi yakındır.

    55. Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

    (55-Rahman 1-55)

  • sevdiğim

    08.11.2003 - 11:49

    Keşke sevdiğimi sevse kamu halk-ı cihan
    Sözümüz cümle heman kıssa-i cânan olsa...

  • acı

    07.11.2003 - 08:25

    Anlaşılmamak.....

  • allah (c.c)

    06.11.2003 - 08:09

    Ya Rabbenâ! Kederimizi, üzüntümüzü ve şikayetimizi sadece Sana arz ediyoruz. Tek delilimiz muhtaç oluşumuz, elimizin boş olması ve çaremizin tükenmişliğidir. Senin cömertlik deryandan bir damla, bizim bütün ihtiyaçlarımızı karşılar. Senin af dalgalarından bir zerre bize yeter.

    Allahım şu geçici dünyayı en büyük kaygımız ve ilmimizin son hedefi kılma. Bizi Sana şükreden, Sana doğru koşan, Sana itaat eden, tevazuyla boyun eğen kullarından eyle. Tövbelerimizi kabul et, ruhumuzu yıka, sözümüzü doğrult, göğüslerimizdeki kiri gider, kalplerimizden intikam, kin ve düşmanlığı uzaklaştır.

    Ey zemini çiçek yıldızlarıyla, semayı da yıldız çiçekleriyle süsleyen Allahım. Havadaki demdeme, kuşlardaki civcive, yağmurdaki zemzeme, denizdeki gamgama, ra'dlardaki rakraka, taşlardaki taktaka birer manidar zikir. Biz ise Sen'i hakkıyla zikredemedik. Sana gerekli medh ü senayı yapamıyoruz. Sen, zatını medh ve sena ettiğin gibisin.

    Ey için için üzülenlere acıyan, feryat edenlerin feryatlarına koşan, batmışı kurtaran, kendine ümit bağlayanlara Kerim olan, günahkârların ümidi, fakirlerin hazinesi, yalnızlığımda arkadaşım, gurbetimde dostum, zor durumda sığınağım, korktuğumda yardımcım, şaşırdığımda yol gösterenim. SENİ HAKKIYLA BİLEMEDİK. Ey mahlûkatın gerçek şükrüne erişemediği, zihinlerin yüceliğini idrak edemediği, hayallerin hakikatine erişemediği Allahım. Bize kapalı sırlarını aç. Ey bütün kullarına ilhamda bulunan Allahım. Kur'ân'ın sırlarını kavramayı nasip eyle.

    Rabb olarak Sen'den, din olarak İslâm'dan, Resûl ve nebî olarak Efendimiz (sav) 'den razı olduk, Allahım. Senin de bizden razı olman için yaşıyoruz.

    Not: Abdulaziz Hatip ve Cemil Tokpınar'ın tercüme ettiği Büyük Cevşen ve Türkçe Açıklaması adlı eserden istifade edilmiştir

  • dua

    03.11.2003 - 17:08

    Selviler mavidir geceler boyu,
    Gündüzler kadar.
    Mavidir, akşamlar sessizliğinde bütün
    Dualar...

    M. Sami Onat

  • ben

    27.10.2003 - 07:41

    Benim bu sahipsizler yurdunda halim ne mi?
    İn-cin yok bir ummanda düdük çalan bir gemi...

    NFK

  • aydın

    24.10.2003 - 08:17

    Aydınlık meslek değil.. Bir duruş, bir hâl, bir tarz...
    Büyüyüce ne olacaksın sorusunun cevabı değil yani aydın olmak..
    Aydınlık sertifikası olmaz..Belki hayattayken nefret edilir kendisinden..
    Bir duruş dememin sebebi bu işte...Herkes eğri olduğunda bile doğru durmak...Eğri olanların sizi eğrilikle suçlamalarını anlamamak..

    Ülkemizde yazar, ressam, müzisyen, heykeltraş..vs bulunmakta..Taksici, manav, esnaf, evhanımı da var elbette.Ülkemizin sıkıntısı (bana göre) aydın olmaması, yani aydın ressam, aydın esnaf hasreti çekiyoruz...Erdem bahsinde bir arkadaşa erdemin tarifinden ziyede erdemli olmak önemlidir demiştim... Çok tartıştık ama hala aynı fikirdeyim... Okuma yazma bilmeyen nice Anadolu insanı erdemi tarif edemese de hakkıyla temsil eder... İşte size (kendi çapında) aydın..

    Elbette geniş kitlelere hitap edebilen kimseler açısından durum bunun çok üstündedir ve retsi ile de karşı karşıya kalabiliriz..Yani...Elindeki kalemi satan, fırçasını pazarlayanü, ekranda yalan söyleyen kişi eğer aydın ne demekse bunun tam tersi olmaktadır...

  • cahil

    24.10.2003 - 07:40

    Çeşitleri vardır cehaletin...

    1-Bilmez ama bilmediğini bilir.
    2-Bilmez ve bilmediğini de bilmez.
    3-Bilmez fakat bildiğini zanneder.. (En tehlikelisi de budur)

  • evlilik

    23.10.2003 - 08:10

    Arzu ev ise, sevgi ona tavandır
    Sevgi yoksa, arzu zaten yavandır....

  • nazan bekiroğlu

    18.10.2003 - 07:40

    Evet..evet.. İsimle ateş arasında.. kitap bana çok yorucu geldi..Bir tarih ile bir şahsın hayatını birleştirip geriye ket vurmalar yapmış ama iki olayı ayrı kitapta anlatsa ve birine yoğunlaşsa belki daha berrak olurdu..
    Elbette berrak olmak gibi bir dedi yoktu orada ama diğer kitaplarının akıcılığını bulamadım ve zorla bitirdim...
    Ayrıca bir erkeğin gözüyle baktığı için zaten sonıunda adamı cezlandırdığını düşünüyorum... Adamcağız eşini terkeder..sonra çocuğu ölür..ikinci hanımı da adamı terkeder..sonunda canından da olur.... Gizli bir ceza var bence burada...

  • nazan bekiroğlu

    17.10.2003 - 07:40

    Ne güzel bir üsluptu o Yusuf ile Züleyha hikayesindeki Nazan Hanım'ın tarzı...Ne kadar şiir gibi ne kadar akıcıydı...

    Son kitabında (bakın adı bile aklımda kalmamış...) ise hayal kırıklığı yaşadım...

    Ama olsun... Nazan Bekiroğlu hoş bir sada bırakanlardan...

  • üç şey

    17.10.2003 - 07:25

    İnsanlar üçe ayrılırmış...

    1-Sayı saymasını bilenler
    2-Sayı saymasını bilmeyenler..

    :-)

  • aşk

    15.10.2003 - 07:52

    Bir lamba yanıyor hafif ve sarı:
    Açıyor ellerini göğe bir kadın.
    Uzuyor, uzuyor altın saçları
    Uğrunda ölünen güzel kızların...

    Bir lamba yanıyor hafif ve sarı:
    Garip bir yolculuk:tren ve Geyve.
    Bir hançer bölüyor, ah rüyaları
    Bir rüya, bir hançer, bir el, ve, ve, ve....

    Sezai Karakoç

  • allah (c.c)

    10.10.2003 - 08:18

    Daha önce yazdığım gibi:

    İman subjektif bir ön kabuldur...

    Ben Allah'a inanan bir insan olarak zaten objektifliği bir kenara bırakmışım.

    Kimseyi inanması için zorlamayı düşünmem çünkü benim kabul ettiğim Rabbim zaten bunu istememiş.İstese açık, aşıkar bir şekilde herkese görünür ve iman ettirirdi..

    Bir hadis-i kudside ' Ben gizli bir hazine idim bilinmekliğimi istedim, kainatı yarattım' buyurur yüce Rabbim.

    O'nu severim seveni de severim...

    Subjektif olduğumu kabul ettiğim bir noktada kimseyle tartışacak değilim..

    Kavgam kendimle, bir cevap ya da tartışma niyetli değil yazdıklarım...

    Sadece anlamadığım şu: varlığını kabul ettiğim Yaratıcımın yokluğunu ispatlama derdine neden düşer insanlar? ? ?

    Allah yoksa (haşa) hayatın ne gayesi olabilir...Herkes göçüyor, sevenler sevilenler, hepsini nasıl tesadüfe verebilirsiniz... Hangi anne çocuğuna tesadüf gözüyle bakar?
    Hangi evlat ölen yakınlarından ebedi ayrıldığını düşünür?

    Yoksa size göre yok...varsa (ki bana göre şüphesiz var) ne mutlu tüm insanlığa... el ele tutuşup O'na koşalım...

    Neyse... hepsi boş... bu da imtihan sırrı herhalde....

    Allah'ı kabul etmeme üzerine uzun uzun yazmak isterim ama kendim bile ukalalık yaptığımı düşünürken rahat olamıyorum...

    Muhabbetle

  • ölü

    10.10.2003 - 07:36

    Kendilerini çabucak unutanların yerine
    Baktım ölüler fatiha okuyor birbirine...

    A. Nihat Asya

  • cahit sıtkı tarancı

    08.10.2003 - 08:23

    Ayva sarı nar kırmızı sonbahar! ....

    Biraz ayıp olacak ama bu dizeleri her okuyuşumda:

    Sarı ayva kırmızı nar sonbahar... yazsaydı daha güzel olurdu diye geçiyor.... Ben olsam öyle yapardım... :-))

  • bekleyiş

    04.10.2003 - 07:54

    Bekleyiş ölüm..

    Bekleyiş umut...

    Bekleyiş hayat...

    Bekleyiş çile...

    Beklenen biri olması bile ne güzel ve beklenilen olmak...

  • aşk

    03.10.2003 - 17:50

    Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza
    Henüz dinlemedin benden türküler
    Benim aşkım sığmaz öyle her saza
    En güzel şarkıyı bir kurşun söyler
    Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza

    Sezai Karakoç (Mona Roza)

  • hz.muhammed

    03.10.2003 - 17:41

    Keşke bir gölge kadar yakınında dursaydım
    O mücella çehreni izleseydim ebedi
    Sana sırılsıklam bir bakış da ben olsaydım

    Nurullah Genç (Yağmur)

  • amelie

    03.10.2003 - 07:32

    Enfes gözleri...

  • albert einstein

    02.10.2003 - 07:46

    İki kedisi vardır, anne ve yavru kedi...Marangozu çağırır ve çalışırken onları unuttuğu için kapıya kendileri rahatça dışarı çıksınlar diye biri büyük biri küçük iki delik açmasını ister..
    Marangoz bir büyük deliğin ikisine de yeteceğini söyleyince:'Büyük şeyleri düşünenler küçük şeyleri düşünemez' der..

  • gandhi

    02.10.2003 - 07:37

    Gittiğim ülkelerin içinde havaya ruhu sinmiş tek insan...

    Hindistan buram buram Gandhi kokuyor...

    Bana iradeyi, kararlılığı, insanın cisim olarak ne kadar küçük ama davasıyla ne kadar büyük olabileceğini çağrıştırıyor...

  • çocuk

    01.10.2003 - 15:50

    Kapılar açılır ardına kadar
    Kuşlar uçar hatıralar içinden.
    Çocuğum bol bol masal dinle
    Henüz inanırken...

    F. Hüsnü Dağlarca

  • islam

    01.10.2003 - 08:08

    İslam imiş devlete pâbend-i terakki
    Evvel yoğidi işbu rivayet yeni çıktı
    Eyvah bu baziçede bizler yine yandık
    Zira ki ziyan ortada bilmem ne kazandık...

    Ziya Paşa

Toplam 404 mesaj bulundu